İftar Çadırında Gösteriş Budalalıkları

İşte İzdiham bu yüzden hepinizden nefret ediyor.

İftar Çadırları Karın Doyursun, Rekor Değil!

İftar çadırlarında rekor denemeleri, "Evet" broşürleri kol gezerken nasıl nefret edilmez ki herkesten?

Görgüsüz olmak ve İslam olmak arasında elbette bir ilişki kurmak imkansız. Çünkü görgüsüzlük cahiliyedir ve İslam ile alakası yoktur. Buna dayanarak az sonra söyleceklerimizi belediyelerin dikkate alacaklarını sanıyoruz. Çünkü en doğru sözleri söylemek zor ve meşakkatli olsa da söylememek daha zor ve daha meşakkatlidir.

Her devir kendi günahkarlarını oluşturur. Her devir kendi iyilerini, kötülerini ve farkına varamayanlarını da. Dünyanın sonuna gelmişken daha fazla kötü, daha fazla farkına varamayan olacaktır ama daha az iyi olması bu rekabette ziyan olanın iyiler olacağı da aşikardır.

Çünkü zamanın birinci görevi bu tip insanlara asli vazifelerini yerine getirtmektir.

Lale Devri'nde ortalığa savrulan kese kese altına hücum eden yeniçerilerin çocukları iseniz, padişahlık da yeniçerilik de sizindir, size ait. Çünkü genler böyledir. Nesilden nesile geçer.

Belediyelerin İstanbul'da şatafatla, binbir gösterişler düzenledikleri iftar törenleri maalesef kimseye yakışan bir hareket değil.

Hele "10.000 kişi oldu, sizinki kaç? 40.000 kişi toplandık sizi geçtik..." türünden faşist düşünceler insana dair hisler değil. İslam'a ait hisler de değil.

Bunları alkışlamak ve kameraları oralara hazine bulmuş gibi gönderen televizyon ve gazete yöneticilerine birşey demek de anlamsız. Bu kadar büyük incelikleri beklemek aptallık olur. Evet olur.

İftar üzerinden dünya çapında rekor kırma denemesi yapmanın ne günahı, ne sıkıntısı olabilir diyecekleri malum da anlamalarını sağlayacak bir taş atmanın vakti sanırız.

Başkalarının yoksulluğundan zengine dokunmak da çok ahlaklı değil aslında. Ama insanların elektrik faturalarından hurma almak ve gösteriş yapmak ise hiç ahlaklı değil.

Belediyelerin asli görevleri arasında sosyal etkinlikler elbette vardır. Buna bir itirazımız yok. Yoksulu doyurmak ve ihtiyaç sahiplerinin ihtiyaçlarını karşılamak gayet yerinde tavırlar. Ama iftardan rekor denemesi yapmak Allah aşkına hangi hizmet birimine giriyor?

Daha da kötüsü şu ki: Karınlarını doyurdukları ve rekor kırdıkları akşamlarda gelenlere "EVET" broşürleri dağıtmak İslam'ın hangi renginde, hangi aşamasında, hukukunda yer alıyor?

Başkaları yaptığında demediğini bırakmayan dinleri çok ama akılları ve vicdanları az olanlar ise maalesef buna aldıkları reklamlar kadar susuyorlar.

İşte İzdiham bu yüzden hepinizden nefret ediyor...

KAYNAK:
www.izdiham.com
 

Yaşam Haberleri