Elalem ne der derdi hepimizi gerdi

Pınar KİBAR

Elalem ne der korkusu Allah korkusunu geçti geçiyor mu ne?

Aaa hiç olur mu Pınar, der gibi oldunuz sanki…

Ama şimdi biraz gerçekçi olalım, aslında öyle değil mi?

Kimdir kimin nesidir şu elalem? Ne yer ne içer? Yaşayan varlık mıdır EL-ALEM?

Elalemden acayip korkarız. Yoksa ne der elalem?

Hayatını Elalem ne der diye düşünerek inşa edenler asla ve katiyyen rahat edemezler. Sürekli bir meşguliyet içersinde olur şu elalemden çok korkanlar. Çünkü onlara neyi nasıl düşündürebileceğimizi düşünmeye sevk ediyor. Yani kendimizden git gide uzaklaşıyoruz.

Üzerimizdeki kıyafetten tutun yediğimiz yemeğe, gezdiğimiz yerlere, hatta evimizdeki eşyalara kadar hep elalemin derdindeyiz. Çünkü kafamızda hep şu soru, Elalem ne der?!

Anne kızını ikaz eder, ´sokakta sakın yüksek sesle gülme, elalem ne der sonra`… Baba oğlunu ikaz eder, `adam gibi adam ol, beni millete rezil etme, elalem ne der sonra`…

Elalem , Elalem ve yine Elalem…

Dünya onların etrafında dönüyor sanki… Herkes tutturmuş elalem de elalem…

Size bir kaç tavsiyem:

-           Elalem EL kalsın sadece.

-           Kendi fikriniz olsun.

-           Kendinize güveniniz olsun.

-           Doğru bildiğiniz doğrulardan vazgeçmeyin.

-           Elalem ne der derine düşmeyi bırakın, `ne der` derdine düşecekseniz eğer, şöyle soru sorun kendinize: Rabbim ne der?!

Peki  ya Elalem ne der? Ne derse desin. Her insan kendi yoluna gider. İnsan ne ederse hep kendine eder. Ve işte bu yazıda burada  biter.

 

 

 

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.