Dr.Mehmet BOZKURT

Dr.Mehmet BOZKURT

İKİ ZOR ÖLÜM HİKAYESİ

Kıymetli okuyucular bugün sizlere iki vefat olayından bahsetmek istiyorum. Kitap okumakla ilgili ilk yazıdan sonra ölüm hakkında yazmak doğrusu hoş bir şey değil. Ama güncel bir gerçek olduğu için bu konuyu işlemiş oldum. Allah akıbetimizi hayretsin ölümümüzün de Mevlana Celalettin Hazretlerinin

İfadesiyle düğün gecesi gibi olmasını nasibetsin ve güzel bir şekilde emanetini alarak huzuruna kabul etsin.

Anlatacağım iki olay ikisi de zor ama ikincisi daha zor.  Birinci vefat olayı İstanbulda iken Zeytinburnunda çalıştığım özel hastanede çalışan Nazmiye Hanımın kızı Burçinin ölümüdür. Biz İstanbuldan ayrıldıktan sonra Ramazan Bayramının birinci gününde yani 2009 Ramazanında 14 yaşındaki bu kızımız balkondan nasıl olduysa düşerek ölüyor. Bütün Ramazan orucunu tutmuş, annesi çalışan hanım olduğu için evin bayram temizliğini yapmış ve bayramda bu şekilde bir ecelle çocuk yaşta     irtihal ediyor. Tabii anne ve babanın ve ondan küçük erkek kardeşinin içine düştüğü durumu anlatmak kabil değil. Taziyede bulunmak mümkün değil, hepside  özel bir hastanede psikiyatride müşahede altında ve ziyaretçi kabul edilmiyor. Allah vermesin anne ve baba için çok zor bir durum. Aradan 5-6 ay geçtikten sonra yavaş yavaş anne kendine gelmeye başlıyor ve eşime söylediğine göre vaktiyle vermiş olduğum Hasan Tahsin Feyizli Hocamızın Kuranı Kerim mealini okumaya başlayınca manevi  teselli buluyor. Bugün için facebookta hep din ve maneviyatla ilgili Peygamberimizle ilgili dosyaları iletileri paylaştığını görüyorum. Evladının ölümünden sonra din ve maneviyata sarılarak Allahın takdirine sabretmeye çalışıyor.  Bir anne olarak 14 yaşında bir evladını kaybetmek Allah CC nın takdirine razı olmak gerçekten zor bir durum. Geçenlerde yine facebookta evlat acısı ile yazdığı bir yazıyı görünce ben de Cenabı Hakk’ın ‘’ Ben malına canına veya evladına bir bela musibet veririm de kim sabrederse ben onun hesap günü defterini açmaya haya ederim (yani doğrudan cennete gider) ‘’ hadisi kudsisini yazarak bu acısına karşılık müjdeli bir haberle teselli etmeye çalıştım.

İkinci hadise daha yeni (bu Ekim ayının ilk haftasında) yine aynı hastanede çalıştığım son zamanlarda tanıdığım bembeyaz forma ve başörtüsü ile dikkatimi çeken benim hemşire zannettiğim fakat anestesi teknisyeni olarak çalışan Nazlı Hanımdı. Facebookta birçok genç gibi aşk ve sevgi üzerine yazılar paylaşıyordu.   Doğum günü 1 Nisandı ve ben bana Nisan 1 yapmayasın dediğimde de hocam gerçekten 1 Nisanda doğdum demişti. Bu kızımız baktım facebookta başı açık resimler koymuş ve tesettürlü resimlerini kaldırmış. Arkadaşlarının ifadesine göre dekolte giyinmeye başlamış. Neden açıldın diye sorunca sadece açıldım diye cevap vermiş. Bir gönül ilişkisi olduğu da belli idi. Fakat daha üzücü olan husus babası tarafından evden kovulmuş ve bir aydır da evine uğramıyor hastanede kalıyormuş. Geçen gün facebookta intihar ederek ölümünü duyunca şok oldum. Doğrusu ölümünden çok bu şekilde ölümüne çok üzüldüğümü itiraf etmeliyim. Tanıyan bütün arkadaşları da çok üzüldüler. Bilgi almak için görüştüğüm radyoloji teknisyeni hanım da ‘’Hocam dedi burada tartışıyoruz. İntihar edenler cehenneme gidecek diye biliyorum öylemi ‘’ diye bana sordu. Ben de evet dedim. Yalnız iç alemini bilemeyiz Allah bilir dedim. Vakıf Gurabada iken tanıdığım bir hastamız vardı. Akciğer kanseri olan hastamızın beyin metastazı ortaya çıkmıştı. Hastamız intihar ederek ölmüştü. Hekim olarak intiharında metastazın rolü olduğunu düşünüyorum. Bu nedenle böyle durumlarda zannım odur ki Cenabı Hak affeder. Allah kulunu ister affeder ister affetmez buna bizim müdahale etme şansımız yok. Ancak sevdiğimiz birisi için af ve mağfireti için dua edebiliriz. Peygamberler de yakınları için dua ettiler.

Yalnız şu var intihar eden cehennemliktir ama ebedi cehennemde kalacak diye bir durum yok.  Hoş herkes cehenneme gidecek ve günahı kadar cezasını çekecek ve sonra cennete gidecek. Kalbinde zerre iman olan temelli cehennemde kalmayacak ve sonunda cennete gidecek. Ancak Allaha inanmayanlar ve inanmış görünüp de inanmayanlar (yani münafıklar) ebedi olarak cehenneme gidecek.  Bu konuda fıkhi bilgilerimiz böyle. Ama dediğimiz gibi her şeyin doğrusunu Allah bilir. Buradan muhakkak çıkacak dersler vardır.  Gönlümüz arzumuz duamız Allah CC Nazlının taksiratını affetsin, mekanını cennet eylesin demektir. Burçin kızımızın masum ve cennetlik olduğuna inanıyoruz; Allah her ikisinin de ana ve babasına sabrı cemil versin.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum