Cumhurbaşkanlığı seçimi ve Filistin-Israil Ateşkesi

Bilgin ERDOĞAN

Cumhurbaşkanlığı seçimi ve Filistin-Israil Ateşkesi

İslam bir hayat nizamı olarak iki temel değer üzerinden şekillenir. İnsan-Allah ilişkisinde tevhid, insan-insan ilişkisinde adalet. Islam tüm emir ve yasaklarindaki temel maksadı bu iki kavram açıklar.Zira tevhid olmadan ahiret yurdunda,adalet olmadan dünya yurdunda mutluluk mümkün olmaz.

Dünyanın en mutlu yürekli insanları adalet savaşcılarıdır. Başkaları için yaşamanın adını hakiki yaşamak olarak algılayanlar ve maddelerinin enkazı altında kalmaktan kendilerini kurtaranlardir hakiki yaşamanın saadetini elde edenler.

Filistin ve İsrail arasında dün itibarıyla ateşkes sağlandı. Bu ateşkes ne kadar sürer ve taraflar arasında süreklilik arzeder bilemeyiz ama Gazze’de yaşananlar bir imtihandı ve ve kimin hangi safta olduğunu gözler önüne serdi.

Bolivya, İsrail’in terörist bir devlet olduğunu açıkça ilan ederken Devlet başkanı Eva Morales,İsrail’in ne Birleşmiş Milletler kurallarına ne de İnsan Haklarına saygılı olmadığını belirtti.

Venezuella Devletbaşkanı, Nikolas Madura ise İsraili önce sert bir dille elstirdisonra İsrail Büyükelçisini Venezuella topraklarından kovdu.

Brezilya Dışişleri Bakanlığı 23 Temmuzda Gazze’de yaşananların kabul edielmez olduğu açıkça beyan etti. Brezilya, İsraili ilk tanıyan ülke olmasına rağmen İsraile olan bu tepkisi İsrail hükümet sözcüsünün ifadesiyle bir hayal kırıklığına neden oldu.

Şili Devlet başkanı Michelle Bachelet ise İsrail’in insanlık dışı uygulamalarının kabul edilemez olduğunu belirterek İsrail buyukelecilerini sınır dışı etti.

Kuzey Amerika İsrail lobisinin etkisiyle İsraile destek verirken,Güney Amerika’dan Venezuella,Şili,Brezilya,Peru,El Salvador,Ekvador ve Bolivya gibi ülkelerin Filsitine sert çıkması sanki Filistin üzerinden Soğuk Savaş günlerini tekrar hatırlatıyor gibi.

Orta Dogu’da ise Suudi Arabistan,Kuveyt,Birleşik Arap Emirlikleri gibi piyon ülkeler İsrail’in siyasi ve ekonomik açıdan yanındayken Katar ve Türkiye Filistin halki’nin yanında oldular. Türkiye Cumhuriyeti tarihinde ilk defa bir başbakan “İsrail terörist bir devlettir” açıklamasını yapabildi.

İsrail terörist bir devlettir diyebilen bir başbakanın halkın %52'si tarafından 10 Ağustosta Cumhurbaşkanı olarak seçilmesinin hemen ardından İsrail ve Filistin arasındaki ateşkes antlasmasinda seçimlerin etkili olduğunu düşünüyorum.

Zira Cumhurbaşkanlığı makamı'nın Anayasa’nın 104. maddesi gereğince a) Uluslararası andlaşmaları onaylamak ve yayımlamak, b) Türkiye Büyük Millet Meclisi adına Türk Silahlı Kuvvetleri'nin Başkomutanlığını temsil etmek, c) Türk Silahlı Kuvvetleri'nin kullanılmasına karar vermek, d) Genelkurmay Başkanı'nı atamak, e) Milli Güvenlik Kurulu'nu toplantıya çağırmak, f) Milli Güvenlik Kurulu'na Başkanlık etmek, gibi yetkileri bulunmaktadır.


Tayyib Erdogan, T.C.'nin daha önceki Cumhurbaşkanları gibi Filistin sorununa duyarsız biri değil. Gerekirse “Türk Silahlı Kuvvetleri'nin kullanılmasına karar verme ve Genelkurmay Başkanını atama” gibi yetkileri elinde bulunduran ve İsraili terörist olarak gören bir Cumhurbaşkanı Türkiye Cumhuriyeti’nin başında görevdedir.

İsrail bundan böyle ayağını denk almalıdır.Amerika Israil için Güney Amerikadaki Venezuellayı, El Salvadoru, Bolivya'yı  görmezlikten gelsede Türkiye'yi ignore etmesi mümkün değildir. Görmezlikten gelse de Türkiye artık alternatifsiz değildir.

10 Ağustos Cumhurbaşkanlığı seçiminde Tayyib Erdoğanı destekleyenler sadece Cumhurbaşkanı seçmediler aynı zamanda  Orta Doğuda ve dünyada hayırlara vesile olacak birçok gelişmenin altına mühürlerini vurdular.

Daha adil ve daha mutlu bir dünya olsun duasıyla..

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.