Sebahattin BİLGİÇ

Sebahattin BİLGİÇ

ÂŞIKLARIN KIBLESİNDEN ABİDLERİN KIBLESİNE !

Bugün Medine-i Münevvere ’de son günümüz. Biraz sonra yola çıkılacak. Tüm hacılarımızda ayrılmanın hüznü var. Zira burada yaşamanın en zor yanı ayrılmak olsa gerek.

Dün gece yatsı namazına müteakip ecdadımızdan yadigârmekânların ziyaretinde bulunduk. Bir ucunun İstanbul Sirkeci’de olduğu diğer ucunun Medine’ye ulaştığı Hicaz Demir Yolunun nihayetini ziyaret ettik. Türkiye tarafından restorasyonu yapılmış gar ve müştemilatı, bahçesindeki mahzun lokomotif ve vagonlarıyla ama bütün ihtişamıyla kendini seyrettiriyor. Hicaz Demir yolunun tamamlanması ve bu güzide şehre yakışır garın yapılması müthiş bir gerçek hikâyeyi barındırıyor aynı zamanda. Hele Efendimiz rahatsız olmasın diye Medine’ye yaklaşan raylara ve çekiçlere keçe kaplanması ise müthiş bir nezaket ve harika bir ince düşünce. Garın hemen karşısına yerleştirilen Amberiye Camii ise hikâyesi ve mimarisiyle tam bir Türk İslam Medeniyetini yansıtıyor.

8252ecca-f5b8-430c-bde9-b7b7db5cd2b6-001.jpeg

e41397ff-0484-420d-b652-40f3669f4b12.jpeg

Vedalaşmak için mescide doğru yol alırken grubumuzun en yaşlıları Sevgili Abdullah Abi ve çok değerli eşi Hacı Ablayı önümde yürürken görünce fotoğraflarını çekmekten kendimi alamıyorum. Şairin harika dizeleriyle ;

“Muhabbetten Muhammed oldu Hâsıl,

Muhabbetsiz Muhammed ne ne hâsıl.” diye ölümsüz satırlara döktüğü muhabbet membaına, Efendimizin mescidine el ele yürümeleri muhabbetten ne güzel nasiplenmişler hissini uyandırdı bende. Bütün muhabbet meclislerinde bahsedilen bu dizeleri Sultan annesi Bezmialem Valide Sultan bağlılığının ve muhabbetinin nişanesi olarak mührüne de kazıtmış. Gönülde olanın hayatta da ayan olması ne güzeldir!

f150cf3d-1061-4a6b-9e0f-086437da10f9-001.jpeg

Abdullah Amca grubumuzun en yaşlısı ama enerjisi, muhabbeti ile sanki en genci gibi. Bir yere gidildiğinde herkesten önde yürüyor. Zaten kimseye kaptırmadığı şirketin flaması hep onun ellerinde yükseliyor. En az kendileri kadar değerli oğulları ile gelmişler hacca. Maşallah Âdem Kardeşim son derece müeddep ve muvahhit. Hem anne babasının hem de grubumuzun ne hizmeti varsa canı gönülden koşuyor.

Ama en büyük yardımcılarımızdan biri herkesin alışverişine rehberlik eden Hacı Arif Bey Kardeşim. Son derece iş bitirici. Koku, inci, tesbih vb her neye ihtiyacınız varsa Arif Beye sormazsanız hata etmiş olursunuz. Önünüze düşer büyük bir zevkle sizi götürür, sizin adınıza pazarlığı da yapar. Nitekim bu rehberlikten biz de ziyadesiyle faydalandık doğrusu.

Medine’deki son ezanımızı dinlerken zihnimde Bila-li Habeş’inin ezanları canlanıyor. Sanki o davudi ses Medine’nin semalarını hiç terk etmemiş gibi. Sabah ezanındaki “essalatühayrun minennevm” cümlesi bize Ser Müezzin Bilal Hazretlerinden yadigâr. Bilal-i Habeşî Efendimizin sağlığında yanından hiç ayrılmamış, hem Efendimizin özel işlerini görmüş hem de bir takım özel vazifeler yapmış. Efendimizin vefatından sonra da yokluğuna dayanamayıp ayrılmış, Şama yerleşmiş. Bir daha ezan okumadığı rivayetleri var. Efendimizi rüyasında görmesi üzere geldiği Medine ziyaretinde Efendimizin torunlarının ezan okuması ricasın kıramayıp ezana başlayınca halk sokaklara dökülmüş fakat “EşhedüEnne Muhammeder Resulullah” tan öteye geçemeyip ağlayarak ayrılmış Medine’den. Bizde şimdi ayrılıyoruz Efendimizden. Ama ne yazık ki bizim ayrılışımız o büyük sahabenin ayrılışı gibi değil.

Şimdi ihramlara bürünmüş haldeyiz. Medine’den ayrılacak olmanın hüznüyle beraber rahmet diyarına hareket ediyor olmanın heyecanı var tüm kafilemizde. Otobüslere binip te Zülhuleyfede ihrama ve umreye niyetlenince bir başka duygu kaplıyor hepimizi. Şehirlerin Anası Mekke’ye Telbiyeler ve tekbirlerle yol alırken, zaman zaman Efendimizin hicret güzergâhı ile birleşmenin farklı bir duygusunu yaşıyorum. Bizim klimalı lüks otobüslerle kat tetiğimiz bu yolu Efendimiz Sadık Arkadaşı Hz Ebu Bekir’le günlerce ve çileli bir şekilde kat etti.

Mesafeler kısalıyor artık. Mükerrem Şehrin sınırına ulaşıyor otobüsümüz. Hacılarımız telbiye ve tekbirleri hiç eksik etmiyor dillerinden. Mikat mahallinde Aişe Mescidinin önünden geçerken ihrama girmiş hacıların heyecanla koşuşturmalarını görmek bizi daha da heyecanlandırıyor. Artık rahmet şehrindeyiz, sırtımızda ihramlar, içimizde bir an önce Beytullaha ulaşma düşüncesi var…

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum