Yeni Anayasa’da, ‘Yeni Devlet’ organisazyonu...

xxx95

Aslında bugün farklı şeyleri yazmayı tasarlamıştım ama okuduğum bir röportaj o yazacaklarımı erteletti. Mehmet Şevket Eygi'nin dediği gibi; Nuriye Akman iyi bir röportajcı ve bugün Tarhan Erdem'le çok önemli bir röportaj yapmış. Tarhan Erdem, KONDA Araştırma Şirketi Yönetim Kurulu Başkanı, eski CHP Genel Sekreteri, Radikal gazetesi yazarı...

Röportaj uzun. Ben önemli gördüğüm konuların sadece 'özü' ve bizim görüşlerimizle örtüşen yönleri üzerinde durup yoğunlaşacağım. Meselelere Milli Güvenlik Siyaset Belgesi ile girilmiş, devlet organizasyonunun bütünüyle gözden geçirilmesi ve bütün devlet şemasının yeniden yazılması üzerinde durulmuş... "Adil Düzen, Adil Devlet Düzeni" derken; biz de aynı şeyi söylüyor ve söylemekle kalmıyor, öneri de getiriyoruz...

Tarhan Erdem'in hatırlattığı bazı detaylar önemli: Bakanlar Kurulu'nun teşkilinden, yerel yönetimlere kadar bütün devlet şemasının müzakere edilmesi ve yazılması lazım. Çünkü devleti bugünkü organizasyonuyla mesela 2013 yılına taşımak çok zordur... Devlet yapısının değiştirilmesi, bugünkü Türkiye'nin ihtiyacı... Merkezi ve yerel yönetimlerin yeniden bir tanımı gerekir... T. Erdem böyle diyor. Sonra CHP veya herhangi bir partinin olması gereken politikaları ve halkın bir numaralı önceliği "ekonomik meseleler" ile devam edilmiş; aynen bizim sürekli hatırlattığımız gibi. Sonunda meseleler 1950'den beri yapılan "seçimler" ve bugünlerde gündemde olan "erken seçim" ile noktalanmış.

Bana göre çok önemli olan soru ve cevaplara bakalım.

***

Soru: Milli Güvenlik Siyaset Belgesi'nin değişeceği, dış ve iç tehditlerin yeniden tanımlandığı, cemaatlerin iç düşman olarak kodlanmayacağına dair haberleri nasıl değerlendirdiniz?

Cevap: 2005'e kadar Milli Güvenlik Tasarısı'nı Genelkurmay hazırlardı. Şimdi Dışişleri Bakanlığı ve İçişleri Bakanlığı biraz müdahil oluyorlar. Bu bakanlıkların daha da fazla işin içine girmesi, daha çok sorumluluk alması lazım.... Belge, baştan sona değişiyordur...

Devletin cemaatlerle barışıp barışmadığı konusunda emin değilsiniz?

Evet, güzel olur barışması. İç barışın güçlendirilmesi konusunda olumludur... Yeni bir belge yazılırken devlet organizasyonu bütünüyle gözden geçirilmiştir. Ona göre önümüzdeki 3-5 sene neleri yapabiliriz, neleri yapamayız? Onlar yazılıyordur. Yani böyle bir tek cümleden ibaret değildir. İki cümleden ibaret değil o. Koca bir kitaptır.

Bu belgede neyi görürseniz tatmin olursunuz?

Şunu görmeyi isterim doğrusunu isterseniz. Türkiye Cumhuriyeti devletinin geldiği 2010'lu yıllarda, yeni bir organizasyonun öngörülmesi ve bunun şartlarının yazılması doğru olur. Bakanlar Kurulu'nun teşkilinden, yerel yönetimlere kadar bütün devlet şemasının müzakere edilmesi ve yazılması lazım. Çünkü devleti bugünkü organizasyonuyla mesela 2013 yılına taşımak çok zordur. Bunun için de tabii değişik kesimler ve gruplarla arasındaki itilafların çözülmesi vardır. Devlet yapısının değiştirilmesi, bugünkü Türkiye'nin ihtiyacı.

Devlet yapısının değiştirilmesinden kastınız nedir?

Bir kere anayasanın yeniden yapılması lazım. Yeni devlet organizasyonunun, devlet memuriyetinin, kurumlarının birbirleriyle ilişkilerinin yeniden düşünülmesi ve yazılması lazım.

Şimdi Anayasa Mahkemesi'nde olan değişiklik paketi iptal edilmese bile bu yapı değişikliğine yetmez yani.

Tabii çok önemli maddeler var o paketin içinde. Fakat o önemli maddelerden daha çok önemli olanlar var. Mesela vatandaşlık tarifi var. Dinin devlet idaresinde kullanılması meselesi var. 24. Maddenin yeniden ele alınıp yazılması lazım. Merkezi ve yerel yönetimlerin yeniden bir tanımı gerekir. 126. Ve 127. Maddeler. Eğitim meselesi var. Çok önemli. Onun ele alınması lazım. Devletimizin korunması meselesi var...