İbrahim Okumuş

İbrahim Okumuş

Mesai Saatine Göre Cuma Namazı

Şu günler de dönem dönem en çok reyting kazandıran argüman haline getirilen dini konularda ki tartışmalar bir hayli revaçta. Ramazan öncesinde oldukça sessiz olan ortam nedense ramazanın gelişiyle beraber hararetli tartışmalara bıraktı yerini. Magazinden-siyasete en çok ifade edilip de ameli konulara teşvikten uzak tutulan dinimiz. Zaman zaman baskı unsuru, zaman zaman da gurur kaynağı oluverir. Bir bakmışsınız bir sinema da sokak ağzıyla alay edercesine konu edilmiş dini yaşam...
 
Ve bu şekilde camiler kendi kabuğuna imamlar da ezan vakitlerine ayarlanmıştır. Toplumun ihtiyaçlarını değil camii de ki cemaatin ihtiyacına has mekanlar olarak kalmıştır günümüzde. Dinimizin insanlara nasıl aktarılmaya çalışıldığına ve camii nin günümüzde ki işlevine bakınca üslup-mekan aynileşmesine doğru bir kayışın olduğunu görebiliriz.
 
Nasıl mı ?
 
Malum olunan konuların tek bir daire etrafında durmadan servis edilmesi. İlmi araştırma ve gelişmişliklerin az olması ve bunların akaddemik düzeyde kalıp topluma aksettirilememesi ve mekanların modernize edilmesi ama işlevini sadece kısıtlı zaman dilimlerinde icra edebilmesi olarak görebiliriz.
 
Yeni okuduğum bir haber heyecanlanmama vesile oldu. Camilerin sosyo-kültürel mekanlar haline getirilmesine yönelik yapılması düşünülen şeyler;
 
- Camilerde cemaatin namaz dışında da vakit geçirebileceği ortamlar oluşturulacak...!
- Sosyal aktivitelerin artması amacıyla sosyal ve kültürel içerikli programların düzenlenecek...!
- Kadın ve engellilerin de camilere gidebilmeleri için gerekli fiziksel şartlar oluşturulacak...!
 
İlk bakışta heyecanlandım ve işte olması gerek bu dedim. Sosyal toplum kültürel mirasını da yaşatır manevi değerlerini de korur ve hayatına geçirebilir. A-sosyal toplumlar ise daima yönlendirilmeye müsaitdirler.
 
Kültür ve sanatın toplum nazarında değerli kılınması asıl kalkınmanın kaynağı olacaktır. Ailelerin sosyalleşmesi toplumun sosyo-kültürel gelişmişliğinin bir göstergesidir.
 
Batıdan örnekler verilir ki özellikle japonya da ki kitap okuma mekanları beni çok cezbetmiştir. Ailece hafta sonlarını geçirdikleri mekanlar (dört-beş katlı binalar)'ı düşününce sosyalliğin ne kadar önemli olduğunu bu ülke de ki gelişmişliğe bakarak anlayabiliriz.
 
Acaba yeni mi bu yapılmaya çalışılanlar ve yeni bir keşif mi ?
 
Şöyle geriye baktığımda bir anda duyduğum heyecan yerini büyük bir acıya bırakıyor. Çünkü bir insan nasıl ki elinde ki hazineyi kaybedince üzülür, aynı üzüntüyü kaybetmiş olduğumuz hazineleri hatırlayınca duydum.
 
Yüzyıllarca dünya'ya hükmetmiş bir medeniyet..
 
Sanatıyla, kültürüyle, sosyal yaşamıyla...
 
Toplumsal değerlerin emsal teşkil etmesiyle...
 
Hep örnek oluşuyla karşımızda duran bir medeniyet ve ondan geri kalanlar...
 
Bugün yapılması düşünülen değişiklikler çok güzel diyeceğim demesine de samimi olarak bu değişim topluma nasıl yansıyacak ve anlatıldığı gibi ibadet mekanlarımız toplumumuzun daha da sosyalleşmesinde ön ayak olabilecek mi (?) sorusu hep olacak..!
 
Olmasının asıl sebeplerinden biri de bu açıklamayla beraber gelen başka bir açıklama:
 
- Cuma namazı kılma vakti mesailere göre düzenlenecek.
 
Beklentim bir düzenleme olmasından yana idi ama sanırım tam tersi oldu !
 
Hangi namaz vakti bir duruma göre düzenlenmiştir ki ? Yani mesaiye göre bir namazın vakti düzenlenmesi ne kadar doğru olabilir ki..!?
 
Vakti girince icra edilen bir ibadeti ötelemek mi daha mantıklı yoksa mesaileri namaz vakitlerine göre ayarlamak mı ?
 
Eğer bunu yapamıyorsak ve korkular veya vehimlere karşı tam tersini yapıyorsak hala daha dinimizin sosyal alana sağlayabileceği çok önemli katkıları görmezden gelmeye devam edeceğimizi düşünüyorum.
 
Bu konunun boyutlarının daha farklı olmasından dolayı en azında düşünülen projenin uygulanmasını ümit ediyorum.

Bilakis, sadece mabed veya mekan olarak tasvir edilmeyip , çevrelerinde çeşitli hayır kurumlarının yapılması ve eğitimden sosyal yaşama her türlü ihtiyaca cevap verecek düzeyde yapılan yerlerin durumlarına bakarsak daha iyi anlayabiliriz.
 
Yani mevcut mekanlar ne kadar sosyalleştirilebildi ki yeni mekanlara bunlar eklenecek ?
 
Sosyal mekanlara mı dönüşecek yoksa ilim ve irfan meclisleri gibi paylaşmaları da kapsayacak mı ? 
Sadece ben izin aldığım kadar sosyalleştireyim değil ise bu proje de ki düşünce, toplum olarak el ele vererek camileri hak ettiği yerlere taşıyalım.
 
Sadece mekan yapmak bunun ilacı olacak ise...!!?
 
 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.