Çocuk eğitimi ve ceza

Cezanın çocuk psikolojisindeki yeri ve/ya olması gereken biçimi, ebeveynlerce en doğru şekilde iyi anlaşılmalıdır.

Genel anlamıyla ceza, çocuk eğitiminde vazgeçilmeyen yöntemlerden biridir. Cezanın çocuk psikolojisindeki yeri ve/ya olması gereken biçimi, ebeveynlerce en doğru şekilde iyi anlaşılmalıdır. Çocuk eğitiminde bir yöntem olarak ceza uygulamasının da asıl amacı, çocuklara iyi bir eğitim vermek ve onları hayata daha iyi bir şekilde hazırlamaktır. Zaten bu iki amaç, anne babalarının temel hedef ve görevlerinin başında gelmektedir.

 

Ceza, olumsuz bir davranışın yapılmasından sonra o davranışa bağlı olarak, davranışa yönelik yaptırımın uygulanmasıdır. Ceza istenmeyen davranışların ortadan kaldırmaya yönelik tedbirlerden biridir. Cezalandırma, davranış dağarcığına bir şey katmaz, davranışı ancak bastırabilir.

 

Bu yönüyle ceza, yeni bir davranış öğrenmeyi değil, istenmeyen olumsuz bir davranışı yapmamayı öğretmektedir.

 

Olumsuz davranışları engelleme mi olumlu davranış kazandırma mı?

 

Ceza yönteminde oluşabilecek önemli sorunlardan bir diğeri de, algının bozulmasıdır. Ceza yöntemi çocuk üzerinde etkili olduğunda, bu durum zamanla ceza yöntemini uygulayan anne babalar için algı bozulmasına yol açar. Ebeveyn, çocuklarının olumsuz davranış sergilemedikleri zaman bu noktaya odaklanıp kalırlar. Yani sadece istenmeyen davranışların engellenmesiyle, olması gereken güzel davranışların eksikliği, zamanla, anne baba için önemli olmamaya başlar.

 

Ceza yaptırımı iki şekilde uygulanır

Ceza, istenmeyen olumsuz davranışlara karşı genel olarak iki şekilde uygulanır. İlki, istenmeyen olumsuz davranış sert / itici bir yaklaşım ile sonuçlandırılır. Dayak atmak gibi... Bu ceza, diğer yöntemler işe yaramadığında en son çare olarak kullanılmaktadır. Bu yöntem, çocuğunuz diğer arkadaşlarına vurduğunda ya da buna benzer durumlarda kullanılabilir.

 

Çocuk önce ikaz edilir, eğer aynı davranışı sürdürürse, ona önceden belirlenmiş bir odaya ya da odanın bir köşesine gitmesi, orada bir süre, genellikle de bir sandalyede sessiz bir biçimde beklemesi söylenir. Eğer oraya gitmemekte direnirse, kucaklanarak oraya götürülür ve bir süre orada kalması sağlanır. Bu cezanın neden verildiği birkaç cümle ile ona anlatılmalıdır. Çocuğun bekletildiği oda ya da yer çocuk açısından herhangi bir tehlike içermemelidir. Uzmanların çoğuna göre bekleme süresi, çocuğun yaşıyla aynı olmalıdır. Mesela, 4 yaşındaki bir çocuk için 4 dakika gibi. Ceza süresi uzun olursa, çocuk neden oraya konduğunu bir süre sonra unutacaktır.

 

Uzmanlara göre, çocuk böyle bir cezayı protesto edip, duruma itiraz ederse bekletilme süresi uzatılabilir. Bu durum iki hafta içinde çocuğa uyum sağlamayı öğretecektir. Unutulmaması gereken husus ceza süresi bittikten sonra anne sevecen bir şekilde çocuğa sarılmalı, yaptığının yanlış olduğu için ceza aldığı söylenmelidir.

 

Kısıtlamalar

İkinci yaptırım ise, ödülün kaldırılmasıdır. Bu durum çocuğun çok severek yaptığı işlere kısıtlama getirilmesidir. Sokağa çıkma yasağı gibi yaptırımlar bunun içindedir. Çocuklar, anne - babalarını dinlememekte ısrar ediyorlarsa, kısıtlama yoluna gidilir. Ancak bu 'ödülün ortadan kaldırılması' yöntemi uygulanırken bazı hususlara dikkat etmek gerekir. Beslenme gibi çocuğun gerçekten ihtiyaç duyduğu şeylerde kısıtlamaya gidilmemelidir.

 

Bu yöntemin gerçekten etkili olması isteniyorsa, çocuğun gerçekten yapmak için çok heves ettiği bir şey kısıtlanmalıdır. Ayrıca ebeveyn, kısıtlanacağını belirttiği hususu gerçekleştirmelidir. Örneğin, çocuğa davranışını düzeltmediği sürece çikolata yiyemeyeceği söylenmişse, davranışını düzeltmediği ya da olumlu davranış göstermediği sürece gerçekten çikolata alınmamalıdır.

 

Ceza ile yönlendirme sorun doğurur

Ceza, çoğu zaman ağır yaptırımın [dayak ve hakaret gibi] kullanılmasını gerekli kılıyor olabilir. Bu ağır uyarılar, çocuğun gelişiminde ve psikolojisinde korku, kin, nefret gibi duyguların oluşmasına sebebiyet verebilir. Hakaret gibi ceza uyarıcıları, çocuğun karakter gelişimini olumsuz yönde etkiler. Üstelik bu ceza yöntemine karşı çocuk, bir çeşit bağımlılık kazanacağından süreç itibariyle cezanın dozunun sürekli artırılması gerekecektir.

 

Sözgelimi, çocuğun sergilediği olumsuz davranışı ortadan kaldırmak için anne babaların, sürekli hakaret, bağırma ve dövme gibi uyarıcılara başvurması çocuğun bir süre sonra alışmasına sebep olacaktır. Dolayısıyla anne baba, cezanın dozunu artıracaktır. Böyle sürekli bir kısır döngü oluşacaktır.

 

Çocuk cezadan kaçmak için yalana sığınabilir

Ceza yöntemi ile çocuğun olumsuz bir davranışı bastırılmaya çalışılırken, başka bir olumsuz davranış ortaya çıkabilir. Sözgelimi, evdeki bir eşyaya zarar veren çocuğun cezalandırılması, çocuğun cezadan kaçmak için yalan söylemesine yol açabilir. Bu durumda, yanlış uygulama yüzünden çocuk yalan söylemeye itilir.

 

Sonuç olarak

Çocuk eğitiminde ceza yöntemine geçilmeden önce, eldeki tüm imkânlar ve olanaklar denenmelidir. Eğitim sürecinde, ceza yönteminin çocuğun eğitimine ve psikolojisine katkı sağlamadığını fark etmek gerekir. Yalnızca çok istisnai durumlarda ceza yöntemi olumlu sonuçlar verecektir. Bu nedenle ceza yöntemi, bütün yollar denendikten sonra hala devam eden olumsuz davranışların bastırılmasında son çare olarak kullanılabilir.

Kadın-aile Haberleri