Atila ALTUNTAŞ

Atila ALTUNTAŞ

"İnsan nasıl yaşarsa öyle ölür''

Ne için yaşadığını bilmek; yaşamak kadar önemlidir. Nitekim insanı diğer canlılardan ayıran en büyük özellik, bilmeye ve düşünmeye sevk eden akıl sistemidir. Aklın da en büyük özelliği; mantık ve nefs üçgeniyle birleşip, insanlık gayesine uygun olarak, beden ülkesini yönetebilmesidir.
Başka bir açıdan yaşamak; nefes alıp vermek, yemek-içmek gibi şeylerle sınırlandırılırsa, aynı şeyleri, hayvanların da yaptıklarını unutmamak gerekir.
 

Yaşamak ve ölmek! Yaşamanın ardından ölmek! Nasıl yaşanılırsa öyle ölmek!
İyi insanların iyi; kötü insanların da, kötü yolda ölmeleri muhtemeldir. Bu bakımdan, iyilik yapmayı görev bilen bir insan iyilikleriyle, kötülük yapmayı meslek edinmiş bir insan da, kötülükleriyle öteki dünya’ya göç eder. Bu dünyada bir insan hangi hâl üzere yaşamışsa, o hâl üzere ölecektir.

 Peygamberimiz (sav) Efendimiz bir gerçeği şöyle beyan eder:
"İnsan nasıl yaşarsa öyle ölür; nasıl ölürse öyle dirilir; nasıl dirilirse öyle haşrolur"
Bu şu demek oluyorİnsanlar ahiret rotasını dünyadaki yaşam tarzlarıyla çiziyorlar. Yaşantımız iyi olursa ölümümüzde iyi oluyor. Ölümü iyi olanların ahireti de güzel oluyor. Hiçbir insanı incitmemeli, hiç kimsenin kalbini kırmamalı. ‘’Kalb kırmak, yetmiş kere Kâbe’yi yıkmaktan daha büyük günahtır’’. Der büyüklerimiz. Bir kalb kırmanın günahı, 70 kere Kâbe’yi yıkmaktan daha büyük günah olunca, nasıl olur da, bir insan birine el kaldırır, tokat atar veya öldürür. Bu, akıl alacak iş değildir.

Bugün Libya Lideri Muammer Kaddafi’nin 42 yıl adeta taptıkları, isyancıların tekmelerle öldürdükleri video görüntülerini izlerken aklıma yukarda yazdıklarım geldi. Daha geçen sene Roma'ya ve Paris'e çadır kuran Kaddafi’ye 42 yıldır  ‘’kardeşim’’ diyen ve onu Libya’nın başına getiren emperyalist güçler, Kaddafi ve ailesini bir gecede sattı. Evet, Ortadoğu'da ve Arap coğrafyasındaki “diktatör ‘’tiyatrosu”nun asıl senaryosu işte budur. ‘’Petrol ve silah.’’ Bu oyunda insan hayatı, ölümler, işkenceler, intiharlar teferruattır.. Verdiğin sürece diktatörsün. Kralsın, şeyhsin, emirsin... Vermezsen (Irak’ta olduğu gibi) demokrasi gelir.

Sonuç olarak şunu belirtmek isterimki; Emperyalist güçlerin emrinde hareket ederek halkını düşünmeyen Kaddafi,  Libya  petrol kaynaklarını batıya peşkeş çekerek, aile fertleri ile beraber  zevki sefada yaşadı. Atlas yorganlarda yatan, bir eli yağda, bir eli baldaki Kaddafi, çok güvendiği batı devletlerin eliyle, 42 yıldır haklarını yediği, zulm ettiği, muhalif halkının elinden küçücük bir mağarada tekmelenerek can verdi. "İnsan nasıl yaşarsa öyle ölür; nasıl ölürse öyle dirilir; nasıl dirilirse öyle haşrolur"(S.A.S)

Hakkâri’nin Çukurca İlçesi merkezinde PKK Tarafından haince pusu kurularak şehit edilen, tüm Mehmetçiklerimize Allah’tan rahmet diliyorum. Mekânları Cennet olsun!

atilaaltuntas1907@hotmail.com

 



 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum