MUTLULUĞUN FORMÜLÜ

Atila ALTUNTAŞ

Bu günlere gelinceye kadar, insanlık teknoloji ve biliminde hızlı bir şekilde gelişmesi ile müthiş buluşlara imza attı. Hiçbir dönem de olmadığı kadar rahat ve refah içerisinde ama hiçbir çağda olmadığı kadar da mutsuz ve umutsuz.

Mutluluk denilince çağımız insanının aklına gelen ilk şey, maalesef; zevk, neşe ve eğlencedir. Herkes bu imkânlara sahip olmak için çalışıp çapalamaktadır. Eğer bu imkânlara sahipsen mutlu olarak, sahip değilsen mutsuz olarak değerlendiriliyor. Oysaki bu durum, mutluluktan ziyade zevk alma şeklidir.

Maddi refah, konfor, zevk ve eğlenceye dalan insan, bunların dışında manevi değerleri de asla görmüyor. Teknolojinin her gün insana yeni bir şeyler sunmasına rağmen, insanoğlu her zamankinden daha fazla huzursuz, streslerin ve depresyonların içerisinde yüzmektedir.

Yaşadığımız bu yüzyılda, her zamankinden daha mutsuz olsak da, mutluluğun formülü ilk çağlardan beri aranmaktadır. Her dönem birçok filozof, düşünür, bilim adamı çıkıp, insanları mutlu etmek için bir şeyler ortaya koydularsa da tam bir sonuç alamadılar. Oysaki Takvim Gazetesinde aşk yazılarıyla tanınan İrfan Gürkan Çelebi, hazırladığı son kitabı ile ‘’Mutluluğun Formülü’’ armalarına son noktayı koydu.
‘’Mutluluğun Formülü’’ Kuran’ı Kerim’de 1400 yıl önce zaten gönderilmişti. İrfan Gürkan Çelebi’nin hazırladığı, ‘’40 Ayet Tefekkürü Vahiden Kalbe’’ isimli kitabı gerçekten şahane olmuş, bende buradan kendisini tebrik ediyorum.
Yazarın Ayetlerden çıkarttığı mesajlarla ‘’Mutluluğun Formülü’’

İsra 37: Kibirli olma, alçakgönüllü davran.

Müddesir 1-5: Kendini fazla abartma.

Tekvir 25-27: Her şeyin üstesinden gelemeyeceğini asla unutma.

Bakara 156:
Çaresizlik tuzağına düşme. Her zaman bir umut ışığı olduğunu aklından çıkarma.

Beled 5-6: Her şeye hâkim olmak için uğraşıp hayatı yaşanmaz hale çevirme.

Hucurat 10: Büyüklük kompleksine kapılıp, insanları ezerek arkadaşlarını kendinden uzaklaştırma.

Muhammed 7: İyiliği karşılık beklemeden yap.

Rum 21: Tek başına mutlu olunamayacağını bil. Çevrenin mutluluğu için gayret göster.

Vakıa 83-87: Ölümden korkmak yerine, ölüm gerçeğiyle yüzleş.

Bakara 263: Yaptığın iyilikleri unut. Anlatarak onları kıymetsizleştirme.

Furkan 63: Sana yapılan kötülüğün karşılığını vermek yerine. Öfkenin dinmesini bekle.

İnşirah 1-3: Seni huzursuz edecek işlerden uzak dur. İhtirasını törpüle.

Maun 4-5: Eleştirinin keskin bir bıçak olduğunu unutma. Söyleyeceklerini iyi tart.

Mücadele 7: Hiçbir sırrın sonsuza kadar gizli kalamayacağını unutma.

Rahman 7-9: Çıkarcı olma. Adil davran.

Tekasür 1-2: Kibrine yenilip hep daha fazlasını isteyerek hayatını zehir etme.

Tevbe 40: En zor zamanda bile kesinlikle ümitsizliğe kapılma.

Fatır 19-22: Senden iyi durumda olanlara bakıp üzüleceğine, senden zor durumda olanları görüp rahatla.

Fecr 27-28: En sevdiğin şeyleri, başkalarıyla paylaşmanın keyfine var.

Hakka 33-35: Hayatının vazgeçilmezleri olsun. Onları küçük çıkarlar için asla feda etme.

Haşr 10: Muhatabına güvenmek istiyorsan, önce sen güvenilir ol.

Kalem 1-2: Yazdıklarının ve yaptıklarının peşini bırakmayacağını unutma. Gücünü insanların yararına kullan.

Münafıkun 4: Bencil olma, tebrik etmeyi bil.

Saff 2: Yalandan uzak dur.

Yusuf 32-33: Modern hayatın çarpıklaştırdığı kadın-erkek ilişkilerinin, hayatını esir almasına izin verme.

Ankebut 41: İyi bir dostun, paha biçilmez olduğunu aklından çıkarma.

Al-i İmran 92: İyilik yapma arzunu, şarta bağlama. Vermek almaktan daha büyük bir ihtiyaçtır, asla unutma.

En’am 50: Önyargılarla hayatı kendine zehir etme.

En’am 60: Bildiklerinle açıklayamadığın şeyler, hayatının kâbusu olmasın.

Felak 1-5: Korkuların tutsağı olarak yaşamaktan vazgeç.

Hacc 46: Kendini, hep daha iyiye ulaşmak zorunda olduğuna koşullama.

İbrahim 42: Merhametli olmaktan asla vazgeçme.

İsra 23: Anne ve babana ‘of‘ bile deme.

Nisa 149: Kendini sürekli övmekten uzak dur.

Yunus 12: Vazgeçilmez olmadığını kabul et.

Enfal 56: Sözünüzde durmamanın utanç verici olduğunu aklından çıkarma.

Furkan 43: Heveslerini kendine ilah edinme.

Necm 3: İnanma duygunu diri tut.

Nisa 58: Karar verirken, vicdanının sesini duymazlıktan gelme.

Yorum Yap
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumlar (10)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.