Depremzedeler ve Deprem Zadeler

Depremzedeler herkesin malumu, hatta muhtemel herkesin bir yakını, bir tanıdığı ya da misafiri bir depremzede vardır.
Ama bu deprem zadeler kim, neyin nesi, kimin fesi? Bunun üzerine biraz düşünelim, en azından yaklaşık 700 kelimelik bu yazının sonuna kadar.
Hatta aklınıza gelenleri sıralamaya başlayın şimdiden, sonunda karşılaştıralım.

Ülkemiz deprem kuşağında yer alan, kuzeyden güneye, doğudan batıya fay hatlarıyla kuşatılmış bir kara parçasıdır. Nerdeyse her yıl bir doğal afet, on yıl sürmez büyük bir depremle sınanmaktayız.

6 Şubattan beri Kahramanmaraş ve çevresinde gerçekleşen depremler, tam manasıyla taş üstünde taş bırakmadı. AFAD’tan yapılan açıklamaya göre bölğede yaşanan üç büyük depremin ardından; 41'i 5-6 arası, 450'si 4-5 arası büyüklükte 7 bin 242 artçı deprem yaşandı, yaşanmaya da devam ediyor.

Toplam can kaybımız 44 bin 218’e ulaştı. Allah cümlesine rahmet eylesin. Yapılan hasar tespit çalışmaları neticesinde 105 bin 794 binadaki 384 bin 545 bağımsız birimin ağır hasarlı ve yıkık olduğu bildirildi.

Depremin ekonomik faturası çok ağır olacaktır kuşkusuz. Ama Maraş ve Hatay’da meydana gelen yarıklar, tarihi de yuttu, kültürü de kuruttu. Yıkılan binalar yapılır, enkazlar temizlenir, şehirler buldan olur yeniden, nesiller de tazelenir ancak toprak olan kültürün, manevi çöküntünün, ahlaki çatlakların telafi pek kolay olmayacak, yeri hemen dolmayacak. Zira deprem şehirlerin kimliğini öldürdü.