20'den fazla mezar taşı yerinden sökülerek kırıldı. Mezarlık duvarlarına ise "Konsolosluk Defol" ve " Altın Şafak Örgütü" yazılmış.

Önceki gün Türkiye'nin Selanik Başkonsolosluğu'na yapılan molotofkokteyli saldırının ardından bir başka provokasyon girişimi, Türk Azınlığın en yoğun yaşadığı Gümülcine'de denendi. Azınlık basın mensuplarının verdikleri bilgiye göre, dün akşam kimliği tespit edilemeyen kişiler, Gümülcine Poşpoş mahallesinde bulunan mezarlık taşlarını kırdı. Mahalle sakinlerinin mezar taşını kabrin girişinde fark etmesiyle çirkin saldırı ortaya çıktı. Yapılan incelemede 20'den fazla mezar taşının kırıldığı ya da yerinden sökülerek mezar üzeri ile etrafa atıldığı görüldü. Mezarlık duvarlarına ise "Konsolosluk defol" ve "Hrisi Avgi (Altın Şafak) Örgütü" yazıldı. Kimler tarafından kullanıldığı tam olarak bilinemeyen aşırı sağcı Altın Şafak örgütü, adını, Yunanistan'da farklı kesimlere karşı yaptığı saldırı ve tahriklerle duyuruyor.

RAMAZAN'DA MEZARLIĞA SALDIRI ENDİŞELENDİRDİ

Yunanistan'da derin bağlantıları bulunduğu iddia edilen, Türkiye ve Batı Trakya Türk Azınlık karşıtı ırkçı ve aşırı milliyetçi çevrelerin provokasyonları devam ediyor. Önceki gün Türkiye'nin Selanik Başkonsolosluğuna yapılan molotofkokteyli saldırının ardından, dün akşam Gümülcine'de meydana gelen geniş çaplı mezarlık tahribatının iki farklı provokasyon olduğu değerlendirmesi yapılıyor. Batı Trakya'da coşku ile karşılanan rahmet ve bereket ayı Ramazan'da meydana gelen olay, Müslüman Azınlığı endişeye sevk etti. Batı Trakya'da Gümülcine, İskeçe ve Dedeağaç illerinde belli aralıklarla cami, mezarlık, okul, dernek gibi mekânlara yönelik saldırı ve tahrik girişimlerinde bulunuluyor.

TÜRKİYE'NİN SÜMELA AÇILIMI BİRİLERİNİ RAHATSIZ ETTİ

Sümela Manastırı'nda Patrik Vartholomeos tarafından 88 yıl sonra yarın yönetilecek tarihi ayin, Ortodoks dünyası için sembolik öneme sahip. 20 bin civarında yabancı ve yerli Hırıstiyanın takip edeceği ayin, Yunan devlet televizyonu tarafından canlı yayınlanacak. Selanik ve Batı Trakya'da meydana gelen olayların Sümela Manastırı'ndaki ayin ile bağlantılı ve provokasyon amaçlı olduğu belirtiliyor. Türkiye'nin son dönemde imza attığı insan hakları, din özgürlüğü ve farklı inanç gruplarına yönelik açılımların baltalanmak istendiği yorumları yapılıyor. Birilerinin Türk hükümeti ile yerel Türk yetkililerin, Sümela Manastırı'nda yapılacak ayinin problemsiz icra edilmesi için bütün imkânları seferber etmesine gölge düşürmeye çalıştığı ifade ediliyor. Yunanistan'da Türk ve Müslümanların değer verdiği mekân ile kurumlara yapılan saldırılarla, Türkiye'deki milliyetçi çevrelerin de tahrik edilmesinin amaçlandığı ifade ediliyor. Bu çevrelerce Sümela Manastırı'nda yapılacak ayinin protesto edilmesi ya da taşkınlık çıkarılması isteniyor. Bir taşkınlığın yaşanması, ayin dolayısıyla Hıristiyan dünyasının gözlerinin çevrileceği Türkiye'yi zor durumda bırakabilecek.

YUNAN POLİSİNİN BAŞARISIZLIĞI IRKÇILARI CESARETLENDİRİYOR

Azınlığa yönelik değişik zamanlarda yapılan tahrik girişimlerine karşı sağduyulu yaklaşımı ve olayların aydınlatılmasına yönelik polise yaptığı başvurulardan şimdiye kadar bir sonuç çıkmadı. Yunan polisi, Batı Trakya'da meydana gelen onlarca tahrik ve provokasyon girişimini aydınlatmakta bir türlü başarı gösteremiyor. Batı Trakya Türkleri, Azınlık söz konusu olduğunda hemen harekete geçen yerel ve adli makamlar ile güvenlik güçlerinin, Azınlık karşıtı saldırı ve tahriklere karşı ise gerekli özeni göstermediklerini ileri sürüyor. Son yıllarda Batı Trakya şehirlerinden Gümülcine, İskeçe ve Dedeağaç'ta Türkiye ve Müslüman Türk Azınlık karşıtı tahrik ve protesto kampanyalarında bir artış olmasına rağmen, şimdiye kadar saldırganlardan ele geçirilen olmadı. Azınlığın yaşadığı şehir meydanlarında Türkiye, Türkiye'nin Gümülcine Başkonsolosluğu ile Türk Azınlığa karşı alenen ırkçılık ve tahrik kampanyaları yapılıyor. Yunanistan'da geçen yıl yapılan milletvekili seçimlerinde aşırı ırkçı LAOS Partisi'nin öncülük yaptığı tahriklerde, şehre Türkiye karşıtı çok sayıda pankart asılmış ve kampanya yürütülmüştü. Yunan makamları, ırkçılık karşıtı girişimlere sessiz kaldığı gerekçesiyle eleştirilmişti. Yunan yetkililerin bu ve buna benzer provokasyonları araştırmak ve aydınlatmaktaki zaafı; ırkçı ve kötü niyetli grupları yeni planlar konusunda cesaretlendiriyor. Azınlık karşıtı düzenlenen ırkçı kampanyalar ile yerel basının olumsuz yayınları, Batı Trakya'da camilerin yakılmasına, mezarlıkların tahrip edilmesine, azınlık gazeteci, politikacı ile ileri gelenlerinin dövülmesine ya da daha başka saldırılara neden oluyor.

Cihan