Uydu görüntüleri İsrail'in dezenformasyonunu nasıl çürütüyor?

Edindiğimiz iyonosfer parazit örüntüleri askeri radar sistemlerinin aktif olduğunu ve Gazze'nin kuzey-güney olarak askeri radarlarla geçtiğimiz yıl boyunca kıskaca alındığını gösteriyor.

OSINT TURK Genel Yayın Yönetmeni Cengiz Büyükuncu, uydu görüntüleriyle İsrail'in 7 Ekim saldırıları sonrası sivilleri doğrudan ve dolaylı yollarla hedef aldığı saldırıların nasıl planlı olarak gerçekleştirildiğini AA Analiz için kaleme aldı.

***

Gazze’de yaşanan sivil katliamları dünyanın pek çok yerinde tepki çekmeye devam ediyor. Ortaya çıkardığımız bulgular ve bilinmeyen detaylar yaşanan katliamlar hakkında bazı gerçekleri ortaya koyuyor. 7 Ekim'den itibaren yaşananların “tesadüf” olma ihtimali hayli düşük görünüyor.

Enformasyon neden "istihbarat" olamadı?

7 Ekim’de Hamas’ın gerçekleştirdiği saldırılardan 1 yıl önce, ismini Kuzey Irak'taki antik bir duvardan alan "Eriha Duvarı" isminde 40 sayfalık bir istihbarat raporu İsrail'deki karar alıcılara sunuldu. New York Times'ın yazdığı üzere, bahse konu raporda, Hamas'ın 7 Ekim'de gerçekleştireceği saldırıda neler yaşanacağı madde madde sıralanıyor. Geriye dönüp baktığımızda İsrail istihbaratı bu noktada, en azından “böyle bir saldırının gerçekleşme ihtimalinin, yeni hükümetin çıkarları için kullanılabileceği umudunu" taşıdığı anlaşılıyor.

Öte yandan, bir istihbarat analizinde düşülmemesi gereken en temel hatalardan birine düşüldüğü görülüyor: "Kültürel taraflılık". Özellikle istihbarat raporunu okuyan karar alıcıların kendini Araplardan üstün gören Yahudi kültürünüm bir parçası olarak "Arapların böyle bir şeyi başaramayacağı, planlayamayacağı, yani bu kabiliyete sahip olmadıkları" düşüncesiyle raporu ciddiye almadıklarını ve yeterince hazırlanmadıkları yönünde bazı iddialar mevcut.

Gazze iyonosferde bile kıskaca alınmış

Diğer yandan araştırmalarımız İsrail’in tamamen hazırlıksız olduğu söylemini sorgulamayı gerektiren bazı veriler ortaya koyuyor. Örneğin Gazze üzerindeki iyonosfer ölçümlerimizde iyonosferdeki parazitlerin bir yıllık örüntülerini inceledik. Bulgularımız, İsrail'in ablukasının boyutlarını daha iyi gösteriyor.

Edindiğimiz iyonosfer parazit örüntüleri, yani mavi şeritler, askeri radar sistemlerinin aktif olduğunu ve Gazze'nin kuzey-güney olarak askeri radarlarla geçtiğimiz yıl boyunca kıskaca alındığını gösteriyor.

Enformasyon savaşı: "Yok olmuş araçlar" nereden geldi?

7 Ekim 2023 sabahı gün doğumunda gerçekleşen Hamas saldırısına dair elde ettiğimiz bir uydu görüntüsü; İsrail'in istihbari faaliyetlerinin sadece haber alamamak veya doğru “değerlendirememekle” kalmadığına, "enformasyon savaşına" da girdiğine işaret ediyor. Aşağıdaki görselde, Hamas'ın saldırıları başladıktan yaklaşık 2 saat sonra Gazze üzerinden geçen Sentinel 2 uydusunun çektiği fotoğrafı görebilirsiniz. Yanan yerlerin çoğunlukla tarım arazisi olduğu görülebiliyor.

Festival alanındaki araçların uydu görüntüsü

Uydu fotoğrafında festival alanı, koru, yol ve yola dizilmiş sivil araçlar görülebiliyor. Bu da İsrail'in "festival alanındaki araçlar" diyerek paylaştığı neredeyse yok olmuş araç yığınları ile karşılaştırma yapmamız için bize birinci elden bir fırsat veriyor.

SKYSAT üzerinden elde ettiğimiz 50 santimetre çözünürlüğe sahip başka ve özel bir uydu görüntüsü ise ilk paramotor gökyüzünde göründüğü andan 29 saat sonrasına ait ve medyada büyük yer tutan "festival alanının net sayılabilecek" bir fotoğrafını gösteriyor. Bölgeye dair ikinci el olmayan nadir verilerden biri olarak önem arz ediyor. Aşağıdaki bu uydu görüntüsünde festival alanının yakınlaştırılmış halini görüyoruz. Top mermisi ile vurulan nokta burada yol üzerinde siyah bir leke olarak görülüyor. Yolda bazı yanmış ve vurulmuş noktalar saptanabiliyor. Bu yanmış noktaların etrafındaki araçların hala “beyaz” ve "tek parça" olduğunu ve daha sonraki görüntülerde İsrail tarafından servis edilen yok olmuş araçlara kıyasla -eğer almışlarsa- çok daha az hasar aldığını görebiliyoruz. Yani asfaltta yanma izi çıkaran patlamalar bile, araçları İsrail'in daha sonra paylaştığımız videolarında gördüğümüz hale getiren şey olamaz.

Bu araçların gerçekte nereden getirildiği veya kim tarafından bu hale getirildikleri hakkında bu uydu fotoğrafına bakarak bir şey söylemesek de dünya medyasında birçok farklı iddiaya konu olan “yok olmuş ve yanmış” araç yığınları görüntülerinin, 7 Ekim 2023 sabah saat 6:30’da saldırıya uğrayan festival alanındaki araçlar olamayacağını anlayabiliyoruz.

Enformasyon savaşı: El-Ehli Baptist Hastanesini kim vurdu?

Gazze'deki El-Ehli Baptist Hastanesi'nin bahçesi, bombalandığı ana kadar sivillerin ve özellikle de çocukların biraz sakinlik bulmaya çalıştığı, oyun oynadığı, ailelerin dinlendiği bir kurtarılmış bölge olarak düşünülüyordu. Olayda yüzlerce sivil yaşamını yitirdi ve olay dünya tarihine kara bir sayfa olarak eklendi. Yaşanan katliamın ardından, İsrail tarafından hastaneyi Hamas'ın vurduğu iddiası ortaya atılmış ve İsrail suçu kurbanın üzerine atmıştı.

Yaptığımız araştırmalarda, videonun 17. saniyesinin son 500 milisaniyelik kısmında, 2 görüntüde patlamaya sebep olan cismi düşerken saptadık ve cismin yanal hızını saptadık. Hamas'ın havada patlayan roketinin yanal hızları ile karşılaştırdığımızda, hastaneye düşen cismin Hamas'ın roketi olamayacağını matematiksel olarak kanıtladık.

Bağımsız bir yolla doğrulamak adına, söz konusu yanal hızı, kraterin açısı ile karşılaştırdık ve uyumlu sonuçlar elde ettik. Böylece İsrail'in yalanını bilimsel yöntemle ortaya çıkardık.

Siviller her boyutu ile şiddete uğruyor

Şiddet, en temelde "kasten sağlığını bozma" olarak tanımlanır. Yani elektriği kesmek, hastaneleri enerjisiz bırakmak, insanları aç ve susuz bırakmak, insanların üzerine TOMA'lardan kanalizasyon suyu püskürtmek, "Bırakalım salgın hastalık çıksın." diye açıklama yapmak, hatta psikolojilerini bozmak ve uykusuz bırakmak da şiddet olarak tanımlanır. Bu bağlamda İsrail, "henüz öldüremediği" Filistinli sivillere her yöntemle şiddet uygulamaya devam ediyor.

Misal, ülke olarak yaşadığımız depremlerde enkaz altından gelecek bir sesi duyabilmek için nasıl herkesin nefesini tutarak enkazı dinlediğini hatırlıyoruz. Çıt çıktığında ya da biri konuşarak geçtiğinde ona nasıl kızdığımızı hatırlıyoruz. Filistin'de ise yıkılan enkazların üzerinde gürültülü İHA'larını gezdiren İsrail'in, sağ kalanların zihinlerine ne kadar zarar verdiğini hayal edebilirsiniz.

Binaları içindeki sivillerle birlikte patlatıyorlar, hem de mahalle mahalle. Uydu fotoğrafları yaşanan insanlık dışı yıkımı gözler önüne seriyor.

Gazze'nin, yine NASA'nın VIIRS verileri aracılığıyla edindiğimiz, gece şehir ışıklarını gösteren uydu görüntülerinin karşılaştırılması, İsrail'in Filistinli sivillere uyguladığı başka bir şiddeti uzaydan görmemizi sağlıyor: Enerji kesintisi. Aşağıdaki görselleri oluşturduğumuz görüntüleri çeken uydu eğer ses kaydedebiliyor olsaydı solunum cihazları, diyaliz makineleri ve küvezlerin sustuğunu duyabilirdik.

Açık kaynaklardan elde ettiğimiz bu bulgular yoruma açık olsa da, hepsi tek bir noktayı işaret ediyor görünüyor. 7 Ekim saldırısının öncesindeki anomalilerin İsrail istihbaratı tarafından fark edilebilir olduğunu ve Netanyahu yönetiminin 7 Ekim saldırısını, meşruiyeti tartışmalı olan kendi siyasi durumlarını düzeltmek için bir bahane olarak kullandığını öne sürmek oldukça akla yatkın.

İsrail, sebebi her ne olursa olsun, insanlığa karşı suç işliyor ve tüm savaş hukukunu yok saymaya devam ediyor. Sivil ayrımı gözetmeksizin gerçekleştirdiği saldırılardan kurtulan masum siviller ise, yukarıda da belirtildiği gibi bambaşka şiddet türlerine maruz kalıyor.

[Cengiz Büyükuncu, OSINT TURK Genel Yayın Yönetmenidir.]

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Ekonomi Haberleri