YENİ DÖNEM MURSİ İLE BAŞLIYOR AMA...

Ulvi SEVECEN

 Mısır’da cumhurbaşkanlığı seçimleri tamamlandı.Galibi açık bir farkla olmasa da Hürriyet ve Adalet Partisi’nin adayı Muhammed Mursi oldu. Seçim sonuçlarıyla birlikte ülkede yeni bir döneme girilmiş bulunuyor. Mursi, bu seçimle beraber Mısır'ın ilk defa seçimle göreve gelen ilk demokratik devlet başkanı ünvanını da almış oldu.

Anayasa Mahkemesi Genel Kurulu'nda - parlamento feshedildiği için burada yapmıştır-  yapmış olduğu yemin sonrası verdiği kısa konuşmaları analiz edildiğinde bundan sonraki süreçde  izleyeceği siyasetin hedefinin sivil, ulusal, anayasaya bağlı moderne ve demokrat bir Mısır'ın inşası olduğu ortaya çıkmaktadır.Ancak  bir gerçek var ki, Yüksek Askeri Konsey pratikte parlamentodan devletbaşkanlığına kadar bazı yetkileri hala elinde tutmaktadır..

Ülkede ve Uluslar arası kamoyunda en çok  merak edilen şey, bu sürecin gergin bir şekilde mi yoksa uzlaşmacı bir siyasi yaklaşımla mı geçileceği konusudur.

Mursi'nin aynı konuşmasında: ‘‘Ben ülke içinde ve dışında yaşayan, Müslüman ve Hırıstiyan bütün Mısırlıların başkanı olacağım. Mısır’ın birlik halinde bir halk olmaya ihtiyacı var. Devrim, tüm hedeflerine ulaşana kadar devam edecek”. şeklinde “barış” mesajı vermesi bu noktada az da olsa bir umut ışığı gibi görülebilir. Ancak karşısında Askeri Konsey çatısı içerisinde bir derin devlet yapısı – önceki rejimin otuz yıldır inşa ettiği kurum ve organlar-  var ve bu yapının bu noktada  samimi veya uzlaşmacı bir siyaset izleyecekleri beklenti dışı görülmektedir.

Bu yapının yönetim organlarının en önemlisi olan Yargı'da son derece güçlü kontrol ve nüfuz/ etkin olma özellikleri var. Bürokrasinin de aynı süreçten geçtiğini tahmin etmek ise hiç de zor değil.Tüm bunların yanında dış etken olarak geçmiş dönemde siyasi ilişkiler içerisinde bulunulan  dış ve bölgesel güçlerin yeni dönemde yeni devlet başkanı Mursi'ye karşı organize edilecek kampanyalarda yer alacakları da muhakkak. Kısacası, Mursi her ne kadar iyi niyetli olsa da pratikte hazır olduğuna da inanılan karşı blok veya platformlar, buna pek önem vermeyecekler hatta suikast, korkutma v.b yöntemlerle bu süreci baltalamayı hiçbir zaman gündemlerinden çıkarmayacaklardır.

Mısır'daki siyasi pratik şu an tamamiyle Askeri Konsey ve onun en önemli ismi Mareşal Tantavi'nin kontrolündedir.Yani bu isim, seçilmiş olan devlet başkanının da üzerinde bir başkan gibi. Dolayısıyla Mursi'ye tabandan seçmenleri tarafından ulaşan bir çok taleplerin uygulanabilirliği çok düşük ihtimal arz etmektedir ve kampanyalar süresince ifade ettiği vad boyutlu sözler temenniden öteye gitmeyecektir.

Yeni devlet başkanı Mursi'nin, seçmenlerinden gelen talepleri uygulamaya koyması veya problemleri çözüme kavuşturması kısa vadede mümkün olmayacaktır. Bunun en büyük sebebi yukarıda da değindiğimiz gibi Askeri Konsey'le arasında var olan “yetki” çatışması sorunudur. Askeri Konsey;
Yeni dönemde gerçekleşecek seçimler sonrası hükümet ve buna bağlı başbakanlık tayininden de uzak durmayacaktır.

Yargının yanında Yasama ve Yürütme'nin de bu yapının müdahalesinde olduğu düşünüldüğünde Mursi'nin hareket alanını mutlak surette daraltacaktır.

Şu aşamada öncelikli bir konumu olan “anayasa deklerasyonu noktasında anayasanın yazılması çabasına da kendi çizgisince müdahalelerde bulunacaktır.Çünkü hoşlarına gitmeyecek bir maddeye itiraz etme imkanı var. Bu ise anayasanın yazım sürecini uzatacaktır.Bu ise bu konseyin varlığını veya etkinliğinin devam etmesine neden olacaktır.

Mursi yemin töreninde her ne kadar ait olduğu topluluktan istifa ettiğini, şu aşamada artık hukuka ve anayasaya bağlı olduğunu söylese de karşı blok veye platformlar yeni başkanın hala kendini bu konuma getirenlerle birlikte olduğunda şüphesiz ısrar edeceklerdir.

Mantalite, akıl ve zeka bakımından iki milletin birbirine denk geldiğine yani benzerlik gösterdiğine inanıyorum. Siyasi olarak da düşünürsek yukarıdaki tablo bizlere de hiç yabancı gelmeyecektir.

Biz bu tabloyu bir yerlerden hatırlıyor gibiyiz...

ulvi_sevecen@hotmail.com

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.