İstanbul-Süleymaniye Kütüphanesi’nde araştırma yaparken Arapça bir eserde, Hazret-i Ömer’in (radıyallahü anh) “Tarih kitabı okuyan kişiler zekî olur.” veciz sözünü asla unutamam. Bundan maksat, doğru tarihî bilgiler veren tarih kitapları kasdedilmektedir. Bilhassa devlet adamlarının geçmişten ders almak maksadıyla tarih kitapları okumaları şarttır.

Kanlı zarf nasıl görmemelikten gelinebilir. 27 Mart 1916 tarihinde, Irak Cephesi Felâhiye Muhârebesi’nde boğazından ağır yaralanan 18. Kolordu, 51. Tümen, 9. Alay emir subayı İstanbullu üsteğmen Muzaffer, hayatının son dakikalarına geldiğini görünce, sükûnetle son görevini yapmaya başlamış ve konuşamadığından cebinden çıkardığı bir mektup zarfının üzerine, kurşun kalemle önce: “Kıble ne yöndedir?” diye yazıp o tarafa dönerek, kalbindeki şehâdeti dille söyleyemediğinden, kana boyanan zarfın ortasına, okunaklı bir şekilde Kelime-i şehâdet-i yazdıktan sonra, zarfın üç yerine; “Bölük cihada devam etsin! Benim kanım da yerde kalmasın!” cümlesini yazmış, ikisini imzalayıp üçüncüyü imzalayamadan son nefesini vermiştir.

Muzaffer efendinin bu yüce davranışı, bir Türk subayının hareketi olan o kanlı zarf, Askerî Müze’ye gönderilerek, Türk çocuklarına ve gelecek nesillere cevher değerinde bir miras olmuştur. 6. Ordu Komutanı Halil (11 Temmuz 1916)

Diğer taraftan Osmanlının İrlanda’ya yardımı nasıl unutulur. 1845’de İrlanda'da patateslerde bir hastalık görülür. Ürün elde edilemez. Kıtlık kaçınılmaz olur ve 2 yıl içinde bir milyondan fazla insan ölür. Tifo ve kolera salgını başgösterir.

Bu durum Türk Hâkânı Sultân Abdülmecid'e, söylenince derhal harekete geçilir. Bin pound nakdi yardım gönderilir, gıda ve ilâç taşıyan üç gemi yola çıkar. Halk ve belediye başkanı Türk Leventlerini büyük bir coşkuyla karşılar. Leventleri misâfir ettikleri belediye binası şimdi limanda Westcourt Oteli olarak hizmet vermekte ve girişinde; “Türk halkının İrlanda halkına yaptığı âlicenaplığın anısına” yazılı “Ayyıldızlı” tabela misâfirleri karşılamaktadır.

Her sene “Mayıs Ayında” kuruluş yıldönümünde Drogheda'da her taraf ayyıldız bayraklarıyla donatılır. Belediye Başkanı en önde Türk Bayrağı taşır. Türk hayranlığı 1919 yılında kurdukları Drogheda United futbol kulübünün ambleminede yansır. Günümüzde bile Premier Futbol Liginde en üst sıralarda yer alan kulüp; bordo mavili, ayyıldızlı formalarıyla sahaya çıkar.

Ecdâdın bu yaptığı iyilik unutulmaz ve o zaman Sultân Abdülmecid'e gönderdikleri içten mektupla teşekkür ve minnettarlıklarını belirtirler. Mektup şu şekildedir;
“Aşağıda imzaları bulunan biz İrlanda asilzâdeleri, beyefendileri ve sâkinleri, majesteleri tarafından acı çeken kederli İrlanda Halkı'na gösterilen cömert hayırseverlik ve alâkaya en derin minnetlerimizi saygıyla takdim ederiz. Cömertçe yapılan 1.000 Sterlinlik bağış için teşekkürlerimizi arz ederiz...”
İrlandalıların bir milyondan fazlası açlığı bir daha yaşamamak için çâreyi Amerika'ya göçmekte bulurlar. İşte ABD'nin şimdiki başkanı Joe Biden'in dedeleri de, kursaklarında Osmanlı lokması olduğu hâlde bu göç kervanına katılır. Önce, New York'a ayak basarlar, ardından 1942 yılında Joe Biden'in doğduğu Pelsinvanya'nın Scranton iline gelirler. Devlet büyükleri tarafından bu tarihî Osmanlı lokması ve yardımseverlik, Amerika Başkanı Joe Biden'e hatırlatılmalıdır.

Allahü teâlâ tarih okumayı ve tarihimizden ders almayı nasip eylesin.