‘Nitelikli insan olmadan 4. Sanayi Devrimi’nden bahsedemeyiz’

Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, ekonominin nabzının attığı Uludağ Ekonomi Zirvesi’nde önümüzdeki 10 yıl içerisinde Türkiye’nin dönüşüm yapacağını söyledi

Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek Uludağ Ekonomi Zirvesi’nde konuştu

‘REFORM YAPMAMAK GELECEK NESİLLERDEN HIRSIZLIK DEMEKTİR’

Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, ekonominin nabzının attığı Uludağ Ekonomi Zirvesi’nde önümüzdeki 10 yıl içerisinde Türkiye’nin dönüşüm yapacağını söyledi. Bakan Şimşek, Türkiye’nin reforma ihtiyaç olmadığı ve her şeyin güzel olduğu gibi bir algının doğru olmadığına vurgu yaptı. Capital ve Ekonomist dergileri tarafından bu yıl beşincisi düzenlenen Uludağ Ekonomi Zirvesi’nde konuşan Şimşek, orta gelir tuzağından kaçınmak, verimliliği arttırmak, katma değer zincirinde yukarı çıkmak ve rekabet gücünü arttırmak için Türkiye’nin reforma ihtiyacı olduğunu söyledi. Şimşek, “Bir saniye kaçıracak vaktimiz yok. Reform yapmamak, gelecek nesillere zulüm demektir. Gelecek nesillerden hırsızlık demektir. Reform yapmamak bu kadar ağır bir suçtur” dedi.

Uludağ Ekonomi Zirvesi’nde Türkiye ekonomisinin geleceğine ilişkin stratejiler ile dünya ekonomisinde değişen dengeler konuşulmaya başlandı. Zirvenin ilk günkü programına katılan Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, “Uludağ’da, Türkiye’nin zirvesinde, Türkiye’nin Davos’unda birlikte olmaktan dolayı büyük mutluluk duyuyorum. Bu zirvenin organizasyonuna emeği geçen değerli arkadaşları, özellikle Capital & Ekonomist dergi grubunu ve sponsorları tebrik ediyorum” dedi.

Başarılı olması için önemli çaba gereken Uludağ Ekonomi Zirvelerininin hemen hepsine katıldığını belirten Başbakan Yardımcısı, “Ama inanıyorum ki böyle bir dönemde, küresel terör tehdidine rağmen dünyadan ve Türkiye’den bu kadar insanın bir araya gelmesi bence önemli bir başarıdır. Bunun daha da ileriye taşınması için elimizden gelen desteği göstermeye devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.

‘Nitelikli insan olmadan 4. Sanayi Devrimi’nden bahsedemeyiz’

Türkiye’nin geride bıraktığı yıllarda yaşanan gelişmelerden ve ileriye dönük yapısal reform gündemiyle ilgili bir sunum gerçekleştiren Mehmet Şimşek, yapısal reformların satır aralarının iyi okunmasıyla büyük iş fırsatların ortaya çıkabileceğini aktardı. Eğitimin önemli bir konu olduğuna dikkat çeken Mehmet Şimşek, “Şimdi siz bu Zirve’de: 4. Sanayi Devrimi’ni konuşacaksınız. Nitelikli insan olmadan 4. Sanayi Devrimi’nden, onun bir parçası olmaktan bahsedebilir miyiz? Önceki sanayi devrimlerine ne kadar geç başladığımızı benim anlatmama gerek yok. Onun için bu sanayi devrimine çok gecikmemek için eğitim çok kritik bir öneme sahiptir” dedi.

 

‘Faiz tartışmalarının temelinde tasarrufların yetersiz olması var’

Konuşmasının devamında Türkiye’nin sermaye yeterlilik oranının küresel normların iki katı civarında olduğunu, eksik tarafın ise tasarruflar olduğunu paylaşan Başbakan Yardımcısı, “Hakikaten Türkiye’de tasarruflar düşük. Bu tasarruflarla bizim Çin ve Hindistan gibi büyümemiz biraz zor. Gerçekçi olalım. O nedenle tasarrufları arttırmamız lazım. Aslında bugünkü faiz tartışmalarının temelinde de o var. Türkiye’de tasarruflar yeterli olsaydı, sermaye piyasaları derin olsaydı, bu maliye politikasındaki performansla, bu reform gündemiyle Türkiye’nin risk primi ve Türkiye’deki faiz oranları çok çok daha düşük olabilirdi.” dedi.

Küresel konjonktür, maliye politikası ve reform gündeminin bunu gerektirdiğine vurgu yapan Şimşek, şunları söyledi:

“Çok az tasarrufumuz var. Bugün kredilerin mevduata oranı yüzde 120’ye ulaşmış. TL açısından bakarsanız, TL kredilerin TL mevduatlara oranı yüzde 140’ları aşmış. Dolayısıyla sistem derinliğe sahip değil. Sistemin dış kaynağa ihtiyacı var. Dışarıda da gelişmekte olan ülkelere pek olumlu bakmıyorlar. Sadece Türkiye de sorunlu değil. Geçen sene küresel gelişmekte olan ülkelerden 540 milyar dolar sermaye kaçışı oldu. Sermaye kaçışı nereye oldu? Eksi faizin olduğu ülkelere... Çünkü korku var, endişe var. Endişe neyle ilişkili? Büyüme ve jeopolitik gerginliklerle ilişkili. Bu sadece Türkiye’nin sorunu değil. Yani resmi iyi ortaya koymamız lazım. Geçen sene Türkiye’den ciddi sermaye çıkışı oldu. Ama gelişmekte olan ülkelerden de ciddi sermaye çıkışı oldu. Sistem daraldı, faizler yükseldi. Şimdi sistemi derinleştirmemiz, tasarrufları arttırmamız lazım.”

‘Başarı varsa özel sektöründür’

Okul odaklı bütçelere geçmekten ve tüm meslek liselerini Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği’ne devretmekten bahseden Mehmet Şimşek, “Şu anda organize sanayi bölgelerinde yani sanayinin kalbinde diyoruz ki: Gelin siz meslek lisesi açın, işbaşı eğitim verin. Biz bütün masraflarınızı karşılayalım. Öğrenci başına size destek verelim. Her türlü 5. bölge teşvikini verelim. Bakın bu bir reformdur. Özel sektörün rolü çok önemlidir. Evet biz konuşuruz, devlet olarak gerekli ortamı sağlarız, reformları yaparız. Ama başarı sizden” dedi.

Şimşek, “Başarı varsa, özel sektöründür. Başarı bu salondakilerindir. Sizleri tebrik ediyorum” diye devam etti.

‘İmar rantlarının kamuya geçmesi çok önemli’

Ar-Ge reformunu yaptıklarını, patent reformunu ise tamamlayıp Meclis’e gönderdiklerini belirten Başbakan Yardımcısı, “Özellikle şeffaflık, yolsuzlukla mücadele önemli bir alandır. Türkiye’nin algı bozulmasının arka planında bu vardır. Aslında yolsuzlukla mücadelede Türkiye mesafe kat etmiştir” ifadelerini kullandı.

Yerel yönetimlerde kural bazlı imar planlarının büyük öneme sahip olduğundan da bahseden Şimşek, “İmar rantlarının kamuya geçmesi çok önemlidir. O nedenle biz bu konularda da önemli reformları çalışıyoruz. Adımları atacağız” şeklinde konuştu.

‘657’yi kökten değiştirmemiz lazım’

Kamu yönetiminde reform gerektiğine de değinen Şimşek, memurların ve kamu işçilerinin varlık sebebinin millete hizmet olduğunu belirtti. Başbakan Yardımcısı konuyla ilgili sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bizim anlayışımız budur. Ama iş garantisi varsa; Hem ücret yüksek, hem iş garantisi yüksek, hem fazla çalışma... Performansı ölçme, iş garantisi ver, özel sektöre göre daha yüksek ücret ver. Bundan verim almak mümkün değil. Bizim iş aleminin önünü açmamız, vatandaşa daha kaliteli hizmet sağlamamız lazım. İşte bunun için vatandaşın desteğine ihtiyacımız var. Kamu personel reformuna ihtiyacımız var. Çok konuştuk ilerleme sağlayamadık. Ama bu dönemde 657’yi kökten değiştirmemiz lazım.”

‘Kurumların kalitesi, demografik yapı ve verimlilik refahın üç belirleyicisidir’

Türkiye’nin gelecek yıllardan daha iyi büyüme performansı sergilemesi, ekonomik göstergelerde istenen seviyenin yakalanması ve yatırım ortamının iyileşmesi için çizdikleri yol haritasındaki reform adımlarından bahseden Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, sunum eşliğinde anlattıklarını şu sözlerle özetledi:

“Uzun vadede elbette hepimiz tabii ki öleceğiz. Ama uzun vade önemlidir. Uzun vadede kurumların kalitesi, demografik yapı ve verimlilik... Bunlar refahın üç belirleyicisidir. Kişi başı milli gelirin, yüksek büyümenin belirleyicisidir. Hatırlarsanız ben bütün hikâyeyi de bunun üzerine kurmuştum. Kurumların kalitesini arttıralım, Avrupa Birliği sürecini, reformları devam ettirelim. Verimliliği arttıralım, daha çok yatırım yapalım. Rekabetin önündeki engelleri azaltalım. “

 

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Ekonomi Haberleri