Hamit SEVEN
“4688’le bu kadar!...”
Toplu görüşmelerde 9 yılın en iyi mutabakatını sağladık!…”
“
Aynen katılıyorum!…
*
2001 yılında başlayan ve “senaryosu” hükümet tarafından yazılıp redakte edilmiş “toplu görüşmeler” “filmi”, yine hükümetin “rejisörlüğünde” hiçbir değişikliğe uğramadan her yılın Ağustos ayının 15’inden 30 ‘una kadar “gösterime” girdi!…
Değişen iki şey oldu yalnızca...
Biri “yılları”, diğeri ise, “Kamu İşveren Kurulu”’na “Hükümet” adına başkanlık eden yetkili “Bakanları”…
*
“Sendikalar”, her yıl aynı şeyleri “söyledi”, “yaptı!”…
“Hükümet”, her yıl aynı şekilde “poz” verdi, bildiğini “okudu!”…
“Medya”, her yıl aynı şeyleri “yazdı”, “fotoğrafladı!”…
Katılmayarak, “masadan kaçtılar!” yorumlarına neden olan bazılarına ise daha başından, “Efendim, masayı içeriye girdikten sonra mı, yoksa girmeden mi terk edeceksiniz?” diye sordu, “gazeteciler!...”
“Memurlar”, her yıl aynı şeyleri “dinledi”, “gördü!”…
Bazıları ise, “Her yıl aynı hikâye!” dedi “mikrofonlara”…
Ve hep, her yıl olduğu gibi, sonunda “aynı şeyler” oldu!…
*
Şimdi “TBMM Başkanı” olan, dönemin Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı “Mehmet Ali Şahin”’in başkanlığındaki 2006 yılı toplu görüşmeleriyle birlikte “içinden” takip ettiğim için söylüyorum bunları!...
Hatta bir keresinde, görüşmelerin tam ortasında, “Adalet Bakanı” olarak yeni kabinede yer aldığını haber “alıralmaz”, “masayı” “alelacele” “selefi” Bakan “Murat Başesgioğlu”’na adeta “terkederek”, yeni “koltuğuna” “koşaradım” gitmesi, o dönem toplu görüşmelere katılanlar tarafından “unutulmamıştır”!..
*
Sonra, 2007 yine “Mehmet Ali Şahin” dönemi…
2008 yılı “Murat Başesgioğlu”…
2009 ve 2010 yılı olarak iki dönemdir de “Hayati Yazıcı”’nın yönetimindeki toplu görüşmeleri yaşadık en son…
*
2001-2009 yılları arasında çoğu zaman ve “uzlaşmazlık” ve “hayal kırıklığı” ile biten görüşmeler hatırlandığında, kuşkusuz 2010 yılı görüşmeleri, sonuçlanan, “yüzde 4+4 artı 80 TL ek ödeme, 20+20 aile ödeneği, 45 TL toplu görüşme primi” ile “9 yılın en iyi mutabakatı” “iddiasını”, pekala doğrulayabilir…
*
Gecenin sabaha göz kırptığı saatlerde kameralara, “Çerçevesini 4688 Sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları Yasası’nın belirlediği toplu görüşmelerle ancak bu kadar” diyen Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu, “Kamu İşveren Kurulu ile sağladığımız mutabakatla birlikte 2010 yılı toplu görüşmeleri tamamlanmıştır. Her zaman ifade ettiğimiz gibi “masa sorunlu değil, yasa sorunlu” dedik ve bu yasayla bu masadan, bu zamana kadar sağlanan mutabakatların en iyisi diyebileceğimiz bir mutabakat sağlayarak ayrılıyoruz. Daha iyisi ancak toplu sözleşmeyle mümkün olacaktır. Dolayısıyla artık bundan sonra toplu görüşme değil, toplu sözleşme yapmak istiyoruz” sözleriyle, “yakıcı” “bir gerçeği” “ifşa” ve “itiraf” ediyor!…
*
Ve işte bu yüzden, “Uzlaştırma Kurulu” kararlarının “tavsiye” niteliği taşıdığı ve “Başbakanların” iki dudağının arasından dökülen “son sözlerin” “Bakanlar Kurulu”nda “onaylandığı” “toplu görüşmeler”, “kimin, kimle, ne için, neyi, nasıl” görüştüğünün, dünyada başka bir örneği olmayan, bürokrasimizin kamu çalışanlarının “emek mücadeleleri” karşısında, “zekice” “geliştirdiği” ve siyasi irade tarafından da öteden beri kabul gördüğü en çarpıcı “kurnazlığıdır” ve bu ancak “bize özgü” yaman bir “çelişkidir” “nitelemesi”, “vicdanın dile gelmesi” “halidir!”…
Ve evet, 12 Eylül’de referandumla oylanacak “Anayasa değişikliği paketi” ndeki memurlara “toplu sözleşme” hakkının yer alması, belki bir başlangıç olarak işte bu yüzden “memurlar” ve “sendikalar” açısından önemli!...
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.