Sigara İçme Özgürlüğüne Danıştay ve AYM Desteği

 

Sigara İçme Özgürlüğüne Danıştay ve AYM Desteği

 

 

Kahvehanelerde sigara yasağını Anayasa’ya aykırı bulan Danıştay10. Dairesi “tütün tüketiminin kişi özgürlük alanına girdiğini” savunmuş.

 

İzmir Kahveciler Odası, kahvehanelerde sigara içilmemesini öngören 4207 sayılı Tütün Ürünlerinin Zararlarının Önlenmesi Hakkındaki Kanunun uygulamasına ilişkin Başbakanlık genelgesinin 1. Maddesinin iptali ve yürütmesinin durdurulması istemiyle Danıştay’a dava açmıştı.

 

Başvuru, Danıştay 10. Dairesi tarafından değerlendirilmiş, Daire ilgili fıkranın 'özel hukuk kişilerine ait olan lokantalar ile kahvehane, kafeterya, birahane gibi eğlence hizmeti verilen işletmelerde' şeklindeki, tütün ürünleri tüketiminde mutlak yasak getiren kuralda yer alan 'kahvehane' ibaresini, Anayasa'ya aykırı bulmuş.  Söz konusu bentteki 'kahvehane' ibaresinin iptali için Anayasa Mahkemesi'ne başvurulmasına oybirliğiyle karar vermiş.

Kahvehanelerde sigara yasağını Anayasa’ya aykırı bulan Danıştay kararında 'tütün ürünlerini tüketmenin kişi özgürlüğü alanına girdiğine' işaret edildi:

"Genel sağlığın korunması amacıyla bağımlılıkla mücadele edilip, tütün ürünlerinin tüketiminin azaltılması yönünde yasal düzenleme yapılırken, söz konusu tüketimin, sonuçta kişi özgürlüğü alanına girdiği de göz önünde tutulmalıdır. Tütün ürünlerinin tüketiminde genel sağlığı korumak amacıyla uygulanacak yasak ve sınırlamaların, bir yandan kahvehane işleticilerinin çalışma özgürlükleri, bir yandan da tütün ürünlerini tüketenlerin kişisel özgürlükleri gözetilerek, ölçülülük ilkesine uygun biçimde belirlenmesi hukuki bir zorunluluktur. ''

Danıştay'ın başvurusuna ilişkin ilk incelemesini yapan Anayasa Mahkemesi, başvuruda herhangi bir eksiklik bulmayarak, davayı oy birliğiyle esastan incelemeye karar vermiş.

 

Danıştay ve Anayasa Mahkemesinin kahvehanelerde sigara yasağına karşı tutumları doğrusu çok enteresan.

 

 

Sigara Konusunda özgürlükçü bir tutum izleyen Danıştay son yıllarda aldığı bazı kararları dikkatinize sunuyorum.

 

 

YÖK’ün katsayı düzenlemesine Danıştay’dan durdurma:

 

Danıştay 8. Dairesi, YÖK’ün üniversiteye girişte farklı katsayı uygulamasını öngören 17 Aralık 2009 tarihli kararının yürütmesini oybirliği ile durdurdu.

 

İstanbul Barosu Başkanlığı, Yüksek Öğrenim Genel Kurulunun (YÖK) yükseköğretime girişte farklı katsayı uygulamasını kaldıran 21 Temmuz 2009 tarihli kararının iptali ve yürütmenin durdurulması istemiyle Danıştay’da dava açmıştı.

 

Danıştay gerekçesinde şu cümleler yer aldı:

''Katsayı farkının belirlenmesinde davalı Yükseköğretim Kurulu Başkanlığının iddia ettiği gibi bireylerin devlete karşı korunması değil, devletin bireylere tanıdığı ve yararlandırdığı hakların tam ve gereğince kullanılmasının sağlanması amaçlanmalıdır. Yani bireylerin haklarının birbirlerine karşı korunması, sahip olunan hakların özüne ve ruhuna uygun kullanımının sağlanmasıdır. Maddi olayda ölçülülük ilkesinin hareket noktası da öğrencilerin mesleki eğitim, genel lise eğitimi ve genel liseler içinde alan, bölüm seçerek oluşturdukları birikimin adil bir değerlendirmeye tabi tutulmasını sağlamaktır. Bu ayrımların kaldırılması sonucunu doğuran bir düzenlemenin eğitim sisteminin örgütleniş biçimindeki bütünlüğü bozacağı ve yargı kararlarına aykırı olacağı açıktır.'' (2010)

Danıştay’ın türban kararı:

Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu, kılık-kıyafet kurallarına uymadığı için üniversite sınavı iptal edilen öğrencinin velisinin açtığı davayı reddetti.

Öğrenci Seçme Sınavı'na 17 Haziran 2001 tarihinde giren bir öğrencinin velisi, "sınavda kılık-kıyafet kurallarına uymaması" nedeniyle çocuğunun sınavının iptal edilmesine ilişkin işlem ile bu işlemin dayanağı 2001 yılı Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Merkezi Kılavuzu'nun 3.4 No'lu bölümünde yer alan "başı açık olarak sınava gireceğine" ilişkin düzenlemenin iptali istemiyle Danıştay'da dava açmıştı. Danıştay 8. Dairesi, 17 Aralık 2002'de istemi reddetmişti.

Daire kararına itiraz edilmesi üzerine, dosyayı görüşen Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu itirazı yerinde görmeyerek Daire kararını onamıştı. Davacı veli, Kurul'un kararına karşı karar düzeltme isteminde bulundu. Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu bugünkü gündem toplantısında davacının karar düzeltme istemini reddetti. (2008)

Kıyafet özgürlüğü sokakta da yok:

 

Danıştay okula gidip gelirken türban takan anaokulu müdürünün görevden alınmasını onayladı.

 

Ankara'nın Altındağ ilçesindeki Atam İlköğretim Okulu'nda öğretmenlik yapan Aytaç Kılınç, Gölbaşı Bayrak Garnizonu'ndaki Bayrak Anaokulu Müdürlüğü'ne atanmıştı. Öğretmen yeni okuluna başı kapalı kimlik göstererek girmek isteyince kendisine engel olunmuş ve ardından da müdürlük görevinden alınıp Mamak Kıbrıs Köyü İlköğretim Okulu'na öğretmen olarak atanmıştı. Kılınç'ın dava açmasıyla başlayan sürecin sonunda Danıştay 2. Dairesi tepki çeken 8 Şubat tarihli kararında özetle şu görüşlere yer vermişti:

 

"Eğitim-öğretim faaliyetiyle ilgili bir alanda çalışan kamu görevlisi yasal düzenlemelerde belirtilen temel ilkelere aykırılık oluşturabilecek tutum ve davranışlardan kaçınmalıdır. Okul içinde başı açık hizmet verdiği ifade edilse de zaman zaman türbanlı olduğu yönünde beyanların da bulunduğu, benzer eylemleri nedeniyle daha önce iki ayrı disiplin cezası aldığı, davacının yöneticilik yapacağı okulda öğrenim görenlerin yaşlarının küçüklüğü nedeniyle mantıksal değerlendirme ve çıkarım yapma çağından uzak oldukları hususları birlikte değerlendirildiğinde, bulunduğu ortam içerisinde ve eğitim-öğretimin bir şekilde yansımasının oluştuğu dışsal çevrede en iyi örnek konumunda olması gereken davacının, okula geliş-gidişleri sırasında da olsa söz konusu yasal düzenlemelerde belirtilen temel ilkelere aykırı davrandığı sabit olduğundan, bu göreve başlamadan anaokulu müdürlüğü görevinden alınarak ilköğretim okuluna öğretmen olarak atamasında hukuka, kamu yararı ve hizmet gereklerine aykırılık yoktur."  (2006)

 

YÖK Türban ve Danıştay:

 

Danıştay 8. Dairesi, YÖK Başkanı Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan'ın, ''başörtüsünün yükseköğretimde serbest bırakılmasını öngören değişikliklerin yapıldığı Anayasa'nın 10 ve 42. maddelerine göre uygulama yapılabilmesi için ayrıca bir kanuni düzenlemeye ihtiyaç bulunmadığına'' ilişkin rektörlüklere gönderdiği yazıyı ''genelge'' olarak kabul ederek, oy birliği ile yürütmesini durdurdu. (2008)

 

Çok duygulandım en azından “sigara içenlerin özgürlüğünden” yana tavır koyan bir Danıştay’ımız var. Bakalım Anayasa Mahkememiz O’ndan geri kalacak mı?

 

Adil katsayı uygulamasına hayır,

 

Sınavlara ve okula türbanlı gitmeye hayır,

 

Okul yöneticilerine okul dışında bile türbanlı olmaya hayır…

 

Ama kahvehanelerde sigara yasağı anayasaya aykırı…

 

Okula istediği kıyafetle girmek kişi özgürlüğü alanına girmez ama kahvehanelerde sigara içmek kişi özgürlüğü alanına girer…

 

Vah benim ülkem vah…

 

unalsade@mynet.com

 

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
3 Yorum