Yetenekliyim Diyerek Aldanma, Eğitim Şart!

Yetenekliyim Diyerek Aldanma, Eğitim Şart!

Oyunculuğun da bir meslek olduğunu ve bunun için de eğitimin şart olduğunu ısrarla vurgulayan tiyatro yönetmeni Adem Kılıç, dizilere, reklamlara esaslı oyuncular yetiştirmeye devam ediyor.

Röportaj: Nefes Yapım

 

Oyunculuğun da bir meslek olduğunu ve bunun için de eğitimin şart olduğunu ısrarla vurgulayan tiyatro yönetmeni Adem Kılıç, dizilere, reklamlara esaslı oyuncular yetiştirmeye devam ediyor

 

Merhaba, öncelikle sizi tanıyabilir miyiz?

Merhaba,  Mimar Sinan Üniversitesi Sinema Yönetmenliği, ayrıca tiyatro yönetmenliği mezunuyum. Bununla beraber Mehmet Ergen, Engin Alkan ve İngiliz yönetmenlerle yönetmenliği geliştirme şansım oldu. Oyunculuğu geliştirme açısından da Ayla Algan Hanım, Şahika Tekand Hanım gibi çok değerli hocalarla bire bir çalışma şansım oldu, oyuncu yönetimini de detaylı öğrenmiş oldum.
 

Neler yaptınız şimdiye kadar?

1998 yılından beri fiilen tiyatronun içindeyim, Çehovun oyunlarıylabaşladık, Gemilerde Talim Var, Boğaziçi Tiyatro Festivali kapsamında Tuncer Cücenoğlu’nun Ziyaretçi adlı oyunu, Necip Fazıl Kısakürek’in Para adlı oyununu 1952’den beri ilk defa sahneleme şansım oldu ve rahmetli Muhsin Ertuğrul’un rolünü oynama şansım oldu, yine Püf Noktasını yıllar sonra ilk defa çok iyi bir kadro ve ilgiyle sahneledik. Daha sonra şu sıralar Oscar adaylığı için gün sayan değerli yönetmenimiz İsmail Güneş’e asistanlık yaptım bir dönem, yine bu zaman diliminde Maltepe Belediye Tiyatrosu kurduk, ilgi çok iyiydi, 300 kişilik başvuru vardı, biz 60 kişi seçebildik. Sonra TV’lerde yönetmenliklerde bulundum. MMC grup da, Mavi Karadeniz TV’ye program çektik. Sonra Tiyatrol Akademi’yi kurduk Maltepe’de, çok değerli oyuncu arkadaşım Vural Eyikan’la.oyuncu eğitimine başladık, ilgi oldukça iyi. Prof. Dr. Ahmet Mete Işıkara danışmanlığında ve Toki sponsorluğunda 1999 depreminin anlatıldığı, medyada çok ses getiren “Orada Kimse Var mı” adlı oyunu sahneledik, Denizli Uluslararası Tiyatro Festivali’nden özel davet aldık ve çok ilgi gördük, öğrencilerimizle kısa filmler çekip festivallere katıldık. Yavuz Selim Devlet Hastanesi bünyesinde özel istekle oyun hazırlayıp sahneledik ki çok ilgi görmüştü. Şöyle ki ben öğrenci olduklarını söylememe rağmen konservatuarlı mı diye sormuşlardı. Türkiye’de yönetmenlik eğitimi alarak yapan bir kaç kişiden biri olma şansına sahibim ayrıca. Genelde oyuncular bir müddet sonra ‘ne var biz de yaparız yönetmenliği’ deyip oyunculuğa soyunuyor ama maalesef iyi işler çok çıkmıyor. Dünyadaysa yönetmenin önemi çok büyük.
 

İyi yetiştirmişsiniz demek ki?
 

Yönetmenden eğitim almanın avantajları tabi, işimi çok ciddiyealırım. Dışarıdan bakıldığında tiyatro eğitimi çok kolay zannediliyor, aslında çok zevkli ve eğlenceli ama bütün benliğinizle çalışmanızı gerektiren mesleki eğitim süreci.

Meslek dediniz?
 

Evet oyunculuk meslektir, hayat boyu yapıp para kazanabilirsiniz.

Tiyatrodan para kazanılmıyor diye duyuyoruz?

Birden büyük paralar kazanılmadığı doğru ancak İstanbul’da şu an özel 300 civarında sahne var ve hepsi tam dolu, oynamak isteyen eğitimli oyuncular için her zaman iş ve para var. DOT Tiyatrosu yıllardır kapalı gişe oynuyor, pek çok salonda 50 lira civarında rakamlara bilet satılıyor. Yeter ki oyuncular doğru oynasın ama maalesef ortalık eğitimsiz, sadece kurslara katılmış, eğitim alamamış kişilerle dolu, konservatuarlı oyuncular ya bar tiyatrosu yapıyor ya da direk dizi peşinde yönetmenlerin yapımcıların gözünün içine bakmaya çalışıyor. Aç geziyor, cebinde parası yok ama oynamıyor. Birden büyük paralar kazanma peşinde. Tamam para ihtiyacını ve meslek olarak bundan geçinmeyi anlıyorum da  direkt olarak ticari baktığınızda işler çok uzun süreli olmayabiliyor, ticari kaygılarla kişisel hesaplar çarpışıyor, olan tiyatroya oluyor.

Ne yapılmalı peki?

Aslında eğitim vermemin temel sebebi de bu.. Kendi oyuncumu yetiştirmek, oyuncu adayı için de öğrendikten sonra nereye gideyim, kimle nasıl çalışırım sorularına maruz bırakmadan, iyi bir ortamda eğitim
almasını, gelecek korkusu yaşamamasını sağlıyoruz. Belediye tiyatrosu ya da halk eğitim gibi hafta sonu etkinliği şeklinde tiyatro eğitimi vermiyoruz, daha bire bir ve müşteri gibi görmeyen eğitim verip sektöre bu işin disiplin kısmını da ekliyoruz.

Disiplin derken?

Her işte olduğu gibi tiyatroda da disiplin çok önemli, tek başına değilsiniz, sorumlu olduğunuz arkadaşlar var. Birlikte oyun hazırlıyorsunuz, provalara saçma salak bahanelerle gelmemezlikler, oyunu yarıda bırakıp cüzi bir rakam için başka yere gitmek, ego savaşları gibi zaaflar oluşabiliyor. Biz eğitim süresince bunları da şekillendiriyoruz.

Oldukça bilinçli bir eğitim yani?

Evet tiyatro eğitimi tam anlaşılamıyor toplumumuz açısından maalesef. Çok tembeliz, inanılmaz tembel ve kolaycı, ilanlar veriyoruz, yüzlerce kişi arıyor, “eğitim gerekli mi” diyen de var!!! Oyuncu olmasanız bile ses, nefes, diksiyon, beden dili kullanımını çok iyi bilmeniz gerekiyor, doğru duruş ve yürüyüşle günlük hayattaki konumunuzu kendiniz belirlemeniz gerekiyor. Maalesef dinlemeyi de bilmiyoruz milletçe, dolayısıyla da doğru iletişim kuramıyoruz. Şirketler kendi bünyelerinde bunun eğitimine başladılar kısmen, şirket içi eğitimle personeli daha kaliteli hale getirmenin bilincindeler.
 

Tiyatrol Akademi neler yapıyor?
 

Tiyatrol Akademi sektöre aranılan, tercih edilen oyuncular yetiştirmeyedevam ediyor. Öğrencilerimiz dizilerde, reklamlarda, bilboardlarda, tiyatro festivallerinde aranılan,tercih edilen oyuncular.. Bu da bizim için gurur verici, biz derslere “kamera önü eğitimi” dediğimiz minimal oyunculuğuda ekledik  ki tiyatrodan daha farklı, bu daha küçük oynamayı gerektiriyor ve dizi, sinema, reklamlardaki oyunculuk biçimi daha açık ifadeyle, tiyatro eğitimiyle birlikte veriyoruz bunu çünkü o duyguyu tanıyabilmek için bilmek gerekiyor, bu da eğitimsiz mümkün değil, kameraya bakarken sevdiğiniz ya da sevmediğiniz birinin gözünün içine bakar gibi bakabilmeniz için oyuncu olmalısınız yoksa boş boş bakarsınız şimdiki dizilerde olduğu gibi.. Şimdilerde pıtrak gibi çıkıp önüne geleni TV’ye çıkarmayı vaad eden ajanslar arttı, kayıt ücreti ya da fotoğraf ücreti adı altında para alıp umut tacirliği yapılıyor. Birkaç dizide sadece yüzü görünecek şekilde oynayan kişi de cüzi ücrete rağmen kendini oyuncu zannediyor ve iki kelimeyi bir araya getirememesine rağmen “oyuncuyum ben” diyor ama yönetmen biliyor tabiki oyuncu olmadığını. Sadece cüzi ücretle gittiğinden idare ediliyor ama  eğitilmesi gerektiğini bilen kişiler hala az maalesef. Ajanslardan parasını alamayanlar da cabası tabi. Bizhem eğitiyor hem de doğru kişilerle çalışmasını sağlıyoruz.Tiyatroda zaten bizimle çalışma avantajı var. Yine hali hazırda oyunumuz var, absürd komedi sahnelerken biz çok eğlendik, seyircinin de çok eğleneceğine inanıyorum. Yine İkizdere Derneği bünyesinde Rize’nin medar-ı iftiharı İpsiz Recep’i sahnelemeye başladık, Mayıs gibi büyük bir gösteri düşünüyoruz. Çok değerli Folklör hocalarımız, kemençe üstadlarımızla birlikte, kaybolan değerlerimiz olan Karadeniz’in folklorik yapısını zeka küpü atma türküler eşliğinde canlandıracağız inşaallah. Karadeniz derneklerini de katılıma bekliyoruz, hepsine açığız. Yine yeri gelmişken belirteyim, Maltepe İkizdere Derneği pek çok ilke imza attı aslında, şöyle ki derneklerin asıl amacı kültürü yaşatmaya çalışmak olmasına rağmen pek çok dernek, lokal gibi çalışıyor. İkizdere Derneği ise  içindeki tiyatro, folklor, kemençe, tulum, ebru eğitimleriyle örnek bir dernek. Çalışmalar çok değerli hocalarla ayrıca sadece dernek faaliyeti olsun diye yapılmıyor, akademik seviyedeki eğitimcilerle yapılıyor ve iyi öğrencilerimiz bu yaz Avrupa’daki folklör festivallerinde oynama şansına da sahip olabilecekler. Yine ebru hocamız Amerika’da sergileri olan, 30 yılını vermiş bir üstad..

Son olarak ne söylemek istersiniz?

Niye ölüyor muyum? (gülüşmeler) Oyuncu olmak isteyenler mutlaka eğitimalmalı, yetenekli sanılmak eğitimin yerine geçmez, sadece daha iyi eğitilmeye yardımcı olur.Bedava ders veren yerler de ciddiye alınmamalı, kurumla ilgili değil yanlış anlaşılmasın ücret ödemeyince öğrenci ciddiye almıyor maalesef, bu da diğer öğrencilerin ciddiyetini etkiliyor, dolayısıyla da kaliteli ve dolu süreci. Böyle yerlerde eğitim gördüğünü söyleyenleri de ne ben, ne de başka yönetmenler de ciddiye almıyor zaten. Çok fahiş ücret ödemenize de gerek yok, oldukça makul ücretle eğitiyoruz, direkt yönetmenden eğitim almanın avantajını yaşıyor öğrenciler..

 

Tiyatroya ve oyunculuğa gerçek katkılarınızdan dolayı sizi tebrik ederiz Adem Bey.. Sizinle söyleşi gerçekleştirmek çok keyifli ve faydalı oldu. Teşekkür eder, başarılarınızın devamını ve artmasını dileriz.

 

Ben teşekkür ediyorum ilginiz ve alakanız için.

Etiketler :
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.