AHDE VEFANIN ADI ZEYTİNBURNU OLSUN

Barış KIŞO

Soğuk ve anlamlı bir kış günü yaklaşıyor. 27 Şubat…

                Türk Siyaset tarihinin en önemli isimlerinden, 54. Hükümetin Başbakanı, Merhum Prof. Dr. Necmettin Erbakan Hocamızın vefatının 2. Yılının dolmasına sayılı günler kaldı. Muhterem hocamız bundan yaklaşık olarak 2 yıl önce 27 Şubat 2011 tarihinde Hakka yürüdü. Onun vefatı sadece Türkiye’de değil bütün İslam Âlemi ve Dünya’da büyük bir üzüntü ile karşılandı. Aradan 2 yıl geçmesine rağmen İslam âlemi onu unutmadı ve hiçbir zaman da unutmayacak.
Ufku geniş, hedefleri büyük bir dava adamıydı.
Aynı toprakların insanı, aynı ananın karındaşı olanların sağ-sol denilerek acımasızca birbirine kırdırıldığı karanlık günlerde dahi; o, gözünü içinde yaşadığı dar coğrafyanın siyasetinden dünya siyasetine çevirmiş, ülkemizi karıştırmaya uğraşan karanlık güçleri ifşa ederek korkusuzca, cesurca milletine seslenmiş,  “Siyonizmin ve Emperyalizmin oyununa gelmeyin” diyebilmiş ender bir liderdi.
                Ömrü boyunca İslam birliğinin ve kardeşliğin sağlanması için canla başla çalışmış ve bu uğurda birçok fedakârlıklar yapmış, karanlıklar karşısında çırpınan milletine; İslam Medeniyeti ışığında yeni ufuklar açmıştı. Onun liderliğinde Türkiye, İran, Pakistan, Bangladeş, Malezya, Endonezya, Mısır ve Nijerya'nın katılımıyla 22 Ekim 1996’ da  D-8 olarak bilinen ekonomik ve siyasi güç birliği emperyalizme karşı oluşturulmuştu. Hayalleri geniş, hedefleri büyük bir şahsiyetti. Ağır sanayi hamlesini başlatan, ülkenin ilk yerli motor fabrikası; GÜMÜŞ MOTOR’u kuran, yerli otomobili üretmek için ilk girişimleri yapan bir dâhiydi. Yaptığı çalışmalar dünya bilim tarihinde bir çığır açmıştı. Almanya’ nın Leopar Tankları fabrikası, kendisine “Baş Mühendis” sıfatıyla iş teklifinde bulunmuştu. Almanya, 1. Dünya Savaşında Rusya hücumu sırasında bu tankların yakıtları soğuk hava şartlarında donduğu ve çalışmadığı için savaşı kaybetmişti. Leopar Tanklarının en zor hava şartlarında, üstelik hem benzin, hem mazot, hem gazyağı hem de gerekirse zeytinyağı ile dahi çalışacak şekilde motorlarının ve ateşleme sistemlerinin geliştirilmesini sağlayan eşsiz bir buluşa imza atarak dünya bilim tarihine geçti. Kınayanların kınamasından korkmayan, fikirlerine gülenlerin alaycı bakışlarına aldırmayan; “İman tekeden süt çıkarmaktır” sözüyle bizlere; şanlı mazinin izinde, imanlı bir kalbin gerçekleştiremeyeceği hiçbir hayalin olamayacağını öğreten zeki, esprili, edebi yönü kuvvetli bir önderdi.
 “Bizim partiyi takım tutar gibi tutmayın” diyen Erbakan hoca körü körüne tarafgirlik ve fanatizme karşı birisiydi.  Amacının aslında “Hakkın Hakim Kılınması” olduğunu her fırsatta ifade ediyordu. Erbakan Hoca; Müslümanların her zaman birliğinden yanaydı. Bu birliğin önündeki en büyük engelin ise tarafgirlik damarı olduğunun farkındaydı. Bu sebepledir ki; en başta bu habis huyu kendi sevenlerine yasaklıyordu.
O; gizli saklı söylenen gerçekleri, hakikatleri haykıran birisiydi. Yeri geldi latife ile söyledi, yeri geldi kinaye ile söyledi ama hep Hakk’ı söyledi. Mazlumların kendi aralarında utana sıkıla, korkarak konuştuklarını, meydanlarda, televizyonlarda göğsünü gere gere söylemekten çekinmezdi.
Geçmişimizde unuttuğumuz  değerlerimizi bizlere hatırlattı. O’ndan ne çok şeyler öğrendik. Bosna’yı, Filistin’i, Çeçenistan’ı öğrendik. Selanik’e, Kudüs’e, Keşmir’e, Üsküp’e, Kaşgar’a ağlamayı öğrendik. Vefayı, kardeşliği, paylaşmayı, samimiyeti, düşene vurmamayı, zaferle övünmemeyi, her zaferin başarı olmadığını öğrendik.  Zaferin hedef olmadığını, zaferle değil seferle mükellef olduğumuzu, zaferin ancak Allah’ın takdirinde olduğunu öğrendik. Kısacası dava denen şeyin ne olup, ne olmadığını öğrendik. Onu hepimiz çok sevdik…
                Vefatının ardından onu anlayan, fikirlerinin kıymetinin farkına varan milyonlar onun adını, onun fikirlerini, bu ülkeye ve dünya Müslümanlarına olan hizmetlerini, sevdasını unutmadı, unutturmadı. Farklı siyasi görüşlerden olan birçok belediye tarafından, onun adına sempozyumlar, konferanslar düzenledi. Prof.Dr. Necmettin Erbakan ismini yaşatmak adına Kültür merkezlerine, caddelere, parklara, çeşitli tesislere onun ismi verildi. Birkaç örnek vermek gerekirse; CHP’li İzmir, Torbalı Belediyesi onun adına bir çeşme yaptırdı. Ak Partili Beykoz Belediyesi onun adını bir kültür merkezine verdi. CHP’li İstanbul, Ataşehir Belediyesi onun adını Kayışdağı Caddesine verdi. Benzer şekilde Mamak’ ta, Konya’ da, Kadıköy’de yani Türkiye’nin dört bir yanında yüzlerce mekana ismi verilen değerli hocamız vefatının ardından vasiyeti gereği Zeytinburnu sınırlarındaki Merkezefendi Mezarlığında bulunan aile kabristanına defnedildi.
                O büyük şahsiyet bugün, bizlerin yani Zeytinburnu halkının misafiri olarak Merkezefendi kabristanında yatmaktadır. Ülke sınırlarını da aşarak dünya müslümanlarının saadet, huzur ve mutluluğu için ömrünü vakfetmiş sevgili hocamızın anısına; onun ismini yaşatabilmek için Zeytinburnu sınırları içerisinde uygun bir mekana Prof.Dr. Necmettin Erbakan isminin verilmesi bizlerin ahde vefa borcudur. Bu sebepledir ki; Zeytinburnu Belediyesinde Cumhuriyet Halk Partisinden meclis üyesi olan değerli abimiz ŞENOL YURTSEVER geçtiğimiz yıl içerisinde; Zeytinburnu Kültür Merkezi isminin Prof.Dr. Necmettin Erbakan Kültür Merkezi olarak değiştirilmesi teklifini hazırlamış ancak bu düşünce o günün şartları sebebiyle ileri bir tarihte değerlendirilmesi hususuyla ertelenmişti. Benzer bir organizasyon Saadet Partisi Zeytinburnu İlçe Teşkilatı tarafından da gerçekleştirilmişti. Son olarak birkaç hafta önce facebook üzerinden kurmuş olduğum “Prof.Dr.Necmettin Erbakan ismi Zeytinburnu'nda hangi mekana verilsin?” isimli guruba yapılan yüzlerce üye başvurusu da göstermektedir ki; Zeytinburnu halkının bu yönde bir beklentisi ve özlemi vardır. Bu özlem 58.Bulvar Caddesi isminin veya kültür merkezi isminin değiştirilmesi yönünde şekilleniyor gibi görünüyor. Zeytinburnu halkının taleplerine mümkün olduğunca cevap vermeye çalışan sayın Belediye Başkanımızın bu konuya olumlu yaklaşacağına hiç şüphem yok. Zeytinburnu siyasetinde yer alan siyasetçilerin birçoğunun siyasi kişiliğinin oluşmasında merhum Erbakan Hocamızın ciddi emeğinin ve katkısının bulunduğu gerçeği ışığında hocamızın anısına sahip çıkmak hepimizin ahde vefası olacaktır. İnşallah hızlı bir çalışma ile hocamızın vefatının yıldönümünden önce gerekli olan karar belediye meclisimizden çıkar ve
ahde vefanın adı Zeytinburnu olur…

Selam ve dua ile …

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.