Abdurrahman Bin Avf Bugün Yaşasa, Bill Gates gibi mi Olurdu?


Sevgili Dostlar,
Dünyada servet hiçbir zaman bu kadar az elde toplanmamıştı. Teknoloji çağındayız, ama insanlık çaresiz. Bir yanda Elon Musk, roketlerle Mars’a gitmenin planlarını yapıyor. Öte yanda Jeff Bezos, insanların özel verilerini algoritmalarla işleyerek saniyede milyonlar kazanıyor. Bill Gates ise kâh aşıyla kâh iklim politikalarıyla dünyanın geleceğini tek başına tayin etmeye çalışıyor. Bu isimler artık yalnızca iş insanı değil; birer küresel tanrı figürü gibi davranıyor. Ama onların bu görkemli gölgeleri altında bir ışık arayan insanlık, aslında bir Abdurrahman bin Avf özlemi yaşıyor. Abdurrahman bin Avf, İslam tarihinin en ünlü iş adamlarından biridir. Yukarıda saydığım iş adamlarından da daha başarılı olmuş, 1400 yıldır adından söz ettiren ve sağlığında yapmış olduğu hayırlar ile, hâlâ kendisine “Allah razı olsun” dedirten bir iş insanıdır. Çünkü o, bugünün ultra zenginlerinden çok farklıdır.
Çünkü, günümüzün ultra zenginlerine göre mülk bireyin mutlak hakkıdır; Abdurrahman bin Avf’a göre ise mülkün sahibi Allah’tır, insan sadece emanetçidir. Günümüz zenginlerine göre daha fazla kâr etmek, yani kâr maksimizasyonu kutsaldır; Abdurrahman bin Avf’a göre ise Allah’ın rızası ve toplumsal adalet esastır. Günümüz zenginleri, yasal olanı meşru sayarken; Abdurrahman bin Avf, helal ve haramı en önemli unsur olarak görürdü. İşte bu temel farklar, bizi Abdurrahman bin Avf gibi örnek şahsiyetlere yöneltir. Onları hem saygı ile anar hem de çağımızın Abdurrahman bin Avf’larının gelmesi için Rabbimize dua ederiz.
________________________________________
Eğer Abdurrahman bin Avf bugün yaşasaydı ne yapardı?
Elbette Bill Gates, Elon Musk ve Jeff Bezos gibi bir hayat sür(e)mezdi. Çünkü o, serveti güç için değil, iyilik için kullanan bir tüccardı. Mars’a kaçmak yerine, dünyayı cennete çevirecek projeler geliştirirdi. Yoksulu, yetimi, borçluyu ayağa kaldırır; zekâtı sadece bir ibadet değil, bir sosyal adalet sistemi hâline getirirdi.
Denenmemiş ilaçları yoksullar üzerinde test etmez, “yardım” adı altında insanları kobaylaştırmazdı. Sadakayı fotoğraf çekerek değil, gizlice ve vakarla verirdi. Bir binaya adını yazmazdı; dualara kazınırdı. Çünkü onun için başarı, rakamlarda değil; bir yoksulun duasında gizliydi.
Musk gibi çocuğunu roketle uzaya kaçırmak yerine, komşusunun yetimini kendi çocuğu gibi büyütürdü. Bezos gibi zamanla yarışmaz, zamanı bereketli kılmanın yollarını arardı. Gates gibi “dünya çok kalabalık” diyerek nüfusu azaltma planları yapmaz; her canı Yaradan’dan ötürü severdi.
Çalışanları köle gibi değil, emek sahibi insanlar olarak görürdü. Dev holdingler yerine, yüz binlerce küçük esnafa sermaye sağlayan bir ekosistem kurardı. Mahremiyetin pazarlanmadığı, güvenin algoritmadan üstün olduğu bir dijital düzen inşa ederdi.
Servetini yaşarken infak ederdi. Kasasında değil, yüz binlerce kalpte izi kalırdı. Asla kendini “dünyanın kurtarıcısı” gibi görmez, her fırsatta “Ben sadece bir kulum” derdi.
________________________________________
Bugünün zenginleri dünyayı ele geçirmeye çalışıyor; oysa Abdurrahman bin Avf bugün yaşasaydı, dünyayı onarmayı hedeflerdi.
Bu çağın ne Elon Musk’a, ne Jeff Bezos’a, ne de kendini tanrı yerine koyan Bill Gates gibi iş insanlarına ihtiyacı var. Bu çağın ihtiyaç duyduğu şey; servetiyle kibirlenmeyen, kendini üstün görmeyen, sadece Allah’a kul olduğunu bilen bir zenginlik anlayışıdır.
Dünyanın aradığı rol model, yüzyıllar önce “Alın teri kurumadan çalışana hakkını verin” diyen Abdurrahman bin Avf gibi iş insanlarıdır. Rabbim, bu tür iş insanlarının sayısını artırsın. (Âmin) Sessizce, içten içe, derin bir özlemle…
Kalın sağlıcakla.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
2 Yorum