Aman Virüs Bulaşmasın!!!

Ahmet BULUT

Aman Virüs Bulaşmasın!!!

Öncelikle bu hafta yoğunluğum sebebiyle yazımı geciktirdiğim için bütün kardeşlerimden özür dilerim.

 

 

Hoca Efendi hakkındaki yazımıza gösterdiğiniz yoğun ilgi için ise bütün okuyucularıma teşekkür ediyorum. Allah razı olsun.

Çağımızın en önemli nimetlerinden biri internet. Bilgiye ulaşmayı kolaylaştırdı. İletişimi yaygınlaştırdı. Uzun mesafeleri kısalttı. Daha birçok faydalarını sayabiliriz. Peki, bütün bu faydalarının yanında ya zararlarına ne demeli? Zararlarını saymaya kalksak sayabilir miyiz?

Bu yazımızda bu nimetin nasıl hoyratça kullanıldığını ve nasıl onarılmaz yaralar açtığını paylaşmaya çalışacağım. 

 

Öncelikle sitemizde yer alan bir habere göre internet hastalıkları yaygınlaşmaya başladı. Önüne geçilmezse tedavisi zor sonuçlar doğuruyor ve doğurmaya da devam edecek. İşte onlardan birkaç misal sunuyorum.

 

En önemli ömür sermayemizi yiyip bitiriyor. Zaman bir Müslüman için en önemli nimettir. Değerlendiremeyen çok pişman olacaktır. Zamanımızı hoyratça kullanamayız. Her anımızın hesabını vereceğiz. Oysa internette öyle oluyor ki saatlerce zamanımızı israf edebiliyoruz. Bazı kardeşlerimin namazlarını kaçırdıklarını, günlük işlerini yapamadıklarını, sevdiklerine gerekli zamanı ayıramadıklarını duyuyorum. Ömür sermayelerini bilgisayarın başında heba etmeleri ne büyük felakettir.

 

Aile dramları her geçen gün artıyor. Eşler birbirine ayıracakları zamanı netteki sanal arkadaşlarına ayırarak geçiriyor. Sanal âlemde yalanla gönül eğlendiriyor. Eşinde araması gerekeni orada bulmaya çalışıyor. Birçok hatalara ve günaha düşülüyor. Nice yuvalar çatırdıyor ve yıkılıyor. Köylerimize kadar yaygınlaşan internet kullanımı maalesef hayırda değil günahta kullanılıyor. Müstehcenlik yaygınlaştıkça edep ve hayâ kalmıyor. Ahlaktan mahrum toplumların nasıl helak edildiğini Kur’an’ı Kerim’de okuyoruz. İlla bir bela ile uyarılmayı mı bekliyoruz? Bilemiyorum internet kullananların acaba kaçı doğru amaçla doğru yerde kullanıyor? 

 

En çok çocuklar zarar görüyor internet kullanımından. Hani en masumunu ele alacak olsak, oradaki oyunlarla zamanını heba ettiğine mi yanalım, zihinlerinin iğdiş edildiğine mi üzülelim, en verimli zamanlarını böyle sorumsuz geçirmeye alışarak çalışma yeteneklerini yitirdiklerine mi dövünelim? Çocuklar internet hastalığı sebebiyle okumaktan ve yazmaktan soğudular. Okumayı sevmiyorlar. Konuşmayı sevmiyorlar. Kullandıkları kelimeler gittikçe azalıyor ve yozlaşıyor. Kendi başlarına küçük dünyalarında zindan hayatı yaşamaya başlıyorlar.

 

Bir de sanal âlemde onları bekleyen tuzaklara takılırlarsa –Allah korusun- işte o zaman halimiz harap. Genç yaşta zinaya bulaşan, uyuşturucuya alışan, satanist vb. sapık fikirlere aldanan, kandırılan yavrularımızı kim kurtaracak? Onların hem bu dünyalarını hem de ahiretlerini perişan etmemeleri için ne tür tedbirler alıyoruz? Hele gençliklerinin baharında sinsi şeytanın tuzağına ve onun hain saldırısına karşı hangi önlemi aldık? Her gün gazetelerde okuduğumuz kaçırma haberleri yüreğimizi sızlatıyor. Yanan bizim neslimiz. Bizim geleceğimiz. Bu yangın söndürülmezse hepimizi yakacak. Çünkü kötülükler sirayet edicidir. Bulaşır ve kısa zamanda yaygınlaşır.

Buna karşı imanlı, erdemli gençler yetiştirmeliyiz. Ahlaksızlığa karşı güzel ahlakla donatmalıyız. Onların yaygınlaşması için faaliyetlerde bulunmalıyız. Aile eğitim programları yapmalı, hem aileleri hem de gençleri İslam ahlakı ile bilinçlendirmeliyiz. Sahi ahlak eğitimi veren bir kurum var mı? Yoksa bunu bizim temin etmemiz gerekiyor. Suçu başkalarına atarak kendimizi kurtaramayız.

 

En azından evlerimizi kurtarmalıyız. Evlerimiz muhabbetli olmalı. Aile fertleri birbirini sevmeli. Birbiriyle konuşmalı, dertleşmeli, muhabbet etmeli. Problemleri varsa birlikte çözmeli. Birbirine zaman ayırmalı. Seven sevdiğine sevdiğini sık sık söylemeli. Evin çocukları evde bulamadıkları sevgiyi dışarıda veya sanal âlemde aramamalı.

 

Özellikle anne babalardan rica ediyorum. Çocuklarınıza iyilik yapmak için aldığınız internet sizin en büyük düşmanınız olmasın. Onları odalarında yalnız başlarına internetle baş başa bırakmayın. Odalarını kilitliyorlarsa veya ortak kullandığınız ortamda bilgisayarın yüzünü sizden saklıyorlarsa aman dikkat edin. Yanlışlığa düşebilir, şeytanın oyununa gelebilirler. Son pişmanlık fayda vermez. Aman dikkat edelim.

 

Nasıl bilgisayara bulaşan bir virüs bilgisayarınızı çökertiyorsa, internette çocuklarınıza bulaşacak bir günah virüsü de onların imanını ve ahlakını çökertecektir. Dünyasını ve ahiretini mahvedecektir. Çok yaygınlaşan bu virüse karşılık tedbir almada gecikmeyelim. Onlar bize Allah’ın emanetidir. Allah’ın emanetini en güzel şekilde koruyalım.

 

Yuvamız, dünya cennetimiz olsun…

 

NOT: 23-24 Nisan’da yapacağımız aile eğitim programına katılmak isteyenler sitemizden bilgi alabilirler.

www.ahmet-bulut.com

 

Yorum Yap
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumlar (1)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.