Sayıların Günü

Bugün kâğıt parçalarına çeşitli sayılar ile yazılmış tablo şeklinde nüshalar ailelerin eline geçtiği gün.

Evlerde sevinç ve hüznün yer aldığı bir günün adı bugün.

Kimin günü diye soracak olursak eğer o tabloya gerçek manada inanan insanların günü. Kime göre? Neye göre? Doğruluk payı var mı? gibi soruların cevabının havada uçtuğu bir gün.

Adına gelince karne günü…

Eğitim, öğretimi hayatın akışını kavramak, bizlere ilim ve fenin ufka yükselmek olduğunu göstermiş olsalardı eğer bugün ellere tutuşturulan kimine göre ödül, kimine göre ceza belgesi olarak adlandırılmazdı hayat.

Bu yapılan davranışlar çocukların psikolojisini bozmuyor mu soruyorum pedagoglara!

Sabahtan akşama kadar çocuklara şunu yapın, bunu yapın. Şöyle gelişimleri bozulur vs… diyenler bugün neden eğitim adına bir Allahın kulu çıkıpta bu işe dur demez!

Bu ceza ve ödül belgeleri çocukların psikolojisini bozmuyor mu? Hele hele de dengesizce kendilerini bilmezce karnelere yazılan öğretmen görüşleri!

Çocuğa yazdıkları numaralandırmalar yetmezmiş gibi bir de şöyle çocuk, böyle çocuk gibilerinden ailelerine gönderilmek üzere gönderilen karneler oluyor.

Artık dur deyi verin okumuş psikologlar, okumuş pedagoglar. Açın ağızınızı biraz, biraz da o çocukların yerine kendinizi koyup empati yapın. Her okulda bir rehber öğretmen var günümüz şartların da ve hala öğretmenlerin öğrencilerine bu şekilde yazılar yazmasını engelleyen bir rehber öğretmen yok!

Birçok çocuk o görüş notları yüzünden hayatlarına veda ediyor biliyor musunuz? Kaç çocuk karnem de zayıf var babam beni dövecek diye canına kıydı.

Karne günlerini her kim önemli görüyorsa onun günüdür bugün. Öğretmen önemsiyorsa işte sizin yetiştirdiğiniz evladınızın aldığı notlar tebrikler.. Anne, baba önemsiyorsa işte sizin notlarınıZ tebrikler.

Bu başarı ve başarısızlık tek başına gerçekleşen bir olay değildir. Olayın geçtiği yer ve kişiler kimlerse onlar sorumludur.

Buradan ailelere sesleniyorum. Gelecekteki hayatınızı zehretmeyin.

Şunu her zaman söylüyorum iyi okuyun!Öğretmenlik, islam adına görev olan kimseler, avukatlık gibi adli makamda görev alanların meslekleri dünyevi ve uhrevi hayatı etkileyen büyük mesleklerdir.

Bu insanların sorumlulukları büyük kapsamlıdır.

Bunun içindir ki bu görevde yer alan kimseler tüm hareketlerine dikkat etmeleri gerekir.

Bir insan yetiştirmek bir başka canlı yetiştirmekten çok daha zordur.

Bu canlıları 1-100

Veya 1-5’e kadar verdiğin sayı ile değerlendiremezsin. Benim bir arkadaşım bu karnem notları yüzünden yaşamına veda etmişti. Yaşı daha 16, düşünün evladınızı sımsıkı sarılın. Bir daha onun ailesi onu koklayamadı, biz arkadaşlarına böyle acı bir anı kaldırdı.

Buradan öğretmenlere sesleniyorum. Sınıf içinde öğrenci ayrımı yapmayın.

Bu çocuk zeki, bu temel diye sakın hesaplamayın.

Bunu siz belirleyemezsiniz.

Her çocuğun farklı kapısı vardır. Siz sadece kapıyı çalın. “Kim o!”diyecek olan çocuğu bekleyin vesselam.

Size yaşanmış bir hikâye yazmak istiyorum. 30 Ağustos Zafer Bayramı olması gerekti Kızılay da atlı gösterileri beklerken bir bayan geldi yanıma otobüs duraklarında oturuyoruz. Çocuklardan, okullardan açıldı. Bayanın bir oğlu, bir kızı varmış. Büyük oğlu Sakarya’da olması gerek Makine Mühendisliği son sınıf öğrenci dedi.

Benim oğluma ilkokul öğretmeni: “Bu çocuktan bir şey olmaz.” Dedi yüzüme bugün benim oğlum

oğlum okulda derece alan bir çocuk.

İlkokulu bitirip ortaokulu başka bir okulda okuttuk. Hocalarımız çok ilgiliydiler, dedi.

Benim oğlum bu öğretmeni ile iletişimi kesmedi dedi ki: “Anne ben mühendisliği kazanacağım, ilk olarakta bu öğretmenimi arayacağım.”dedi.

Ve aradı dedi…

Hayat işte böyle, kutsal mesleklerimizi değerli bir şekilde akleden muallimlerinizi tenzih eder. Diğer muallimlerimize hidayet dilerim.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
3 Yorum