Eli Öpülesi Öğretmenlerimiz ve İmam Hatip Liseleri

Recep KOÇAK

Kendisi de emekli bir öğretmen olan Yusuf Baykal Beyin ilkokul öğretmenlerinden birisiyle ilgili anlattığı bir hatırası hep gözlerimi yaşartmıştır.

Yusuf Beyin unutamadığı ve rahmetle andığı öğretmeni, evleri okula uzak öğrencisinin çantasını her gün kontrol edip, “Bugün ne yiyeceksin Karaoğlan?” sorusunu sorar, çantada bir şey olmadığını öğrenince de elinden tutup okulun yakınındaki evine götürür, karnını doyururmuş. Evine götürmediği zamanlarda ise simit ya da ekmek-helva alması için para verirmiş.

Dün Öğretmenler Günü idi. Öğretmenlerimizi andık. Ahirete göçen öğretmenlerimizi rahmetle ve şükranla anıyorum. Hayatta olanlara sağlıklı, hayırlı ve uzun ömür dileklerimle ellerinden öpüyorum.

Öğretmenlerimizin hatırlandığı ve hatırlatıldığı 24 Kasım’dan bir gün önce İHL’ler ve bu okulların ülkemiz için ne anlama geldiği konusu uluslararası bir sempozyumda ele alındı. Emeği geçenleri tebrik ediyorum.

"Kuruluşunun 100. Yılında İmam-Hatip Liseleri Uluslararası Sempozyumu" Yıldız Teknik Üniversitesi'nin Davutpaşa Kampüsü'nde düzenlendi. İmam hatip liselerinin kuruluş öyküsünü anlatan sinevizyon gösterimiyle başlayan sempozyumun İmam Hatip Liselerinin kuruluş öyküsünü anlatan sinevizyon gösterimiyle başlayan sempozyumun açılış konuşmasını yapan Yrd. Doç. Dr. Mustafa Öcal, İmam Hatip Liselerinin bir varoluş mücadelesi vererek bugünlere geldiğini söyledi. Yrd. Doç. Dr. Öcal. İmam Hatip camiasının önlerine konan her türlü duruma karşı asil bir duruş sergilediğini ve ayakta kalmayı başardığını söyledi.

Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez de imam hatip okullarının milletimizin, kültürümüzün ve değerlerimizin derin vicdanına tercüman olduğunu ifade etti. Artık imam hatip okullarının, gerek kurumsal yapısı, gerekse ürettiği insan malzemesi açısından pek çok akademik araştırmaya da konu olduğunu vurgulayan Görmez, imam hatip okullarının dünyanın birçok Müslüman ülkesinde de model olarak görüldüğünü söyledi. Görmez, sempozyumda imam hatip okullarının bugünü ve yarınının değerlendirilirken eksiklikleri ve kusurlarının da değerlendirilmesinin gerektiğini belirtti.

Ensar Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı İsmail Cenk Dilberoğlu, imam hatip liselerinin 100 yıllık tarih boyunca bazı zorlukları atlatarak Türkiye'nin modernleşme tarihinde bir ayna olarak yer aldığını söyledi. Dilberoğlu, sempozyumdan çıkan verilerle geleceğe yönelik bu okulların nasıl yürüyeceğini amaçladıklarını kaydetti.

Sempozyumun açılışında son konuşmayı Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ yaptı. Bozdağ, "Bizim bu konuya doğru bakmamız lazım. İmam hatip nesli bu ülkeye ne kazandırdı? Hangi ihtiyaçtan doğdu ve var olduğu süreçler içerisinde neler yaptı? Bunları hepimiz objektif bir değerlendirmeye tabi tutarsak göreceğiz ki; bu nesil, bu millete ve devlete çok şey kattı, hiçbir şey kaybettirmedi. Hep artılarıyla önde oldu. Buna tarih şahittir. Türkiye'mizin bugüne kadar olan geçmişi buna tanıktır. Ama imam hatip liseleri aslında milletin okullarıdır. Çünkü bu okulları kuranlar bizzat millettir" diye konuştu. İmam hatiplerin siyasal rüzgar ne olursa olsun yoluna devam edeceğini söyleyen Bozdağ, "Karşı duruş imam hatiplere değil, karşı duruş din eğitimi almış, din bilgisine sahip kişileredir aslında" dedi.

Bundan 5-6 yıl önce, Üsküdar’da bir mekânda Kadıköy İHL’de okuyan öğrencilerin anne-babalarının katıldığı bir programa katılmıştım. O gece Prof. Dr. Hayreddin Karaman Hoca’nın anlattığı bir hatıra çok etkileyiciydi. Hoca bir yandan Yüksek İslam Enstitüsü’nde okurken bir taraftan da İstanbul İmam Hatip Okulu’nda öğretmenlik yapıyormuş. Okul müdürü bir gün Hayreddin Hoca’ya, “Bir ağabeyimiz var. Kendisine Arapça ve İslami İlimlerle ilgili kurs verecek birisini yönlendirmemizi istedi. Ben de seni düşündüm” demiş.

Hayreddin Hoca verilen adrese gittiğinde 50’li yaşlarda bir doktorla karşılaşmış. Hoca, doktor ağabeyin dışarıdan kurs almaktan öte İmam Hatip Okulu’na kayıtlı bir öğrenci olduğunu ve okulu bitirmek için de kararlılığını görünce merak edip sormuş; “Güzel bir mesleğiniz var. İnsanlara hizmet ediyorsunuz. Bu yaşınızda İmam Hatip Okulu’na öğrenci olmayı neden düşündünüz?”

Doktor Ağabey; “Çünkü ben ahirette bir İmam Hatipli olarak Rabbimin huzuruna çıkmak ve öylece de haşr olmak istiyorum” cevabını vermiş.

Türkiye’yi anlamak İmam Hatip Liselerini anlamaktan geçiyor. İmam Hatip Liselerinin her birisinin kuruluşu ve yaşatılması birer insanlık destanıdır. Her İmam Hatip Lisesi’nin temelinde, harcında, tuğlasında güzel ve fedakâr insanlarımızın alın teri ve helal kazancı, sevgisi, merhameti vardır.

Batı Çalışma Grubu’nun 28 Şubat Sürecinde hazırladığı ve basına da yansıyan bir raporda Türkiye’nin değişiminde en mühim role İHL’lerin sahip olduğuna dikkat çekiliyordu. Aynı raporda o tarihe kadar kaç İHL’den ne kadar öğrenci mezun olduğu, onların kaç seçmene tekabül edeceği, “gidişata dur denilmezse” ileriki yıllarda nasıl bir siyasi yapı oluşacağı “korku ve endişeyle” kayda geçiriliyordu.

1000 yıl sürmesi temenni edilen 28 Şubat Süreci, söz konusu BÇG Raporlarının hazırlanmasından kısa bir süre sonra tarihin tozlu rafları arasında yerini aldı.

İmam Hatip Liselerinin bu ülkeye hizmeti ise nice bin yıllar devam edecek inşaallah.

İmam Hatiplerin kurulmasına ve yaşatılmasına destek veren herkesi, o okullarımızda görev yapan öğretmen ve idarecilerimizi saygı ve hürmetle selamlıyorum. Ahirete irtihal edenleri rahmetle yâd ediyorum. Allah hepsinden razı olsun.

 

recep.kocakk@gmail.com

Yorum Yap
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumlar (1)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.