Sen Önce 64 Şehidin Hesabını Ver

Sen Önce 64 Şehidin Hesabını Ver

YAŞ'ta terfi alamadığı için AYİM'e giden Tümgeneral Gürbüz Kaya!.. Sen önce "Çukurca katliamı"nın, sonra "Çoban sandık" skandalının, ardından da 64 şehidimizin hesabını ver

 

Bülent Korucu / Zaman

Terfi yetmez madalya da verilsin!
 
 
Tarih 27 Mayıs 2009, Çukurca'da patlayan bir mayın 7 askerimizi şehit ediyor. Genelkurmay Başkanlığı'nın internet sitesinde ve bilahare haftalık basın bilgilendirme toplantısında mayının PKK tarafından döşendiği açıklanıyor.

Yaklaşık bir ay sonra internete düşen bir ses kaydı, bunun tam aksini söylüyor. Hem de en yetkili ağızlardan. Bölgenin Tümen Komutanı Tümgeneral Gürbüz Kaya, Tugay Komutanı Zeki Es'le konuşurken aslından mayını PKK'nın değil, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin döşediği ortaya çıkıyor. Allah var, Tuğgeneral Es, üzgün görünüyor. İsterse komutanını zor durumda bırakmış olmaktan dolayı bile olsa... Tümgeneral Kaya ise, "olur böyle vakalar" nevinden cümleler kurarak onu teselli ediyor. Ses kaydını duyan şehit ailelerinin suç duyurusu üzerine sivil savcılık soruşturma başlatıyor ve iddiaları doğrulayan bulgulara ulaşıyor. Ancak askerî savcılığın görev alanına giren bir konu olduğu için dosyayı Genelkurmay'a gönderiyor. Aradan tam 10 ay geçmiştir. Genelkurmay İkinci Başkanı Orgeneral Aslan Güner, 10 Nisan 2010 günü olayı doğruluyor. Güner, birilerini suçlu ya da suçsuz ilan etmek için henüz erken olduğunu, askerî savcılığın en kısa sürede soruşturmayı neticelendireceğini belirtiyor. Ailelerin acısını anladığını eklemeyi de ihmal etmeyerek Güner şu iddialı cümleleri de kuruyor: "Askerî savcılıklar, gece yaşanmış bir hadisenin üzerine emir beklemeden ve gün ışımadan gitmeye başlar." Org. Güner'in açıklamasının üzerinden tam altı ay geçiyor ve hâlâ ortada soruşturmanın sonucu yok.

Bu arada başka şeyler daha oluyor. Kaya'nın görev yaptığı bölgede başka şüpheli saldırılar yaşanıyor. Hantepe, Gediktepe saldırıları yine tartışma doğuruyor, daha öncesinde Aktütün var. Başbakan'a brifing verirken teröristleri termal kameralarda gördüklerini ama çoban zannettiklerini söylüyor, Kaya. Normal bir ülkede bunlar kesin başarısızlıklar olarak kişinin siciline işler ve askerlik hayatı biter. Bizde ise tam tersi oluyor. Gürbüz Kaya gibiler terfi ve takdir bekliyor.

Kaya, Türkiye gündeminin değişmez maddelerinden biri olmaya devam ediyor. Balyoz darbe soruşturmasında kabul edilen iddianamede adı geçiyor. Yani Türkiye Cumhuriyeti hükümetini silah zoruyla devirmeye kalkışma davasının resmen sanığı. Kanunlar bu konumdaki kişilerin terfi alamayacağını emrediyor. Yine normal bir ülkede bu kişilerin açığa alınması gerekiyor. Yine tam tersine Kayagiller son Yüksek Askerî Şûra'da terfi alamadıkları için Askerî Yüksek İdare Mahkemesi'ne gidiyorlar ve yürütmeyi durdurma kararı çıkarttırıyorlar. AYİM'in kararı YAŞ'ı yargı denetimi dışında tutan anayasa hükmünün çok açık ihlali. Kafanız karışmasın, son değişiklikte sadece ihraç kararları yargı denetimine açıldı. Tayin ve terfiler hâlâ kapalı. Balyoz davasında haklarında yakalama emri verilmişti, bu kaldırıldı. Sanki beraat etmişler gibi muamele görmek istiyorlar ve AYİM öyle muamele ediyor. Aslan Güner'in 'çok kısa sürede tamamlanacak' dediği Çukurca soruşturmasından neden tık yok? Sakın o da Gürbüz Paşa'mızın terfisini bekliyor olmasın?

Gürbüz Kaya terfi alırsa bence bununla yetinilmemeli, kendilerine madalya da takdim edilmeli. Törene de onun döneminde şehit olan 64 askerin aileleri çağırılmalı. Hatta ailelere dağıtılmış madalya ve beratlar toplanarak kendisine bir buket şeklinde sunulmalı. Böyle bir tören olur mu bilmiyorum. Ama ben şehit ailesi olsam berat ve madalyaları APS ile General Kaya'ya gönderirdim.  
 
Tarih 27 Mayıs 2009, Çukurca'da patlayan bir mayın 7 askerimizi şehit ediyor. Genelkurmay Başkanlığı'nın internet sitesinde ve bilahare haftalık basın bilgilendirme toplantısında mayının PKK tarafından döşendiği açıklanıyor.

Yaklaşık bir ay sonra internete düşen bir ses kaydı, bunun tam aksini söylüyor. Hem de en yetkili ağızlardan. Bölgenin Tümen Komutanı Tümgeneral Gürbüz Kaya, Tugay Komutanı Zeki Es'le konuşurken aslından mayını PKK'nın değil, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin döşediği ortaya çıkıyor. Allah var, Tuğgeneral Es, üzgün görünüyor. İsterse komutanını zor durumda bırakmış olmaktan dolayı bile olsa... Tümgeneral Kaya ise, "olur böyle vakalar" nevinden cümleler kurarak onu teselli ediyor. Ses kaydını duyan şehit ailelerinin suç duyurusu üzerine sivil savcılık soruşturma başlatıyor ve iddiaları doğrulayan bulgulara ulaşıyor. Ancak askerî savcılığın görev alanına giren bir konu olduğu için dosyayı Genelkurmay'a gönderiyor. Aradan tam 10 ay geçmiştir. Genelkurmay İkinci Başkanı Orgeneral Aslan Güner, 10 Nisan 2010 günü olayı doğruluyor. Güner, birilerini suçlu ya da suçsuz ilan etmek için henüz erken olduğunu, askerî savcılığın en kısa sürede soruşturmayı neticelendireceğini belirtiyor. Ailelerin acısını anladığını eklemeyi de ihmal etmeyerek Güner şu iddialı cümleleri de kuruyor: "Askerî savcılıklar, gece yaşanmış bir hadisenin üzerine emir beklemeden ve gün ışımadan gitmeye başlar." Org. Güner'in açıklamasının üzerinden tam altı ay geçiyor ve hâlâ ortada soruşturmanın sonucu yok.

Bu arada başka şeyler daha oluyor. Kaya'nın görev yaptığı bölgede başka şüpheli saldırılar yaşanıyor. Hantepe, Gediktepe saldırıları yine tartışma doğuruyor, daha öncesinde Aktütün var. Başbakan'a brifing verirken teröristleri termal kameralarda gördüklerini ama çoban zannettiklerini söylüyor, Kaya. Normal bir ülkede bunlar kesin başarısızlıklar olarak kişinin siciline işler ve askerlik hayatı biter. Bizde ise tam tersi oluyor. Gürbüz Kaya gibiler terfi ve takdir bekliyor.

Kaya, Türkiye gündeminin değişmez maddelerinden biri olmaya devam ediyor. Balyoz darbe soruşturmasında kabul edilen iddianamede adı geçiyor. Yani Türkiye Cumhuriyeti hükümetini silah zoruyla devirmeye kalkışma davasının resmen sanığı. Kanunlar bu konumdaki kişilerin terfi alamayacağını emrediyor. Yine normal bir ülkede bu kişilerin açığa alınması gerekiyor. Yine tam tersine Kayagiller son Yüksek Askerî Şûra'da terfi alamadıkları için Askerî Yüksek İdare Mahkemesi'ne gidiyorlar ve yürütmeyi durdurma kararı çıkarttırıyorlar. AYİM'in kararı YAŞ'ı yargı denetimi dışında tutan anayasa hükmünün çok açık ihlali. Kafanız karışmasın, son değişiklikte sadece ihraç kararları yargı denetimine açıldı. Tayin ve terfiler hâlâ kapalı. Balyoz davasında haklarında yakalama emri verilmişti, bu kaldırıldı. Sanki beraat etmişler gibi muamele görmek istiyorlar ve AYİM öyle muamele ediyor. Aslan Güner'in 'çok kısa sürede tamamlanacak' dediği Çukurca soruşturmasından neden tık yok? Sakın o da Gürbüz Paşa'mızın terfisini bekliyor olmasın?

Gürbüz Kaya terfi alırsa bence bununla yetinilmemeli, kendilerine madalya da takdim edilmeli. Törene de onun döneminde şehit olan 64 askerin aileleri çağırılmalı. Hatta ailelere dağıtılmış madalya ve beratlar toplanarak kendisine bir buket şeklinde sunulmalı. Böyle bir tören olur mu bilmiyorum. Ama ben şehit ailesi olsam berat ve madalyaları APS ile General Kaya'ya gönderirdim.
 

Etiketler :