1 MAYIS'I KİM YASAKLAMIŞTI

Bundan tam 31 yıl önceydi. İktidarda CHP vardı. Başbakan Ecevit, Enerji Bakanı ise Baykal'dı.

Televizyonu açıyorum, bir haber kanalında DİSK Başkanı çarpık çurpuk bir Türkçeyle Türkiye’nin durumu hakkında karamsar bir tablo çizmeye çalışıyor. Önündeki metni bile okumayı beceremeyen bir adamın ülkenin durumunun ne kadar “karanlık” olduğunu söylemeye çalışması güldürüyor beni. Karamsarlık pompalamaya çalışıyor ama gülme duygusu uyandırıyor.
Ancak konuşması asıl konuya gelince biraz düzeliyor. 1 Mayıs programını anlatıyor. Falan pankartı taşıyacağız, filan dövizi taşıyacağız, filanları anacağız, falan marşları söyleyeceğiz vs. vs... Ve tabii ki Taksim’de 33 yıl önce yaşananların hesabını soracaklarını söylüyor.

Bu devrimci, emekçi, anti- amerikancı ve özellikle “anti-12 Eylül”cü arkadaşlar sadece 33 yıl öncesini, 1 Mayıs 1977’i hatırlamaya programlanmışlar. Pankartlarında dövizlerinde, sloganlarında hep bu var. Kendi tarihlerini tek bir noktaya kilitleyip ucuz söylemlerle içi boşalmış bir ideolijinin makyajını tazelemeye çalışıyorlar.
Halbuki “o ideolojinin” emekçilerin damarlarında gürül gürül aktığı zamanlarda 1 Mayıs’ın kendilerine nasıl yasaklandığını hatırlamaları gerekir asıl. Evet 33 yıl öncesi tamam. Anladık ve çok konuştuk. Onu şimdilik bir kenara bırakalım ve bu sefer de 31 yıl öncesine bakalım ne dersiniz? Yani 1 Mayıs 1979’a.

Öncelikle zamanın siyasi tablosunu hatırlayalım. 1978 Ocak ayından beri 1.5 yıldır iktidarda CHP bulunmakta. Başbakan Bülent Ecevit (alakası olmasa da belirtmeden geçemeyeceğim) Enerji Bakanı ise bildiğiniz Deniz Baykal. Muhalefette AP başında ise yine bildiğiniz Demirel, yavru muhalefette ise MSP ve MHP yapışık ikizleri bulunmakta. Ülkenin içine sürüklendiği terör belasıyla başa çıkamayan CHP çareyi birçok ilde sıkıyönetim ilan etmekte bulmuş ülkenin yönetimini askerle paylaşma metodunu seçmişti. “Sıkıyönetim de nedir?” diye soracak olan genç arkadaşlar olabilir, hemen bir cümleyle açıklayalım: Bir şehirdeki emniyet, kolluk, kamu ve yargı mekanizmalarının tamamının asker tarafından yürütülmesi. Yani askeri yönetim. Darbe yapsanız sonucu sıkıyönetimden farklı olmaz. SIKIYÖNETİM=DARBE

1979 senesinde pekçok şehirde olduğu gibi iktidar partisi CHP’nin kararıyla İstanbul’da da sıkıyönetim ilan edilmişti ve bir süredir bu durum devam etmekteydi. İşte 1 Mayıs 1979 bu yüzden “en huzurlu 1 Mayıs” olacaktı.

“Sakin bir gün” dü çünkü “sıkıyönetim” o gün yani 1 Mayıs 1979 da İstanbul’da sokağa çıkma yasağı ilan etmişti. Sıkıyönetim, işçisine, emekçisine, sendikacısına, anti-amerikancı, sosyalist ya da komünistine... hepsine böyle bir “1 Mayıs”ı uygun görmüştü. Tabi onlarla beraber tüm İstanbul halkına da aynı muamele yapılmıştı.

İstabullular 1 Mayıs 1979 u balkonlarında geçirmek zorunda bırakılmıştı. Peki bu noktaya nasıl gelinmişti. Hemen 1 Mayıs 1979 ‘un 4 gün öncesine gidelim ve kısa hikayemize o noktadan başlayalım
Kaynak:Sonsayfa


Gündem Haberleri