Kırca: At Olsaydım Atları Çağırırdım!

Levent Kırca ile Cem Yılmaz arasında bitmek tükenmek bilmeyen Tweet tartışması hala devam ediyor.

Levent Kırca, Nevşehir’in Ürgüp İlçesi'ndeki Perissia Otel’de oynayacağı 'İçeridekiler' adlı tiyatro oyunu öncesinde gazeteciler aracılığı ile bütün sanatçı dostlarına çağrı yaptığını söyledi. Kırca, bir gazetecinin Cem Yılmaz ile arasındaki tartışmaları hatırlatması üzerine, "Esas soruya gelsene ağabey. Niye kesilecek yerleri soruyorsun? Oralar atılacak. Cem Yılmaz beni uzaktan yakından ilgilendirmez" dedi.

Kırca, duayen, Türkiye Cumhuriyeti tarafından 'Devlet sanatçısı' ilan edilmiş bir sanatçı olarak, Türkiye Cumhuriyeti için verilen mücadeleye meslektaşlarını, sanatçı dostlarını davet ettiğini anlatırken şöyle dedi: "Tavuk olsaydım tavukları, at olsaydım atları çağırırdım. Sanatçı olduğum için sanatçıları çağırıyorum. Diyorum ki; bu kavga tek başına Levent Kırca’nın ya da bu iş için ortalarda olan 3 sanatçının vazifesi değil. Atatürk’ün de dediği gibi, 'Sanatçı, alnında ışığı ilk gören kişidir.' Onun için sanatçılara demokratik olarak korkmadan, kaçmadan, yandaşlık yapmadan Cumhuriyet’e sahip çıkmaları çağrısı yapıyorum."

Levent Kırca, basının haberleri layıkıyla Türk halkına vermesini istediklerini anlatırken, "Niçin bugün ratinglerde Halk TV ve Ulusal Kanal birinci geliyor? Demek ki halk yandaş gazete ve televizyonlara itibar etmiyor. Bu kadar açık. Çünkü halk haberini öğrenmek istiyor" diye konuştu.

Kırca, halkın elinde bir karanfille, demokratik yollardan gelişmelere isyan ettiğini, kendisinin de yüreği ve elinde bir karanfille bu isyanda katıldığını söyledi. Kırca, 3 tip sanatçı olduğunu öne sürerek şöyle konuştu: "Birincisi yandaş; Tamamen iktidar ve hükümetin yandaşı olmuşlar. Yetmez ama evetçiler bunlar; 'Biz AKP hükümetini destekliyoruz. Onların açılımına katılıyoruz.' Bu da bir görüştür, saygı duyarım. Biri siyahı, biri beyazı beğenir. Ben Cumhuriyet'i beğeniyorum. Diğeri hiç ses çıkarmayıp bir öyle bir böyle dansöz gibi kıvıranlar var.

Benim lafım bu dansözlere. Dansözlere diyorum ki; 'Cumhuriyet gidiyor, artık başka durak kalmadı. Gelin bu son durakta Cumhuriyeti’nize sahip çıkın. Çocuğunuz çoluğunuz, torununuz tombalağınız için sahip çıkın. Memleketi şeriat düzenine götürüyorlar.

Ben kızlarımızın yarında karşıma açık saçları, gözlüğü, kısa kollu esbablarıyla karşıma gelmesinin mücadelesini veriyorum. Onun için bütün sanatçı arkadaşlarıma, buna Cem Yılmaz da dahil çağrı yapıyorum.

Sanatçıları Cumhuriyet’e sahip çıkmaya çağırdığını, Cem Yılmaz'ın umurunda olmadığını söyleyen Levent Kırca, "Gezi Parkı olayları benim çağrımın karşılığıdır. Türkiye’nin yüzde 75’inin ayaklanması benim çağrımın karşılığıdır. Tayyip Erdoğan hükümetinin gidiyor, panik halinde olması, ABD'nin Tayyip’ten vazgeçmesi benim çağrımın karşılığıdır. Cumhuriyet’in yeniden gündeme gelmesi, Türk halkının buna sahip çıkıyor olması çağrılarımın karşılığıdır. Benim için bugün Türkiye’de bir bayramdır. Önümüzdeki ilk seçimlere kalmadan Tayyip Erdoğan ve hükümeti gidecektir. Bunu buraya yazıyorum. Bitmiştir. Yasal yollarla, demokratik yollarla ellerimizde karanfillerle biz bu hükümeti bitirmişiz."

Brezilya’daki son derece demokrat bir hareket olduğunu belirten Levent Kırca, "Oradaki yöneticiler halkın eylemlerini çok çağdaş bulmuşlardır. Kimsenin üzerine de top, balon, bomba atmıyorlar" dedi.

Londra’daki konuşması sonrasında aralarında Nevşehirli bir avukatın da bulunduğu kişilerin hakkında suç duyurusunda bulunmasını değerlendiren Levent Kırca, bunların suç duyurusunda bulunmaya devam etmesini istedi. Kırca şöyle dedi:

"Suç duyurusunda bulunmak 'Sen suçlusun' demek değildir. Bugün Türkiye Cumhuriyeti tehlike altındadır. Yok edilmek üzere tavır vardır. Bayrağı, T.C.’si, Türk Silahlı Kuvvetlerinin değerli subayları başta olmak üzere çalışılıyor. Türkiye, bir yasaklar ülkesi haline gelmiştir. Yıkılası Cumhuriyet dönemine girilmiştir.

Bu nedenle de Türk gençliği ve Türk halkı yüzde 75’i ayaklanmıştır. Hapishanelerdeki davaların düzmece olduğunu biliyoruz. Balyoz Harekat Planı, Ergenekon Davası. Duruşmalarda bu davalar 100 defa çürütüldü. İnsanları hapishanelerde bekletiyorlar. Sebep; Abdullah Öcalan’ı çıkartacak, ondan sonra boşaltacaklar. Bu bir oyundur. T.C.’nin bir vatandaşı olarak bayrağıma, T.C.’me, vatanıma, milletime, gençlerime sahip çıkmak benim vazifemdir. Vazifemi demokratik yollardan yasal biçimde sürdürürüm. Yanlış ve illegal bir şey yapmıyorum. Türkiye’de Cumhuriyete, Bayrağa, Atatürk’e sahip çıkmak suç ise ben bu suçu bilerek işliyorum. İsteyen her vatandaş, o avukatı da burnundan öperim, şikayette bulunabilir. Ben de onlardan şikayetçiyim."

Ajanslar

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Medyanaliz Haberleri