Lübnan'da Akkar'daki akaryakıt patlamasının yeni hükümetin kurulma sürecini etkilemesinden endişe ediliyor

İlerici Sosyalist Partisi milletvekili Bilal Abdullah:- "Hükümetin kurulması konusundaki çözümleri ister siyasi ister mezhepsel nedenlerle engelleyen herkes Akkar'da yaşananlardan dolaylı şekilde sorumludur"

BEYRUT (AA) - NAİM BERCAVİ - Lübnan'ın kuzeyindeki Akkar bölgesinde çok sayıda kişinin hayatını kaybetmesine yol açan patlamanın ekonomik ve siyasi krizlerle boğuşan ülkede yeni hükümetin kurulma sürecini de etkileyebileceği belirtiliyor.

Akkar bölgesinin Et-Telil beldesinde bir akaryakıt deposunda dün sabaha karşı meydana gelen ve 28 kişinin ölümüne, 79 kişinin yaralanmasına yol açan patlama siyaset sahnesinde de tartışmalara neden oldu.

Patlamanın ardından Cumhurbaşkanı Mişel Avn ve siyasi ekibi ile eski Başbakan, Müstakbel Hareketi Genel Başkanı Saad el-Hariri ve ekibi arasında karşılıklı suçlamalar yöneltildi.

Bu durumun ülkede yaklaşık bir yıldır yeni hükümetin kurulması yönünde sarf edilen çabaları ne şekilde etkileyeceği merak konusu.

Milletvekilleri ve uzmanlar, yeni felaketin siyaset sahnesini daha da karmaşık hale getirecek bir etkisi olmasından endişe ettiklerini ifade ediyor.

- "Hükümetin kurulmasını engelleyenler sorumlu"

İlerici Sosyalist Partisi milletvekili Bilal Abdullah, AA muhabirine yaptığı açıklamada, "Akkar patlamasının, yetkililer üzerinde hükümetin kurulması konusundaki görevlerini hızlandırma gibi bir etkisi olabileceği" görüşünü uzak bir ihtimal olarak değerlendirdi.

Abdullah, "Beyrut Limanı'nda geçen yıl meydana gelen feci patlamayla harekete geçmeyen otoritenin, Akkar patlamasından sonra kurtarma adımları atması pek olası değil." dedi.

Akkar hadisesinin, Beyrut Limanı'nda yaşanana benzer bir suç olduğunu kaydeden Abdullah, bu olayların arkasında ülkedeki ekonomik ve sosyal durumda yaşanan çöküşün sorumlularının yer aldığını vurguladı.

Abdullah, "Hükümetin kurulması konusundaki çözümleri ister siyasi ister mezhepsel nedenlerle engelleyen herkes Akkar'da yaşananlardan dolaylı şekilde sorumludur." ifadesini kullandı.

- Hükümetin kurulması önündeki "üçte birlik" engel

Akkar bölgesi milletvekili Hadi Hubeyş de Beyrut Limanı'ndaki patlamayı ve o dönemdeki otoritenin başarısızlığını anımsatarak, Akkar patlamasının hükümetin oluşumunu hızlandırmak için bir sebep olmasını beklemediğini söyledi.

Hubeyş, bir yıl önce Lübnan'daki felaketlerin önlenmesi için hükümetin kurulmuş olmasını umduklarını, bugün de yaşanan felaketin ardından hala vicdanların uyanmasını ve bir an önce hükümetin kurulmasını beklediklerini aktardı.

Cumhurbaşkanı Avn'a yöneltilen, kendi partisinin kabinede üçte birlik çoğunluğu sağlama konusundaki ısrarı nedeniyle hükümetin kurulması konusunda gecikmelerin yaşandığı suçlamasına da değinen Hubeyş, bazı siyasi grupların hükümetin kurulması için durumu kolaylaştırmak yerine üçte birlik oranın kendi partilerine tahsis edilmesi çabaları karşısında üzüntü duyduğunu ifade etti.

Lübnan'da Bakanlar Kurulunda üçte birlik çoğunluk büyük bir önem arz ediyor. Kabine, bakanların üçte biri katılmadığı takdirde toplanamıyor, yine aynı sayıdaki bakanın alınacak kararlara karşı oy kullanması veya istifa etmesi hükümetin düşmesine yol açabiliyor.

- Cumhurbaşkanı ile hükümeti kurmakla görevlendirilen Mikati arasındaki ilişki

Yazar ve siyasi analist Faysal Abdussettar, Avn ile Hariri'nin Akkar patlamasına ilişkin açıklamalarına işaret ederek hükümetin durumunun daha önce olmadığı kadar karmaşık bir hal aldığını ifade etti.

Abdussettar, "Hükümetin oluşumuna dair birkaç gün önce oluşan umut ışığının ardından bugün gelinen noktada hükümeti kurmakla görevli siyasi taraflar arasında yaşanan karşılıklı saldırı ve suçlamalar, çözüm dosyasının gerilemesine neden oluyor." dedi.

Siyasetteki gerilimin Cumhurbaşkanı Avn ile hükümeti kurmakla görevlendirilen eski Başbakan Necib Mikati arasındaki ilişkiyi olumsuz etkilemesi halinde işlerin daha da karışabileceğini kaydeden Abdussettar, şunları söyledi:

"Trajik durumun ülkede günbegün daha da etkili olduğu görülüyor. Ülkenin mümkün olan en kısa sürede etkili bir hükümete ihtiyacı varken siyasi sahne her zamankinden daha karmaşık bir hal alabilir."

- "Akkar patlaması, hükümeti kurma sürecini etkilemeyecek"

Siyasi analist Tevfik Şuman ise hükümetin kurulması ile Akkar patlaması arasında bir bağlantı olmadığına işaret etti.

Şuman, "(Akkar patlaması) ülkedeki siyasi çatışma seviyesini yükseltebilir ancak hükümeti kurma sürecini etkilemeyecektir." dedi.

Hariri'nin partisi Müstakbel ile Avn'ın partisi Hristiyan Özgür Yurtsever Hareketi arasındaki krizin derinleşeceği görüşünü aktaran Şuman, ancak bu durumun, Mikati'nin göreve getirilmesinden sonraki hükümet kurma mekanizmaları üzerinde bir etkisi olmayacağını söyledi.

- Lübnan'daki ekonomik ve siyasi durum

Farklı din ve mezheplere dayalı siyasi bölünmeler açısından kırılgan bir yapıya sahip Lübnan'da, 1975-1990 yıllarındaki iç savaştan bu yana en büyük ekonomik kriz yaşanıyor.

Beyrut Limanı'nda Ağustos 2020'de meydana gelen büyük patlama, Lübnan'daki ekonomik sıkıntıları arttırdı ve yeni bir hükümet krizi doğurdu.

Başbakan Hassan Diyab hükümeti, patlama sonrası gelen tepkiler üzerine, 10 Ağustos 2020'de istifa etti, ancak siyasi gruplar arasındaki anlaşmazlıklar nedeniyle ülkede yaklaşık bir yıldır yeni hükümet kurulamadı.

Lübnan Cumhurbaşkanı Mişel Avn, 26 Temmuz'da yeni hükümeti kurma görevini eski Başbakan Necib Mikati'ye verdi.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Dünya Haberleri