Cemaat, Ak Parti ve Vicdan Arasında Sıkışan Üslup

Malum metal fırtına koptu kopalı ne desek boş ve faydasız. Artı, artık ne desek tarafigiriz! Karşılıklı öfkemiz bizleri adalet duygusundan kopartalı çok oldu!

Tabi yazık oldu.

Köşe yazısı yazmaya başlayalı yaklaşık 160 yazı kaleme almışım.

Bu yazıların bazıları iktidar sahiplerini rahatsız etti ve tasvip etmediğim şeyler oldu. Ama tüm yürek burkukluğuma rağmen milli iradenin tecelligâhı olduğunu düşündüğüm Ak Parti ve onun liderine karşı en ufak bir kırgınlığım olmadı. Olamazda...

Herkese ve her müslümana hüsnü zanla yaklaşmak çok şükür karakterimizin bir parçası olduğundan Fethullah Gülen Cemaati’ne bakışımızda böyleydi...

Hala da böyledir.

Evvelce yazdığımız yazılarda, cemaatin hakkını hukukunu korumaya o kadar çok çalıştık ki, bu yüzden yemediğimiz küfür kalmadı ve hiçbir bağlantımız olmamasına rağmen ‘F Tipi’ olmakla itham edildik.

Buna ne şaşırdım, ne de üzüldüm!

İfsad edilmiş zavallılardan başka ne beklenebilirdi ki! Herkes meşrebinin/kapasitesinin gereğini yapıyor ve ‘herkes yediği şeylerden ikram ediyordu.’

Böyle demişti Yavuz Padişah İsmail Şah’a.

Son kopan fırtına önceside de buna azami derecede dikkat ettiğimiz halde, cemaat mensubu arkadaşlarımız o kadar alınganlar ki!.. Dünya etraflarında dönüyor adeta. Pensilvanya’dan dananın kuyruğunu kopartıp, sonrada alemi üslup noktasında suçlamak hiç adil değil. Hele birde, kendi üsluplarına bakmayı bir becerebilseler ya.

Bir küçücük örnek:

'Hocaefendi Türkiye'ye neden gelmiyor diye soruyorlar. Münafıkların ülkesine neden gelsin? Yolsuzluklarla yaşayan sapık iktidarlara oy veren sapıkların ülkesine neden gelsin? Yolsuzlukları İsrail ve ABD bitirecekse, yaşasın İsrail, yaşasın ABD' (!!!)...Bahri Şenkal isimli Sızıntı yazarının yüreğinden sızan tweet..!

Cemaatin en tepesi değil mi bizleri üslup noktasında sükutu hayale uğratan? Gerisinin ne önemi var ki?

Bunların, Türkiye Cumhuriyeti’nin Başbakanına, çakal, Nemrut ve Ebu Cehil diyenleri de var ya... Neyse.

Yazdığımız şeylerde yalan ve iftira varsa kalemimi asmaya hazırım. Fethullah Gülen’e hakaret, öfke, kin duymuyorum. Allah kalpleri bilir biz bilemeyiz, sizde bilemezsiniz. Biz sadece yanlış yaptığını ve uluslararası bir komploya alet edildiğini söylüyoruz. Tabi hemen şamar hazır:

Sen kim oluyorsun ki...

Sen Hocaefendiden daha mı iyi biliyorsun?

Klas bir klasik tarafgirlik.

Zira, biz bu şartlanmışlıkları Milli Görüş yıllarımızdan iyi biliriz. Birde biz lisedeyken, dersi kaynatıp hocaları gaza getirmek için yüksek sesle, arkadaşlarımıza “Sen hocadan iyi mi biliyorsun?” derdik. Sonra arkadaşımız gaza gelen hocamızın bindiği dolmuştan payına düşen dayağı ziyadesiyle alırdı. Tuhaf ama bu dolmuşa binmeyi reddeden hocada çıkmazdı hiç.

Cemaat, tanrının yönteminin, tanrıya bisiklet için dua etmek olmadığını düşünüp bisikleti çalmayı tercih eden ve daha sonra, ‘tanrım beni affet’ diye dua etmeyi tercih eden Al Capone’nun çocukluğundaki ruh haliyle hareket ediyor.

Sonrada vay efendim, sen nasıl Hocaefendiyi/cemaati eleştirirsin.

Bal gibide eleştiririm.

Tıpkı, Tayyip Erdoğan’ı eleştirdiğim gibi. Tıpkı sizin onu eleştirdiğiniz gibi.

Siz eleştirilmez moduna soyununca, birilerinin size yönelen oklarının uçlarıda o zırhlarınızı delmek için sertleşiyor birazcık.

İnanın birazcık!

Siz ne hata yaptığınızı bu sürecin sonunda anlayacaksınız. Ama umarım, o gün, sizi ve bizi koruyacak bir Ak Parti iktidarını yıkmayı başaramamış olursunuz. Değilse Marx’ın dediği gibi; “İsyan günü ellerde taşınan bayrakla, zafer günü göndere çekilen bayrak aynı bayraklar olmayacaktır.” sonucuyla yüzyüze kalmanız mukadderattan başka bir şey değil.

Hoş görü ve sağduyusuyla nam salmış bir cemaatin bizlerden, yalın kılıç bu ülkenin hükümetine saldırılmasını koyun gibi izlememizi beklemesi, en hafif tabirle % 50’yi hiçe saymaktır.

‘Marmaray’ın adını Şah İsmail koyalım’ diyebilen bir profösörün hoş görüsünden, bizim gibi özbe öz Türk evlatlarına hiçbir pay ayrılmamasıda bir savrulma değil midir yani?

Şeffaf olmayan bir yapının şeffaflık adına bu ülkenin hükümetinin ve mega projeleri üstlenen müteahhitlerinin yakasına yapışıyor olması, Yassıada yargıcı Salim Başol’un Adnan Menderes’in ekonomi bakanı merhum Hasan Polatkan’a “Neden bu kadar şeker fabrikası yaptırdınız?” diye sorması kadar haincedir ve hukuksuzdur.

Bu topraklarda Roma ve Bizans tarihini çocuklarımıza okutmadıkça Bizans/İngiliz oyunlarını bir türlü kavrayamayacağız anlaşılan. Bizans yıkıldı ama anlaşılan toprağın altında kalan tohumlarını, takkeli arkeologlar hortlatmaktan vazgeçmeyecekler.

Amerika’dan bu ülkenin çocuklarına don biçmeye kalkanlara, bizde Amerika’dan, İslamın gür sesi şehit Malcolm X’in gök kubbeyi delen haykırışıyla cevap verelim. “İnsanı bir Müslüman'a karşı ancak gene başka bir Müslüman koruyabilir, ya da hiç değilse Müslümanlar tarafından eğitilmiş ve onların taktiklerini bilen birisi.”

Lütfen herkes payına düşeni eksiksiz alsın.

Biz kendi payımıza, bu ülkenin seçilmiş başbakanının korunması gerektiğini düşünüyoruz ve buna çalışıyoruz. Tıpkı şefaatinize mazhar olmuş Bülent Ecevit gibi! Tıpkı burnu kırılan Mesut Yılmaz gibi. Kumarhanede bile olsa bir başbakanın yumruklanması bizim canımızı yakar.

“Hayatımın erken dönemlerinde öğrendim ki eğer bir şeyi istiyorsan, biraz gürültü yapsan iyi olur. Kimse sana özgürlüğünü vermez... Kimse sana eşitliğiadaleti ve başka hiçbir şeyi vermez. Eğer gerçekten adamsan, bunları kendin alırsın!”

İşte bu gürültüyü tüm mazlumlar adına yapan ve bunun için sarsılmaz sağlam iradesiyle, tüm dünyaya adamlık dersi veren Tayyip Erdoğan’ın tarifini yapan Malcolm X, Özgürlük savunmasındaki güç, zorbalık ve zulüm namına kullanılan güçten büyüktür. Çünkü gerçek güç, bizim aksiyon, ‘uzlaşmaz aksiyon’üreten inancımızdan gelir.”demektedir.

Yer yüzündeki bütün mazlumların idolünü indirmeye çalışanlar, umarım bir gün “Tayyip Erdoğan’ın Maneviyatından İstimdat” şiirini yazmak zorunda kalmazlar.

“Bütün uyuyanları uyandırmaya bir tek uyanık yeter.”  diyen okyonus ötesindeki Malcol X’ten, okyanus ötesinde yaşayan ve takiyyeyi kendilerine tarz edinenlerin öğreneceği çok şey olmalı.

 

E mail:   akpinartahsin@hotmail.com

Twitter: @akpinartahsin

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
2 Yorum