EVLİLİKTE CİNSELLİK Mİ ROMANTİKLİK Mİ?

Fatma Ç. KABADAYI

Erkekler neden evlenir?

Peki ya kadınlar?

Cevaplarınızı duyuyorum. Son cevap “Çocukları olsun,” diye.

Evliliği aşk evliliği, mantık evliliği diye ikiye ayırıyorlar. Üçüncü seçenek her zaman vardır; mantıklı bir aşk evliliği…

Önce aşkın ilk aşamasına bakmak lazım.

Yüreğinize düşen biri gözünüzün önünde döner durur, çok uzakta olsa bile. Onun sesini duymak, ona yaklaşmak, kavuşmak istersiniz. Her şarkıda o vardır. Rüzgâr çıkmışsa saçlarını, yağmur yağmışsa gözyaşını anımsarsınız.

İlk konuşmalar, hediyeleşmeler, ilk dokunuşlar önemlidir.

Romantikliğinizi en küçük zerresine kadar hissettirmek istersiniz. Kadın daima romantiktir. Erkek nişanlılık dönemlerinde olduğundan daha fazla romantik görünmeye çalışır. Birçoğu başarır. Bunda etrafın da katkısı inkâr edilemez; “Çiçek götürmek gerek, tatlı konuşmak gerek, arayıp gönül almak gerek” denir.

Evliliğin ilk ayları olan cicim aylarında kadın da erkek de özenir. Kadının ve erkeğin temiz ve bakımlı olması evliliklerine ve kendilerine saygılarını gösterir. İlk yıllar en zor yıllardır. Psikologlar ilk beş yıl ayrılmayanların evliliklerinin oturduklarını söyleseler de bu yaşam koşulları, ailelerin yanlış tutumlarıyla değişik süreçler gösterebilir.

“Elveda Evliliğim” romanımdan sonra benimle bu konudaki sorunlarını daha fazla kişi paylaşır oldu. Gerek aldığım mailler gerek telefonlar ile okuyucularıma yardımcı olmaya çalıştım. Belki birçoğumuzun bildiği, fakat gereksiz gördüğü ayrıntılarda gizlidir evlilik.

En çok sorulan soru. “Sağlam bir evlilik için ilk şart nedir?”

Evliliğin temeli cinselliğe dayanır. Bunu kimse inkâr edemez. Erkeğin ve kadının yaradılışı farklıdır. Erkek cinsel doyuma daima ihtiyaç duyar. Hatta halk arasında “Kadın dokuz nefsine sahip olur, erkek bir nefsine olamaz,”denir.

Evlilikte cinsellik erkek için daha önemlidir. Erkek romantik sarılmalara, gereksiz cilve ve nazlara belli bir zamandan sonra önem vermez. Fakat bu evlilik için gereklidir. Çünkü kadın için romantiklik ön plandadır. Ruhsuz bir evlilik kadını evlilikten soğutur. Kadının baş ağrılarının sebebi erkeğin daha önceki tavır ve sözleridir. Yorgunluk, stres gibi klasik bahaneler evliliği eksilere götürür. Eşler arasında gerekli özveri ve anlayış olmadıkça baş ağrıları günden güne artacaktır.

Erkeğin evliliğine sahip çıkmasını sağlayan düzenli bir cinsel hayattır diyebiliriz. Eşler arasında cinsel bir uyum sağlanmadığı sürece evlilik tehlike altındadır. Kadınlarımızın bu konuda hassas olması gerekmekte ve erkek için cinselliğin yemek, içmek gibi bir ihtiyaç olduğunu kabul etmeleri gerekmektedir. Kadın bilmelidir ki evin çok temiz olması, çeşit çeşit yemekler yapılması çok da önemli değildir. Bunlar her zaman ikinci planda ve artı olarak sayılacak noktalardır. Hadis-i Şerifte “Bir kadın, kocasının yatağını haklı bir mazereti olmadan küs bir şekilde terk eder ve başka bir yerde sabahlarsa, sabah açılıncaya kadar melekler ona lanet eder,” buyrulmaktadır.

 

Kadın romantiktir. Eve gönderilen bir gül, yazılmış güzel bir not, ufak bir dokunuş, sürpriz bir kahve, yanında olabilmek için bahaneler kadını eşine daha çok bağlar.

Kadın romantik ve sevgi dolu bir eş, sadık bir arkadaş, sahip çıkan ve çocuklarına şefkatli bir erkek ister.

Erkek “Hayır” demeyen bir eş, gereksiz konuşmayan bir arkadaş, sadece kendisi için süslenen bir kadın, sıcak bir yemek ister.

Romantik; roman yazan Tik’li adam değildir.

Kadın da bir defa okunup kaldırılacak kitap değildir. Sayfaların atlayarak okunması ve de bitirilmeden kapatılması da kadını çileden çıkarır.

Mutlu evlilikler fedakârlık ister.

Yorum Yap
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumlar (2)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.