Merhum Muhsin Yazıcıoğlu’nun vefatının kesinleşmesinden hemen sonra bir fantastik yazı yazmıştık. Yazımızda bu kaza olayının bir suikast olabileceğini ve bunu Ergenekon Terör Örgütü ile ilişkilendirmiştik.

Son gelişmeler bizi doğrular oldu. Ama biz fantezimizi biraz da eksik yazmışız.

Vali Recep Yazıcıoğlu, Eşref Bitlis Paşa, Bakan Adnan Kahveci gibi kişilerin ölümleri hep şüpheliydi. Hiçbir zaman da somut deliller bulunamadı. Ama kafalar karmakarışık.

Türkiye’de yaşamak bile zor. Her an birileri seni ensenden alır götürür de yıllar sonra ancak sonuçları ortaya çıkar.

Bunlardan biri de merhum Muhsin Yazıcıoğlu.

Ortaya atılan kuşkular ve tezler var. Bunlar zamanla da artıyor.

Bu tezlerin en önemli Yazıcıoğlu’nun Ergenekon Terör Örgütünün gizli tanığı olabileceği durumu. Hrant Dink cinayetini organize etmekle suçlanan Erhan Tuncel’in televizyonlara da yansıyan görüntüsünde Alperen Ocaklarını övmesini birden gözleri BBP’ye çevirmişti.

Merhum Muhsin Yazıcıoğlu da bunu yalanlamıştı. Bu olaylardan dolayı da Kanal D kendisi Ergenekon savcılarına belge ve bilgi sunduğunu öne sürmüştü.

Ayrıca pilot arkadaşları Mustafa Kaya İstektepe’nin böyle bir havada nasıl helikopteri kullandığı konusunda şüpheleri var.

Helikopter kazasının ardından bilindiği gibi bilgi kirliliği de yaşanmıştı. Bunlardan en önemlisi Kayseri Valisi’nin Merhum Yazıcıoğlu’nun bulunduğu ve hastaneye sevk edildiğini yazmıştı. Bu haber tam sekiz gün sonra yalanlandı.

Bu haber kaynağının da askeriye olduğu yeni öğrenildi.

Daha neler çıkacak bu kazanın ardından? Umarız diğer kazalar gibi sonuçsuz kalmaz.

Bekliyoruz. Sonuç ne olacak?

Ama BBP’liler bu işin ucunu hiç bırakmasınlar. Tarihin gizliliklerine gömülmesin bu olay. Beyinleri kemiren tüm sorulara cevap bulunulmalı.

Türkiye’de böyle adamlar kolay yetişmiyor?

Kem Kümcü Birand Memuriyetini Yerine Getiriyor

Hakikaten çok zormuş anchorman (ana haber sunucusu) olabilmek.

Bir taraftan bomba gibi bir haberi sunacaksın, bir taraftan da kimilerini üzmeyeceksin. Bilhassa patronun elli felliyse.

Nasıl yapacaksın?

Ya halkın gözünün içine baka baka yalan yanlış haber vereceksin ya da kaçak oynayacaksın.

Bizim anchormanlar işini de iyi yapıyorlar. Maşallahları var.

Uğur Dündar sırasını Mehmet Ali Birand’a salıverdi.

Mehmet Ali Birand’ın Perşembe günkü haberini dinlediyseniz yayına telefonla katılan BBP’nin avukatı Kemal Yavuz’u nasıl da susturmaya çalıştı? Adam cümlesini bitirmeden kem kümlerle yayından alıverdi.

Neden böyle bir yola başvurdu sayın anchorman? Çünkü ipin ucunda patronu Aydın Doğan vardı.

                Avukat Kemal Yavuz daha sonraki açıklamasında “Bu rahatsızlık neden? Bana ‘neden yabancı uzmanlar istiyorsunuz?' Şeklinde soru yöneltti. ‘Sahada sivil havacılık kırım heyeti detaylı inceleme yaptı ancak biz çok daha kapsamlı araştırma yapılsın istiyoruz. Kiralama firmasının ve üreticilerin varsa bir kusuru ortaya çıkmasını arzuluyoruz.' Ben bunları söylediğimde Birand'dan ilk hamle geldi ve sözlerimi kesmek istedi. Bu kayıtlarda mevcut herkes izleyebilir. Ben ısrarla ‘söz konusu firmaya bağlantılı kişilerin araştırmasından öte bir uluslar arası uzman ekibin araştırma yapmasını istediğimizi' aktardığımda ise araya giren Birand sözlerimi keserek konuyu kapattı ve nazik bir şekilde ‘iyi akşamlar' dedi.

               Oysa biz firmanın varsa kusurları ortaya çıksın istiyoruz. Bağımsız bir kurul tarafından araştırmanın yürütülmesini dillendiriyoruz. Bu taleplerimizi yetkili mercilere de sunuyoruz. Halen uçuş için zorunlu olan ELT cihazının helikopterde olup olmadığını netleştirmiş değiliz. Antenin kırıldığından söz ediliyor. Bakanlık tarafından bölgede oluşturulan kriz masasında GPRS modülünün arızalığı olduğu da konuşuluyordu. Bakın bu çok önemli… Eğer böyle bir arıza söz konusu ise firmanın ihmali ortaya çıkmış olur. Biz bunu Kanal D'de neden anlatamadık?” bulundu.

İşte Doğan Medyası. Menfaatleri çatıştığında gücünü fütursuzca kullanıyor. Artık kamuoyu biliyor ki helikopter firmasının sahibi kim? Aydın Doğan’ın damadının. Hiç insan patronunun damadı hakkında ileri geri konuşabilir mi?

Maazallah konuşamaz. Başbakan da boşuna demiyor herkes memurluğunu yapıyor diye…