Bütün bunlar neyin göstergesi?

Yahu, "İçimizdeki IMF Lobisi"nin sözcüleri ne kadar da çabuk ortadan kayboluverdiler! Ankara, üç hafta önce IMF'ye "Elveda" demiş...

Böylelikle önde gelen yıllanmış yerleşik kabullerden biri daha yerle bir olmuştu.

IMF'ci takımı, önce işi pişkinliğe vurup ruh hallerini gizlemeye çalıştılar...

Sonra da, usulca sıvıştılar.

*

Yok, öyle kaçmak...

Türkiye'nin IMF ile yollarının ayrılmış olmasının nedenini izah etmek zorundalar!

*

Türkiye, küresel krizin en yoğun döneminde bile IMF ile yeni bir anlaşma imzalamadı.

"IMF'ye ihtiyacı olmadığını" ispatladı.

Ekonomik krizin nakavt ettiği Yunanistan sürüm sürüm sürünürken...

Türkiye küresel kriz ortamında IMF'yi elinin tersi ile itebiliyorsa...

Klişeleşmiş yargıların izah edemediği bu sıra dışı hadisenin büyük resimdeki yerini görebilmek, okuyabilmek gerekiyor.

*

Şayet, güçlü bir döviz rezervi olmasaydı...

Küresel kriz, "kırılgan bir ekonomi"ye sahip Türkiye'yi de pekala yerle bir ederdi.

Kimileri çok arzu etse de, böylesi bir sonuç yaşanmadı.

Bu hayati konunun hükümet eksenli değil...

"Dip Dalgalar" temelinde bir hadise olduğunu daha önce her bir vesile ile anlattım.

*

Son dört yıl itibarıyla, Türkiye'ye çok büyük miktarda döviz girişi yaşandı.

Bu hakikati yok sayanlar veya böyle bir tarihi gelişmeyi "Hayal mahsulü" olarak niteleyenler fena halde yanıldılar.

Küresel krizin Türkiye'yi de yutacağını öne sürmüşlerdi.

IMF ile anlaşmayı "Olmazsa olmaz!" diye kamuoyuna sunmuşlardı.

Sonucu hep birlikte gördük.

*

"Körfez Sermayesi" diye "kaçışı olmayan" bir gerçek var.

Amerikan piyasalarından 11 Eylül 2001'den itibaren kaçmaya başlayan ve kaçışı 2000'li yılların ikinci yarısında acayip biçimde hızlanan körfez sermayesinden söz ediyorum.

*

Dabılyu Bush'un görev süresinin bitimine doğru Ortadoğu ülkelerine yaptığı sürpriz ziyaretleri hatırlayınız...

Bush, emirlerin-kralların önünde bağdaş kurmuş, kırk takla atmıştı; ne ki Amerikan piyasalarından kaçan Körfez parasını ülkesine döndürememişti!

*

ABD'nin Irak'ta "dönülmez akşamın ufkunda" bir yenilgi yaşamasını ve de "Büyük Ortadoğu Projesi"nin çöküşünü...

Körfez ülkelerinin...

ABD-İsrail ekseninden koparak bağımsızlaşan Türkiye'ye yönelmesi ile birlikte düşünmek gerekir!

*

Hiçbir şey tesadüf değil:

Suudi Arabistan Kralı'nın 2006 ve 2007'deki Türkiye ziyaretlerinden en fazla kim rahatsız olmuştu?

"IMF Lobicisi" Hürriyet!

*

Bölgesel güç konumuna yükselen, coğrafyasıyla barışan bir Türkiye var, artık...

Yıllanmış "IMF Prangası"nın kırılıp atılmış olmasını, kimileri hala daha anlamlandıramıyor...

Hayretler içinde seyrediyor.

Bakınız, artık "Türkiye'nin NATO üyeliği" bile tartışmalı:

Kağıt üzerinde kalan bir üyelik...

Ankara ile Washington dört yıldır "müttefik" değil...

"Stratejik Ortaklık" falan da "hikaye"den ibaret...

*

ABD patentli Ergenekon örgütünün tasfiyesi ile "IMF'den Kopuş" aynı büyük resmin içinde yol alıyor.

Önceki ve Sonraki Yazılar