Ahmet Müfit KUTLU

Ahmet Müfit KUTLU

Bana “Misyoner” Demiş Bir Genç

Bana “Misyoner” Demiş Bir Genç

 

 

 

Bana misyoner demiş bir genç .

“Ne demek ?” diye düşündüm.

Misyonerlik kelimesi hıristiyanlar için söylenen bir kelime.

Biraz yadırgadım.

Sonra dedim ki ; " Bu kelime "hizmet adamı" anlamına gelir ."

Hıristiyan din adamları için söylenmiş olsa da eğer içinde "hizmet" varsa, ben kendi dinim için kabul ettim

 

"Kemalizm karşıtısın" demiş.

 

Ben hiç bir "izm"e inanmadım ki karşıtı olayım .

 

İslamiyet bütün "izm"leri Allah`ın emrettiği dozajda içinde bulunduran harika bir yaşam şeklidir .

 

Genç ; " Senin yazdığın makale değil "demiş.

"Allah ,Allah "dedim , makale nasıl yazılırmış ki ?

Demek ki gazetelerde,sitelerde yıllardan beri yayınlanan binlerce yazım "makale" değilmiş diye hayıflanacaktım ki toparlandım .Ne maksatla yazı yazmakta olduğumu düşündüm.

 

Şekspir `Tiyatro bir amaca hizmet ediyorsa tiyatrodur ` demiş .

 Demek ki herşeyin başında "amaç" var , "misyon" var . Mesaj verebildiysem eğer, yazım makale olsa ne olur, olmasa ne olur .

 

“Kusurum bu olsun” dedim .

 

“Bu genç benim kusurumu yazmış ; eğer diğer kusurlarımı bilseydi onları da yazması hakkıdır” diye teselli buldum .

 

Yazımı çirkin bulmuş .

 Ne diyeyim . Herkes başka bir ayna kullanıyor .

Kimi konkav, kimi konveks, kimi düz ..

 

Odalar dolusu kitabı varmış gencin .

 Beni edebe davet ediyor. Edepsizlik yapmadım ki davete uyayım.

Ben zaten o edep mektebinin en arka sıralarında oturan sadık  bir öğrencisiyim .

 Yalan yazmadım , iftira atmadım Çanakkale’deki düşmanlarımızı öven önderi için .

 Belki biraz duygusal yazdım ama “düşman askerlerini dost göstermesini” kabul edemedim. Uygun bir üslupla tenkit ettim .

Peygamberime küfredene, dinime saygısızlık yapana, “ atam” diyemedim . .

 

Zeki bir genç .

 Sevdiği için her şeyi yapacak ideallerle dolu yüreği; vatan sevgisiyle dolu .

 

Söylemleri, de eylemleri gibi samimi ve coşkulu .

 

 

Sevdiği için neler yapmaz ki öyle bir insan .

 O da öyle .. Sevdiğinin en küçük kusurunu bile başkasının söylemesine tahammülü yok .. Öyle içten bir sevgi ve bağlanmış ..

 

Aynen (selam olsun ona ) benim  MUHAMMED'i sevdiğim gibi o da  önderini seviyor . Çünkü o kitaplar ve o okullar ona o sevgiyi aşılamış. Sadece gerçekleri anlatan başka kitapları okumaya fırsat bulamamış .

 

Dünyada en çok sevilen ve sevilmeye layık olan kişi, ona tanıtılmamış . Tanımadığı için bilmiyor ve gönül tahtına sadece kendi sevdiğini oturtuyor . Değil laf söylemek , kaşını eğenleri bile affetmiyor .

 

Delikanlı haklı .

İnsan sevdiğine laf söyletmez . Onu tebrik ediyorum .

 

Eğerbilmiş olsaydı muhakkak o da en güzel insanı  tanır ve severdi .

 

Bir sevgilinin emrine uymayı `şeriat özlemcisi` olarak değerlendirmezdi .

 Ben kendince yaptığı bu hakareti, “hakaret” olarak kabul etmedim sadece şeriatın “İSLAM” olduğunu  bilmeden söylediği için üzüldüm .

 

Sonra şeytan beni dürttü :

 " Biliyorsun `Kişi sevdiğiyle beraberdir` hadisi var ; bu genç için `Öteki dünyada da Allah seni o sevdiğinle beraber etsin` diye beddua eder misin ? "

 

"Edemem" dedim ; her şeyin doğrusunu Allah bilir ..Ben kendi hükmümce  kıyamam o gence .

 

Çünkü o zeki genç araştırıyor ve okuyor .

 Doğruyu, güzeli er veya geç Allah`ın izniyle bulacaktır .

 

"Benim duam böyle . Çekil başımdan  kovulası Şeytan !" dedim .  

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
2 Yorum