Ergenekoncuların Çin sevgisi

Okuyunca "vatanserverlik bu mu?" diyeceksiniz. Türk milleti için çalıştıklarını söyleyen Perinçek, Türkleri katleden Çin'i öve öve bitirememiş

Despot Çin yönetimi Doğu Türkistan'da insan hakları ihlalleri yaparken İşçi Partisi Çin'i ziyaret ediyordu.

Çin Komünist Partisi'nin resmi davetlisi olarak Çin Halk Cumhuriyeti'ne giden Genel Başkan Yardımcısı Prof.Dr. Semih Koray başkanlığındaki İşçi Partisi heyeti Türkiye'ye döndü. İP heyeti, 2-12 Eylül 2007 günlerinde gerçekleşen ziyarette, başkent Beijing, Gansu Eyaletinin Gansu eyaletinin Lanzhou ve Dunhuang kentleri ve Şanghay'da görüşme ve incelemelerde bulundu. İşçi Partisi heyetinde Genel Başkan Yardımcıları Prof.Dr. Semih Koray, Av. Mehmet Cengiz ve Av. Hasan Basri Özbey'in yanı sıra İP Merkez Karar Kurulu üyeleri Prof. Dr.Mehmet Tomak, Kamil Dede, Sırrı Turan, Şükran Akal ile İP Eskisehir İl Başkanı Deniz Gürer, İP Eskişehir Ulusal Strateji Merkezi Başkanı Prof. Dr. Firdevs Gurer ve İP Dış İlişkiler Bürosu Danışmanı Cem Kızılçeç yer aldı.Heyet "Çin Devrim Tarihi", "Sosyalizmin İnşası" ve "Bilim ve Teknoloji" konularında inceleme ve görüşmelerde bulundular.

ÇİN TÜRKLERİ ÇOK SEVİYORMUŞ!

İşçi Partisinin Sitesinde Çin rejiminden övgülerle söz ediliyor.

Mao Zedung ve 17 kurucunun işgalci askerlerden evin arka kapısından kaçarak kurtulduğu anlatılıyor.Bağımsızlık savaşı veren her ülkede olduğu gibi, bin bir zorluklarla inşa edilmiş bir devlet kurduklarının farkındalar.Tarihin ilk kurtuluş savaşını veren Türklere karşı sevgilerini her fırsatta belirtiyorlar.Atatürk'e olan ilgi ve sevgilerini ortaokul ders kitaplarında çocuklarına anlatarak gösteriyorlar.Çin devrimi öncesinde Atatürk'ü anlatan 10.000 çeşitli kitap basılmış.

Ergenekon sanığı Doğu Perinçek te kendisinin yönettiği Aydınlık dergisine verdiği röportaj da Mao için şunları söylüyor:

"Bugün Mao'yu Tayyip Erdoğan bile reddedemez. Her Çin'e giden çarpılarak geliyor. ABD'de ve Avrupa'da Çin hayranlığı gelişiyor. Neden, Çin, 50 yıldan beri yılda yüzde 10 gibi tempolu bir gelişme gösteriyor. 50 yılda bir toplum dünya tarihinde bu kadar gelişmez. Ekonomik, kültürel ve toplumsal bakımdan ilerleyemez. Bu Mao'nun büyük başarısı. Mao'dan öğrenmeden, Mao'yu incelemeden bugünkü Çin hakkında bir analiz yapabilir misiniz? Bunun için bugünün dünyasını anlamakta Mao'yu inceleyeceksin. Atatürk'ü bilmeden de 21. yüzyılı çözemezsin."

PERİNÇEK: ÇİN YENİ BİR UYGARLIĞIN HABERCİSİ

Başka bir röportajında ise Perinçek Maoyu yere göğe sığdıramıyor. Bugünkü Çin'in ideal örnek alınması gereken ülke olduğunu iddia ediyor.

Perinçek: "Mao'nun katkıda bulunduğu Bilimsel Sosyalizmin 21. yüzyıla damgasını vuracağını da gördük. O günlerde Mao ile 21. yüzyıl arasındaki bütün pratik ve teorik köprüleri kurduk. O bakımdan ben diyorum ki, 'Mao'yu anlayamayan, Mao'nun insanlığa, bilime ve devrim pratiğine yaptığı katkıları göremeyen 21. yüzyılı anlayamaz'. 21. yüzyılın en büyük uygarlık merkezi neresi; tabi ki Çin. Çin, Mao'nun yaptığı büyük devrim sayesinde dünyanın en yoksul ülkesiyken dünyanın en önde koşan ülkesi olmuştur. Çin'de bir deyim vardır; 'Mao olmasaydı Yeni Çin'de olmazdı' diye. Ben daha ileri götürüp; 'Mao'nun önderlik ettiği Çin Devrimi olmasaydı 21. yüzyıl olmazdı' diyorum. Mao uluslararası bir insan, bir lider. Yaptığı işlerle insanlığın geleceğini etkilemiş büyük bir devrimci.

Sosyalizm Çin'de insanları içine kapamadı, aksine ufkunu açtı. Dünya nüfusunun dörtte biri kapitalist sistemin dışına çıktı. Bir dev ayağa kalktı, uyandı ve insanlık tarihini etkilemeye başladı. 'Çin ejderhası Amerikan kartalını boğuyor. Bunu kapak yaptı Der Spigel. New York Liman Müdürü diyor ki, 'Çin'den bize ileri teknoloji malları geliyor, biz ise Çin'e kullanılmış karton kutuları ve kağıt gönderiyoruz. Onlar bu gönderdiklerimizden yeni şeyler üretip tekrar bize satıyorlar.' Amerika ile Çin arasındaki ilişkide Çin yüksek teknolojiyi temsil ediyor. Çin Amerika'ya büyük sermaye ihracı yapıyor. Amerika'nın 700 milyar dolar bütçe açığı, 800 milyar dolara yakın dış ticaret açığı var. Dış ticaret açığını dolar basarak kapatıyor. Amerika'nın devlet tahvillerini, bonolarını en fazla alan ülkelerden biri de Çin Halk Cumhuriyeti. Bu da Amerika'dan Çin'e doğru bir sermaye akışı değil, Çin'den Amerika'ya doğru bir sermaye akışı olduğunu gösteriyor. İşte bu Mao'nun eseri. Yani Mao o sizin dediğinizi yaptı, saat tuttu ve 'zıplayın' dedi Çinlilere. Zıplayınca dünya yerinden oynadı.

- Çin'deki uyanış kapitalizmin sonunu getirecek bir uyanış değil ama?

Doğu Perinçek : - Çin'in uyanışı yeni bir uygarlığın habercisi. Daha kamucu daha dayanışmacı, insanlar arasındaki rekabete, itiş kakışa dayanan değil, elbirliğine, işbirliğine, uyuma dayalı yeni bir uygarlığın habercisi. Batı uygarlığı 500 yıllık bir saltanattan sonra çöküyor. 15.yüzyılda Macellan'larla başlayan Atlantik çağı, 21. yüzyılın başında çöküyor. Buna karşılık Asya'dan büyük bir uygarlık yükseliyor. Asya'dan yükselen uygarlığın dönemi başlıyor. Kapitalizmin son demlerine geldiğini herkes görüyor.

Gündem Haberleri