Bugün Aşura Her Yer Kerbela

Aşura denmez de Aşure Günü denirdi, güzel güzel aşureler pişirilir dağıtılırdı kolu komşuya. Mübarek günmüş, aşure yapıp dağıtmakta sevapmış bu gün.

Bizlerde İslami bir gelenek sayar ve riayet etmeye çalışırdık. Çünkü rivayete göre Hz Âdem’in (a.s) tövbesinin kabul edilişinden, Yunus Peygamberin (a.s)  balığın karnından çıkışına dek bir çok olay bu gün gerçekleşmiş ve nihayet Nuh peygamber (a.s) gemi karaya oturduğu bu gün aşure yemeği yapmış ve yemiş.

Tabi tüm bu rivayetler, İslami hassasiyetlerimiz içerisinde önemli olayların yaşandığı bir güne geliyor; yani bize öğretilen Aşure Günü’ne. Aşura Günü, Aşure yemeği yapılan gün olmuştur yani.

Gelin görün ki bir kısmı Kur’an’da anlatılan ve İslam literatüründe önemli yere sahip tüm bu tarihsel olayların Aşura Günü’ne denk geldiğine dair önemli ve ciddi bir kaynak yok. Ama kesin olan bir şey var ki o da; Kelime manası itibariyle Onuncu gün demek olan Aşura gününde Hz. Peygamber’in (s.a.a) Rayihası, Cenabı Fatıma’nın (a.s) biricik yavrusu, Cennet gençlerin efendisi İmam Hüseyin’in (a.s) Kerbela’da katledilişidir.

O Hüseyin ki (a.s), doğduğu zaman, Cebrail (a.s)  gelip "Ya Muhammed! Rabbin sana selâm söylüyor. Oğluna, şu Harun'un oğlunun ismini koy diyor" diyerek, bizzat Allah (CC) tarafındın isimlendirilmiş, Hz Peygamber’de (s.a.a)  “Hüseyin benden, ben Hüseyin'denim, Allahü teâlâ Hüseyin'i seveni sever” diyerek onların; yani Hz. Hasan ve Hz Hüseyin’in (a.s) “cennet gençlerinin efendileri” olduğunu buyurmuşlardır.

Kur’an’ın  “Kevser” dediği Resulullah’ın (s.a.a)  “Ey Fatıma! Allah’a and olsun ki senin ağlamandan dolayı, Allah’ın arşı ve onun etrafındaki melekler, gökler ve yerler ve onlarda olan her şey ağlayacaktır.” dediği Cenabı Fatıma’nın (a.s) biricik Yavrusu Hüseyin (a.s) Aşura Günü’nde katledildi.

Sadece Hüseyin(a.s)  mi?  Hz. Peygamber’e (s.a.a)çok benzeyen savaş meydanında cesedi parça parça edilen Ali Ekber, daha kundakta boynundan okla şehit edilen Ali Esger, Fırat’ın kenarına ulaşıp ta susuzluktan kurumuş dudaklarına bir yudum suyu çok gören ve “Ey nefis! Hüseyin’den (a.s) sonra hayatta olup olmaman fark etmez, Hüseyin (a.s) şahadete doğru giderken sen ırmağın soğuk suyunu mu içmek istersin?” diyerek su doldurduğu tulumu ulaştıramadan şahadete ulaşan Hüseyin’in (a.s) Sancaktarı Abbas ve daha niceleri Kerbala’nın cehennemi sıcağında bir yudum suya hasret katledildiler.

Kardeşi İmam Hasan’ın(a.s)  emaneti daha Onüçünde ki Kasım’ın savaş meydanında kafasına aldığı kılıç darbesinden sonra amcası Hüseyin’den (a.s) yardım istediği ve İmam’ın (a.s) yetişene kadar ruhunu teslim eden kasımın mübarek cesedini kucağına alarak gözyaşları içerisinde “Seni öldüren kavim Allah’ın rahmetinden uzak olsun. Kıyamet gününde senin hakkında onların hasmı, ceddin Resulullah ve baban Emir’ul Mü'minin’dir. Allah’a andolsun ki sen amcanı yardıma çağırdığın da sana cevap verememesi veya cevabının bir faydası olmaması amcana çok çetindir. Vallahi bu ses öyle bir kimsenin sesi ki zulümle öldürenleri çok, yardımcıları ise azdır.” deyişi tüm Müslüman ümmetinin feryadı değil de nedir?

Nakledilir ki, “bir gün Resulullah (s.a.a) Hüseyin'i düzleri üzerine oturtmuştur; o sırada Cebrail gelerek, "Bu senin mi oğlun?" dedi. Resulullah (s.a.a), "Evet" cevabını verdi. Cebrail, "Senden sonra ümmetin onu öldürecektir" dedi; bunun üzerine o hazret ağladı. Cebrail, "İstersen onu öldürecekleri toprağı sana gösteririm" dedi. O hazret, "Evet" dedi. Daha sonra Cebrail Taff topraklarından bir toprak gösterdi.”

O gün Ehli Beyt, mazlumdu, garipti ve olabildiğince yalnızdı. Zalim, güçlü ve kudretliydi, Kılıç olabildiğince kan akıttı, Kerbela toprağı kana doydu ve o kan Resulullah’ın (s.a.a) Ehli Beyt’inin kanıydı. O gün Aşura Günüydü.

*Bu gün (16 Aralık 2010) Aşura Günü, yani Muharremin On'u. Hz. Peygamber'in (s.a.a) Rayihası, Cenab'ı Fatıma'nın biricik yavrusu, Cennet Gençlerinin Efendisi İmam Hüseyin'in Peygamber ailesiyle beraber bir yudum suya hasret Kerbela'da ki şahadetinin yıl dönümü.

İsteyen Aşure'sini pişirir afiyetle yer, İsteyende Peygamber Efendimizin (s.a.a) Kerbala olayı haber verilince döktüğü gözyaşlarına eşlik eder.

e-mail:  trntoprak@hotmail.com

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.