Bizden öncekiler bize ne diyorsa biz de...

Taekwondo kuşaklarından bahsetmiyoruz elbette ki beyaz, sarı, yeşil, mavi, kırmızı, siyah kuşak diye son bulur. Bizim kuşağımız hangisi acaba? Renkler ve taekwondo da yer alan anlamlarını düşündük mü? Kim hangi rengin insanı kim bilir.

Biz matematikte de karşımıza çıkan X-Y-Z kuşaklarından bahsedelim. Kuşak çatışması diye adlandırdığımız sorunlar birkaç senedir gün yüzünde tartışılıyor. Dünya şu an Z kuşağı diye adlandırdığımız kuşağın peşinde hadi biraz bu kuşaklar kimleri kapsıyor,  kimler bu kuşaktan inceleyelim.

X Kuşağı(Nesli) diye adlandırdığımız kuşak, 1965-1979 arası doğan kişileri kapsar. En yaşlı kesim 56 yaşında olurken, en genci 42 yaşındadır. Bu kesimdeki kimseler için uyum ön plandadır. Çalışma hayatı ve aile içi uyumdan söz edilir. Zorunluluklara boyun eğen bir nesildir.

Y Kuşağı(Nesli), 1980-1999 arası doğan kişileri kapsar. En yaşlı kesim 41 yaş, en genç 22 yaşındadır. Kuşak çatışmasının en derin hissedildiği çağ diye adlandırırdık bir zamanlar ki Z kuşağı esip kavurmadan..

Bağımsızlığı seven, özgürlüklerini düşkün dayatmaktan haz almayan nesildir. Şöyle çevrenize göz gezdirin kim ne kuşağı zaten algılarsınız. Zorlamaya gerek yok.

Z Kuşağı(Nesli), 1996-2010 arası doğan kişileri kapsar. En yaşlısı 25, en genci 11 yaşındadır. Umut dünyası bizimkisi her gelecek nesilden çok şey beklemek gibi ne veriyoruz ne alacağız demenizi beklerim.

Bu son satırdan sonra kendi yorumlarıma geldiğime çok şükür diyorum. Bunları okurken acaba ben hangi neslin ebeveyni olacağım. Başımıza neler gelecek gibi düşündüm durdum. Acaba dedim gökyüzünde uçan otobüsleri görecek miyim, sokakta evde robot köpek, kedi ve insanla karşılaşacak mıyım diye düşündüm açıkçası.

Bu kuşak bitmiyor Alfa- Beta diye devam edip duruyor.

Ben bu gençlere ne veriyoruz ki neyi alacağız derdindeyim. Onlardan çok şey beklemek için onlara dolu dolu vermek gerek. Bilgi zehirlenmesine yakalanan gençler mi, ahlak çökmesinden kokuşmuş çocuklardan mı bahsedeyim. Soruyorum nerden bahsedelim?

Çağdaşlık çatısı altında ahlakın yok olduğunu seyretmek acı veriyor insana. Sokak ortasında üniformalı lise öğrencilerinin öpüşmelerine şahit olan 7 yaşında ki çocuğuma bu görüntünün dostane şekilde öpüşmeler bunlar mı demeliyim, yoksa ahlaksızlığın sokak ortasında ki sahnesinden bir kesit yavrum mu demeliyim?

Nüfusun sözde %89’u Müslüman olan bir ülkede yaşıyoruz ve abdest nasıl alınır diye soran muhabire abdest almayı tarif edemeyen nesillere şahit oldukça bitiyorum. Yer yarılsa da içine girsem dediğim nesile %70’lik nesil hayran hayran bakıyor. Bu nesilde umut ve bu nesilde çok iş var diye biliyor.

Teknoloji ve dünyasının evrenselliği kapitalist sistemin kendi çapında oynadığı çarka baktığım zaman. Gerçekten bu sistem çok güzel işliyor. 7 kıtada gerçekleşen ekonomik, siyasi dalgalanmalar birkaç ülkenin çatısı altında tüm dünyayı etkiliyor. Dünya ya gelmiş geçmiş tüm peygamberler bu kuşak çatışmalarına şahit oldu. Kendilerinden bir önceki nesil ve kendileriyle yaşıt olan nesil tarafından dışlandılar, aşağılandılar birçok basit oyunlara maruz kalmadılar mı? O zaman bizler neden bu kuşaklara takıldık kaldık ki!

Asla umudu kesmiyorum hatta şunu diyorum bizlerden sonra gelecek tüm nesil bizlerden daha iyisidir. Çünkü bir sonraki neslin yaptıklarını yapmaz, eksikliklerini görür en iyisini yapma düşüncesi barınmalıdır beyinlerinde. Tek bir sorun var bu nesilleri iyi yetiştirme gayesi güdülmelidir. Göz göre göre onları ateşe atmamak duası ile diyorum.

Sizler, kaç kuşak bıraktınız arkanıza vesselam…