Adalet kavramı

İstanbul, dünyanın kadim medeniyetlerinin başkenti olmuş bir şehir. İstanbul, şairlere ilham kaynağı olmuş, aşkların, sevdaların en kesif şekilde yaşandığı bir şehir. "Ruhumu eritip kalıpta dondurmuşlar, onu İstanbul diye toprağa kondurmuşlar", "Dün sana bir tepeden baktım Aziz İstanbul", "İstanbul'da Boğaziçinde bir garip Orhan Veli'yim" dizeleriyle şairlerin sevgilerini ithaf ettikleri şehir.

Kuşkusuz devasa sorunları olsa da bu şehirde yaşamak büyük bir keyif. İstanbul'da çok büyük problemler, çok önemli sorunlar olsa da İstanbul Büyükşehir Belediyesi, bu problemleri, bu sorunları çözmeye çalışıyor. İstanbul, her gün, bir önceki günden daha ileriye taşınıyor.

Elbette, bütün bunların bir şekilde yapılması gerekiyor. Çünkü, büyükşehirlerin büyük dertleri oluyor. Özellikle trafik kaosu bu şehrin en önemli problemlerinin başında geliyor.

Bu hengame içinde bir teknik ayrıntıyı sitayiş babında ortaya koymamız gerekiyor. İstanbul Büyükşehir Belediyesi, 18 milyon insana hizmet eden bir belediye. Hizmet çeşitliliği ve İstanbul'un devasa problemleri Belediyeye ait İktisadi Teşekküller vasıtasıyla çözülüyor.

Bu teşekküllerin, İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin hizmet duyurularını anlatan reklamları birkaç gazeteden izleyebiliyoruz.

Neden bu denli kısır döngü içinde bu işlerin çözümlenmeye çalışıldığını inanın anlamıyoruz.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nden hizmet alanlar sadece bu duyuruların ve reklamların yayınlandığı iki gazetenin okuyucuları mı?  Ya da, İstanbul Büyükşehir Belediyesi sadece iki gazetenin okuyucu kitlesine mi hizmet veriyor?

İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin hizmet mecralarının, sadece birkaç gazetede değerlendirilmesi, belediyeden hizmet alan her camiayı da üzecek bir reflekstir.

Biz ve diğer gazeteleri okuyan kitle Belediyenin köşklerinde, tesislerinde yemek yemiyor mu? Aileleriyle bir araya gelmiyor mu? Misafirleri ağırlamıyor mu?

Halk Ekmeğin ürettiği ekmekleri sofralarımıza koymuyor mu? İSTON'un ürettiği banklara oturarak keyifle denizi seyretmiyorlar mı? Kültür AŞ.'nin faaliyetlerine iştirak edip, tiyatrolara gitmiyorlar mı? Farklı etkinliklere katılmıyorlar mı?

Bu bağlamda İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin her türlü faaliyetini, haberini, etkinliğini, reklam duyurularını diğerleriyle birlikte  bizim gazetemizde de değerlendirmesini beklediğimizi ifade etmek isteriz. Bu şehirde hep birlikte yaşıyorsak, belediyenin hizmetlerinden ortak bir şekilde faydalanıyorsak, bunu istemeye hakkımız olduğunu düşünüyorum.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin duyurularının seçilmiş iki gazetede yeralması, 18 milyonluk bir şehrin belediyesinin uygun bir mecrada faaliyetlerinin yansıtılmasına da fırsat tanımayacaktır.

Bu şehirde farklı fikirlerde, farklı düşüncelerde, farklı hayat tarzlarında milyonlarca insan yaşıyor. Belediye, siyasi görüşüne bakmaksızın, dünya görüşüne bakmaksızın bu insanların tamamına hizmet ediyor, etmek zorunda. Bu insanların kendilerine ait gazeteleri, kendilerine ait işleri, kendilerine ait dünyaları var. Belediyeyle ilgili duyurular, reklamlar, bu insanların da gazetelerinde yayınlanarak bir şekilde kendilerine ulaşması gerek.

Adalet için, hakkaniyet için bunun yapılması lazım....

Önceki ve Sonraki Yazılar