Teslime Gülsen NURDOĞAN

Teslime Gülsen NURDOĞAN

Cennetteki Recep Adlı Nehir

(Depremden önce yazmıştım.)

Mübarek üç aylardayız. Receb i şehrullah'dayız. Bu kutlu zaman diliminin hatıratlarından güzel bir nükteyi satırlarıma dizeceğim.

Bu ayın faziletiyle ilgili ayetler ve hadisler var. İslam'dan önceki cahiliye Arapları da diğer haram aylarla birlikte Recep ayına hürmet edermiş. Bir kere dört haram ay vardır ki en baştaki Recep ayıdır. Hicri takvime göre Arabî ayların yedincisidir. Diğer haram aylar, Zilkade, Zilhicce ve Muharrem'dir. Haram aylarla ilgili faziletleri ve bu tür bilgileri, Kur'an-i Kerim'den ve Peygamberimiz aleyhisselamın hadislerinden öğreniyoruz. "Buradaki haramın manası, içinde ibadet yapmak gereken, kötülük yapmamak gereken muhterem aylar demektir."

Recep ayının çeşitli sıfatları var. Peşpeşe olan Zilkade, Zilhicce ve Muharrem ayından uzakta yedinci ay olduğundan bir sıfatı, Recebü'l-ferd imiş. Fert, tek demek. Dolayısıyla tek başına bir haram aydır. Bir diğer sıfatı Receb el-Esabb'dır. Suyun şaldır şuldur akışına sab denirmiş. Recep ayına esabb denilmesinin sebebi de bu ayda Allah'ın rahmetinin Müslümanların üzerine bol bol, sağanak sağanak dökülmesindenmiş. Öyle çok rahmet edermiş Allah! Dikkat edin herkese değil sadece Müslümanlara! Bütün bu faziletlerden nasiplenmek isteyen kişi önce Müslüman olmalıdır.

Bir de bu aya Receb el-Esam demişler. Esam sağır demekmiş. Duymayan… Yani eskiden beri Araplar bu ayda döğüşü kavgayı bırakırlarmış. Herkes düşmanını bile görmezlikten gelirmiş, yani kötülük yapmaya sağır kesilirmiş. O yüzden Receb el-Esam demişler.

Bir de bu aya tevbe ayı demişler. Kullar olarak her zaman tevbe etmeliyiz ama Recep ayına girince Ramazan yaklaşmış oluyor. "Ramazan ayı geçip de kendisini affettirmeyenin iki yakası bir araya gelmesin." diye bildirmiş Allah'ın Peygamberi. O yüzden tevbeye bu aydan başlanmalıymış. Bir de Hz. Muhammed aleyhisselam Peygamberimiz, Ramazan ayının dışında en çok bu ayda oruç tutarmış. "Bu ayda yapılan iyilik ve ibadetlerin sevabı başka aylarda yapılanlardan daha fazla, kat kat veriliyor."

Şimdi gelelim en önemli söze. Hz. Muhammed aleyhisselam Efendimiz, Recep ayı hakkında neler söylemiş bir okuyalım:

"Recep muazzam, ulu, büyük bir aydır. Allah celle celalüh bu ayda yapılan iyilikleri, ibadetleri kat kat mükafatlandırır. Kim Receb'de bir gün oruç tutarsa sanki bütün sene oruç tutmuş gibi sevap alır. Recep ayında yedi gün oruç tutana cehennemin yedi kapısı kapanır. Recep ayı içinde sekiz gün oruç tutana sekiz cennetin kapıları açılır. Tuttuğu oruçlar on güne ulaşırsa ne dilerse Allah istediğini ona ihsan eder. On beş gün oruç tutmaya muvaffak olursa gökten bir melek, sen muhakkak ki Allah'ın mağfiretine erdin, affolundun diye seslenir ve şimdiye kadar işlediğin günahlar mağfiret olundu diye müjdelenir." Demek ki bu ayda çok oruç tutmaya çalışmalıyız. Benim şahsen, Allah'ın affı mağfiretine çok ihtiyacım var. İnşallah on beş oruç tutabilirim ve Rabbim de beni mağfiret eder, diye dua ediyorum. Çünkü Allah'ın anıldığı meclislere rahmet yağar. Böyle yerlerde dua etmek iyidir.

Peygamber Efendimiz'in Recep ayıyla ilgili çeşitli hadisleri var. Fakat o hadislerin içinde öyle bir tanesi var ki, cennette bir nehirden bahsediyor. Şimdi onu anlatacağım. Cennet i Âla'daki Recep ayına özgü nehirden bahsedeceğim. Önce şuradan başlayalım; mükafat ve ebedi ferah yurdu cenneti ala'yı hiç hatrınıza getiriyor musunuz?

Cennet i ala köşkleri, sarayları, dağları, ovalarıyla insan gönlüne fevkalade hoş gelen bir yermiş. Onun eşi ve benzeri yaratılmamış. Nev'i şahsına münhasır. Cennette olanları insanoğlu hayal bile edemez fakat dünyadakilerle kıyaslayarak anlamaya çalışabilir. Dağlarından ovalarından ne kadar bahsedilse de doyulacak gibi değil. Öbür alemdeki o mülkün halleri gerek Kur'an-i Kerim'den gerekse Efendimiz aleyhisselamın hadislerinden okunmalıdır.

Şimdi Peygamber Efendimiz aleyhisselam'ın cennetteki Recep adlı nehirle ilgili hadisini okuyalım. Buyuruyor ki Efendimiz aleyhisselam: "Cennette bir nehir vardır. Bu nehrin adı Receb'tir. Beyazlığı sütten daha beyazdır, tadı baldan daha tatlıdır. Kim Receb'te bir gün oruç tutarsa Allah o nehirden ona tattırır."

Cennette başka nehirler de varmış; Muhammed suresi 15. ayette bahsediliyor. Ayet meali şöyle: "Onun içinde bozulmayan sudan nehirler, tadı hiç değişmeyen sütten nehirler, lezzetli şarap nehirleri, safi baldan nehirler vardır."

Ah ah! Suları şırıl şırıl, içindeki çakıl taşları inci mercan yakut olan cennet nehirleri… Kiminden süt akar, kiminden su. Kiminden bal akar kiminden de lezzetli şerbetler. Cennet yurdunun ağaçları meyveli ve gölgelidir. O meyvelerden yerken damağında lezzetin doruğunu yaşarsın. Orada can sıkacak şeyler yok. Vildan adlı genç hanımlar, gılman adlı genç adamlar hizmet için dolaşır. Cennette en az mülk verilen kişiye dünyanın on misli yer verilirmiş diye biliyorum. Bir de cennet içinde cennetler vardır. Güzellik üstüne güzellik. Nefislerden kin, hased ve hırs gibi kötü duygular kaldırılmıştır. Orada kimse kimseye tamah etmez. Kimse mahzun edilmez. Allah oraya gidecek herkesi hoşnut edecek. İşte böyle olan cennet yurdu için çalışalım. İyi Müslüman olmak için gayret edelim. Dilimizi doğru konuşturmaya alıştıralım. Hakkımız olmayan şeyi almayalım. Hatta cömert olalım. Yiyelim yedirelim. Giyelim giydirelim. Şimdi Recep ayı içindeyiz. Allah'ın şefkat ve merhameti üzerimizde daha fazladır. Bakın bu ayda bir tek oruç tutana bile ikram ediliyor. Sen bizi bağışla Allahım!


Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
3 Yorum