Bu Hezimeti Burka Bile Örtemez

          Uluslararası büyük haber ajansları, tüm dünyayı yalan, sahte, çarpıtılmış bilgilerle kandırıp yönlendiren ve uyutan sosyal medya araçları... Gerçeği nasıl da gizliyorlar, hakikati nasıl da örtüyorlar: Afganistan da Nato  (dolaylı olarak ABD) büyük bir hezimet yaşadı ve ardına bakmadan kaçtı. Hatta kendi adamlarının bir kısmını da Taliban'ın merhametli! ellerine bırakarak.    

           Halbuki 20 Yıl önce nasılda bir afra tafra ile girmişlerdi Afganistan’a. “Taş üstünde taş omuz üstünde baş koymayacaklardı. ”Gerçi bu dediklerini maalesef yaptılar.  Bu gazi ülkeyi harabeye çevirdiler. Lakin ne kadar katliam, yağma, çapul, yakma… Yaptılarsa da sonunda,  düne kadar savaştıkları Talibanla anlaşıp ülkeyi terk ettiler. Şu sayılara bakar mısınız:  

1- ABD'nin Afganistan'da 20 yıl süren en uzun savaşında 2 bin 400'den fazla askeri öldü. 

2- ABD'nin 11 Eylül 2001'deki terör saldırılarının ardından Afganistan'a girişi, her iki ülkede de büyük kayıplara yol açtı ve savaşta şimdiye kadar 172.000( yazı ile yüz yetmiş iki bin)  binden fazla kişi yaşamını yitirdi.

3-  ABD,  2 bin 448  askerini kaybederken, ABD için çalışan ve hayatını kaybeden Afganların sayısı da 3 bin 846 olarak kayıtlara geçti.

4- Bu acımasız ve zulüm Savaşında 47 bin 245 Afgan  vefat etti. 

5- 66 bin Afgan (rejim)  askeri öldü

6-Taliban ve diğer muhalif savaşçılar tarafında da  51 bin 191 kişi vefat etti. .

7- Afganistan'da görev yapan NATO ve diğer ülkelerden  1144 asker hayatını kaybetti.

8- 72 gazeteci, 400 den fazla insani yardım elemanı  hayatını kaybetti..

BU SAYILAR ORTADA İKEN BATI,  ‘BURKAYA BAAK! “ DİYOR

         Son üç yüz yılın maddede galibi olan Batı, yaşadığı bu hezimetten sonra da (yenilgisini gizlemek için) yine aynı şeyi yapıyor: "Cambaza bak" oyununu ortaya sürüyor. Bilindik şaşırtmaca, dikkat dağıtma hilesine başvuruyor.  O’nun böyle yapması, ıslık çalıp şarkılar  söylemesi normalde biz “Ezik Müstağriplerin”  bu koroya katılması kelimenin tam anlamı ile gaflet ve perişanlık. Onlar, " Burka.."  diyor bizimkiler 5 kere “burkaaaa!” diye tekrarlıyorlar. Onlar, “ Kadın hakları! ”  diyor bizimkiler onlara,  adeta vokalistlik yaparcasına biteviye “Kadın Haklarııı!” diye (şuursuzca)  eşlik ediyorlar. Hiç kimse demiyor ki ; “Ey ABD! Ey Batı! Sen Burkaaa Burkaa diyerek onunla hangi katliamları,  hangi bebek, kadın,  çocuk ölümlerini örtmeye çalışıyorsun. “Burka…”  diyen sen,  “Kadın Haklarııı!” diyen sen,  niye bir çok çocuğu ve kadını TALİBANIN eline bırakıp kaçtın?  

EY ABD! AMAN BİZE DEMOKRASİ GETİRME 

         Gittiği her yere “demokrasi, insan hakları,  kadın hakları, hürriyet, medeniyet” götüren!  ABD ve Batı bu lütuftan “EFGAN-I VATAN= AFGANİSTAN”ı da mahrum bırakmadıl. Yukarıdaki sayılar ABD nin bu mazlum DİYAR-I HAZAN” a ne kadar hizmet! ettiğini göstermiyor mu? Kan, gözyaşı, zulüm... Hala "Burkaa" diye bağıranlar,  döktükleri kanların, yaktıkları diyarların,  onunla (BURKA ile)  örtüleceğini sanıyorlar. Dünyanın çoğu buna kansa da, uluslar arası ajanslar konuyu saptırsa da   vicdan ve akıl sahibi insanlar, “ BURKA”nın altından akan kanları, yanan diyarları,  parçalanmış bebek, çocuk kadın… Bedenlerini görüyorlar.

         Ey Batı! Senin de fermanın yazıldı: senin içinde Tarihin duvarına, " MENE TEKEL FERES" hükmü kazındı:    

   MENE; Allah senin krallığını saydı ve onu sona erdirdi.

   TEKEL; terazide tartıldın ve eksik bulundun.

   FERES; ülken bölündü Medlere ve Farslara verildi.

  AFGANİSTAN BİZE İBRET OLMALI 

        Mazlum, masum, yaralı, perişan, devletsiz, yurtsuz, vatansız... Afgan Halkının yaşadıkları bize büyük bir ibret. 40 yıl süren bir iç savaş. Koministi gelmiş yakmış yıkmış,  kapitalisti gelmiş yakmış yıkmış. Bu zalim güçleri, bu katil devletleri kovalayan Mücahitler? maalesef bir devlet kuramamışlar, zaferden sonra  birbirlerine girmişler. Sonuç: Ah çeken, figan eden, ölümler yoldaşı olan bir halk. Demek ki neymiş, düzen bozulunca, devlet yıkılınca netice böyle oluyormuş. Millet aynı zamanda "devlet şuuru" elde etmiş topluluktur. 

BİR HOROZ MU 40 HOROZ MU? 

          Konuyu anlatan güzel bir hikaye ile yazıyı bitirelim: Bir mahallede bir horoz varmış. her sabah yüksek sesle ötüp halkı uyandırırmış Lakin halk bundan bıkmış sahibine ; "senin horoz çok fazla ve yüksek sesle ötüyor. " Demişler. Horozun sahibi de "komşu hakkı" diyerek horozu kesmiş. Ertesi sabah mahallede en az kırk horoz hem de düzensiz bir şekilde ötmeye başlamış.. Afganistan'da da  her sabah 40 yıldır 40 horoz ötüyor. 

Not: Bu savaşta roller o kadar karışık ki. Rabbim Allah için, millet için,iyilik için  adalet için  savaşanlara şehitlik nasip etsin. Aynı gaye uğruna savaşıp gazi olanlara da sağlık sıhhat afiyet versin. Amin. 

 

 

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum