Altemur Kılıç ve M. Kemalin Gizli Vasiyeti

Naim ÖZGÜNER

 Naim ÖZGÜNER     20 Ocak 2013 

Dr. Rıza Nur Lozan da ikinci adam sıfatıyla bulunmuştur. Yani İsmet İnönü den sonra ikinci adamdır. M. Kemalin tasvibiyle Salık Bakanlığı ve Milli Eğitim Bakanlığı yapmıştır. 70 e yakın eseri vardır. En büyüğü de Türkiye de sansürsüz yayınlanması yasak olan 14 ciltlik Türk Tarihi dir. Mustafa Kemal ve İsmet İnönü ile çok kavga etti. Kavganın tehlikeli boyutunu fark edince hiç kimseye fark ettirmeden bazı mülkünü satıp Parise gitti. M. Kemal ölünceye kadar Türkiye ye dönmedi. Onun öldüğünü öğrenince 1939 da memleketine döndü. 4 ciltlik Hayat ve Hatıratım adlı kitabının 3. cildinde şunları anlatmaktadır: “..Derken bir gün Hey’et-i Vekile içtima etti. Mustafa kemal söze başlayıp şunları söyledi: Arkadaşlar. Biliyorsunuz çok zamandır komünist teşkilatı ile meşgulüm, her şeyini yaptık. Mükemmel bir kuvvet olarak yeşil orduyu vücuda getirdik. Bu memleket ancak Bolşeviklik ile kurtulur. Artık zamanı gelmiştir. Kararınızı verin. Türkiye nin Bolşevik ve komünist olduğunu cihana resmen ilan edeceğim” dedi.

Rıza Nur dokuz ay Milli Eğitim Bakanlığı yaptı. Sağlık Bakanlığı yaptığı dönemde Mustafa Kemalle tartıştığı en ciddi meselesi Hindistan dan, Cava dan, İstanbul dan ve diğer Müslüman ülkelerden gönderilen toplam  bir milyon altının cephede ki askerlere harcamayıp kendi mülküne geçirmiş olmasıdır. Sorduklarında: “Bu para benimdir. Hintliler bana gönderdiler.” Demişti.

Mehmet Akif Ersoy vefat ettiğinde Mustafa Kemal hiçbir resmi cenaze töreni yapılmasına müsaade etmedi. Tabut iki hamalın sırtında Beyazıt yakınlarında ki Emin Efendi lokantasının önüne konulmuştur. Oradan da üniversite geçliği haberi alır almaz tabutu Bayezit camiine getirdiler.

Sadettin Kaynak’ın anlattığına göre M. Kemal Ezan-ı Muhammedi yi Türkçeleştirdikten sonra namaz da Kur’anın Türkçe meallerini okutmakta kararlıydı. Bu dehşetli bir durumdu. Asr-ı saadetten o vakte kadar hiç kimse buna cesaret edememişti.

İsmet Bozdağ M. Kemalin gizli bir vasiyetinden bahsetmektedir. M. Kemalin yakın arkadaşı, Türkiye Gazetesinde köşe yazarlığı yapan Altemur Kılıç’ın babası Kılıç Ali’den böyle bir vasiyetin olduğunu duyduğunu söylemektedir İsmet Bozdağ. Şöyle diyor: “1972 filandı galiba. Kılıç Ali beni Teşvikiye de ki evine davet etmişti. Hatıralarını bana yazdırma düşüncesindeydi. Olayları heyecanlı heyecanlı konuşurken birden fırladı. Bir dolabı açtı, bütün köşelerinden kırmızı mühürle kapatılmış büyük bir sarı zarfı gösterdi. Üstünde şu yazı vard: ‘Atatürkün Vasiyeti’. Aman Ali bey şunu görelim dedim. “Olmaz” dedi. Size her şeyi gösteririm, fakat bu zarfın içindekileri gösteremem. Bu zarf ben öldükten sonra açılacak.” O sırada kahve getiren eşinin yanında devam etti: “Bu zarfı öldüğüm zaman senin açmanı isterim. İşte karımın yanında söylüyorum. Vasiyetim olsun.” “Allah geçinden versin, aman efendim’ diye sözü geçiştirdim. Aradan zaman geçti. Kılıç Ali Sevdiği Atatürk’ün yanına gitti. Ben birkaç gün sonra zarfı görmek için evine uğradım. Eşinin yaşlı gözlerine utanarak bakarken vasiyetini hatırlattım. Fakat mirasçıları bütün evrakları toplayıp götürüşler. Bu zarfın esrarını açıklamak oğlu Altemur Kılıç’ ın boynuna borçtur. Altemur Kılıç ise böyle bir zarftan haberi olmadığını söylüyordu”. (Burhan Bozgeyik, M. Kemale karşı çıkanlar, s 247-248)

Çankaya arşivine bakmak gerekir. Orada daha nice gizli belgeler bulunmaktadır. M. Kemalin gizli vasiyetinde maddelerden biri de “Cumhur Başkanlığına asker kökenli birini seçmeyin” olduğu söylenmekteydi. Bu açıklanmadı. Saklandı. Görgü şahitleri böyle bir vasiyetin varlığında ısrarlıydılar. Ayrıca Genel Kurmay Başkanlığına bağlı askeri Tarih ve Stratejik Etüdler Başkanlığına da sorulabilir. Çankaya arşivinden en çok vesika alanlardan biri de M. Kemalin manevi kızı olarak bilinen Prof. Afet İnandı. (17 Ocak 1988, Tempo)

İsmet İnönü Cumhurbaşkanı olur olmaz, M. Kemalin ne kadar yakın arkadaşı varsa hepsini Ankara dan uzaklaştırmıştır. Kılıç Aliye de bir daha Ankara ya ayak basmamalarını ihtar etti. O da İstanbul da mecburi ikametine devam etti. Vasiyeti bilenlerden biri de Celal Bayar dı. Reddetmiyordu, fakat ses de çıkarmıyordu. Bayar, “Atatürk! Seni sevmek milli bi ibadettir!” diyor ve M. Kemale adeta taparcasına bir ilgi gösteriyordu. M. Kemalin bu vasiyeti 05.09.1938 tarihlidir.  

e-mail: naimozguner81@gmail.com