Seçkin İSLAMOĞLU

Seçkin İSLAMOĞLU

Gelişmiş Ülkeler, İslam ve Müslümanlar

SÖZÜN ÖZÜ (KISA KISA) - 16

Gerikalmışlığın Sebebi İslam Değil

 

Gelişmiş Ülkeler Yanıyor!

 

Evet, kapitalizm ve liberalizm başta batı ülkeleri olmak üzere tüm dünyayı yakıyor; yaşanan ve arada bir tekrarlanan ekonomik krizler milyarlarca insanı etkiliyor. (Komünizm ise Sovyetler Birliği ülkeleri, Demirperde (Doğu Avrupa) ülkeleri, Kamboçya, Moğolistan, Çin gibi ülkeleri (yani dünya nüfusunun çok büyük bir bölümünü) yaktıktan sonra tarihe gömülse de, Kuzey Kore ve Küba’yı yakmaya devam ediyor. Kore ile Vietnam’ı ise kapitalistlerle komünistler birlikte yakmışlardı.)

Bunu neden yazdım? Çünkü birileri bazı müslüman ülkelerin ve genel olarak müslümanların durumunu gündeme getirip: “Fakirler, geri kalmışlar, çünkü müslümanlar, İslam yüzünden böyleler!” falan diye itham ve iftiralarda bulunuyorlar.

Halbuki mevcut durumun sorumlusu İslam değildir, tam tersine çözüm yolu İslam’dır.

Öte yandan batıda da zengin ülkeler olduğu gibi fakir ülkeler de vardır; İslam aleminde de fakir ülkeler olduğu gibi zengin ülkeler de vardır.

Yine batıda milyonlarca insan evsizdir, suç oranları hep müslüman ülkelerdekinden daha çoktur, intihar vakaları daha fazladır.

Kuran’da yüce Allah şöyle buyurur:

« Eğer bütün insanlar (kafirlere verdiğimiz nimetlere bakıp küfürde birleşen) bir tek ümmet olacak olmasalardı, Rahmân’ı inkar edenlerin evlerine gümüşten tavanlar ve üzerine çıkacakları merdivenler yapardık.

Evlerine (gümüşten) kapılar ve üzerine yaslanacakları koltuklar ve altın süslemeler yapardık. Bütün bunlar, sadece dünya hayatının geçimliğidir. Rabbinin katında ahiret ise, O’na karşı gelmekten sakınanlarındır. » (Zuhruf, 43/33-35)

Müslümanlar bu bilinçle hareket edip geri kalmasalardı, dinlerine bu tür iftiralar atılamazdı. Maalesef biz Kuran’ın birçok hükmünü önemsemediğimiz gibi bu hükmünü de boşlamışız. Evet, müslümanlara büyük bir sorumluluk düşmektedir.

Yine ABD, Rusya, İngiltere, Fransa gibi ülkelerin tarihteki sömürgecilikleri günümüzde farklı şekillerde sürmektedir. Almanya, İtalya, Japonya gibi diğer ülkeleri de düşünürseniz kapitalist paylaşım savaşı sebebiyle iki dünya savaşı çıkarmışlardır. Sömürdükleri ülkelerden çekildiklerinde bile oralara fitne tohumları ekmişlerdir.

ABD-İngiltere-İsrail üçlüsü Ortadoğu’da (Irak-Filistin-Lübnan) milyonlarca insanı ya katletmekte veya milyonlarca insana zulmetmektedir. Batılı ülkelerin bir birliği olan Avrupa Birliği de ABD, Rusya, Çin, Hindistan, İsrail, Ermenistan gibi ülkelerin işgaline sessizdir.

Mehmet Akif Ersoy’un İstiklal Marşı’nda “Medeniyet dediğin tek dişi kalmış canavar!” diye tanımladığı bu ülkeler vahşilerden daha vahşi zalimlikler yapmakta ve devlet terörü uygulamaktadır.

Hele kemalistlerin bu bahaneyle müslümanları ve İslam’ı suçlamaları ise tam trajikomik bir durumdur; çünkü kemalist uygulamalarla ve sınırlamalarla yönetilen Türkiye bir türlü muasır medeniyetler seviyesine gelemediği gibi, istikrar ve huzur iklimine de kavuşamamaktadır. Bu apaçık gerçeklerden, bu gerikalmışlıktan kemalizmi sorumlu tutsanız karşı çıkarlar fakat başka müslüman ülkeleri eleştirmekten geri kalmazlar. Yok Türkiye’nin bu durumu kemalizmin suçu değilse, müslüman ülkelerin bu durumu da İslam’ın suçu değil. Her ülkenin bir Kemal’i var!..

Evet, özetleyelim:

 

Yıl 2010, Dünyanın En Büyük 12 Ekonomisi

 

ABD, Japonya, Çin, Almanya, Fransa, İngiltere, İtalya, Rusya, İspanya, Brezilya, Kanada, Hindistan.

Bu ülkelerin bir kısmı işgalcidir, bir kısmı işgal destekçisidir; hepsinde milyonlarca insan evsiz, yoksul, fakir veya mahpustur; suç ve intihar oranları yüksektir, halkları fakir düşse veya devlet (güvenlik) boşluğu doğsa birbirini yağmalar; içki (alkol), kumar, uyuşturucu, zina (fuhuş), eşcinsellik gibi bireysel ve toplumsal zararlı alışkanlıklar yaygındır.

Evet, bunlar dünyanın en gelişmiş veya ekonomisi en iyi ülkeleri; işte bu ülkelerin görünmeyen veya görmezden gelinen yönleri! Demek ki ekonomik alanda ilerlemek insanlık, adalet, kardeşlik, yardımlaşma, paylaşım gibi alanlarda ilerlemek değilmiş.

ABD, Irak ve Afganistan’ı işgal etmiş, İngiltere onun yanında yer almış ve birlikte zulmediyorlar;

İsrail, Filistin’i işgal etmiş ve bazen Gazze’ye bazen Lübnan’a zulüm yağdırıyor…

Çin, Doğu Türkistan’ı ve Tibet’i işgal etmiş, o da zulümden geri kalmıyor…

Fransa ve İtalya, Kuzey Afrika’yı işgal ettikten sonra büyük katliamlar yaptılar ve Fransa, Cezayir’i hâlâ rahat bırakmıyor, içsavaş ile onbinlerin ölümünde taraflardan biri, Ermenileri üstümüze saldığı ve günümüzde de desteklediği bir başka vakıa, yine depremin vurduğu Haiti’deki yoksulluğun müsebbibi ABD ile birlikte Fransa’dır…

Almanya zaten iki kez dünya savaşına sebep oldu, şimdi de gizli servisleriyle veya vakıflarıyla birçok yeri karıştırıyor, yabancı düşmanlığı ve ayrımcılığı diğer birçok Avrupa ülkesindeki gibi sırıtıyor…

Rusya, Çeçenistan başta olmak üzere birçok müslüman veya Türk yurdunu işgal etmiş durumda, Afganistan’ı da vaktiyle işgal etmişti, gerektiğinde enerji (gaz) kozunu kullanarak Avrupa’yı üşütmekte bir sakınca görmüyor…

İspanya da ABD ile birlikte Irak işgaline katılanlardandı, tıpkı İngiltere gibi Cebelitarık’taki işgali sürüyor, engizisyon, Endülüs-Yahudi sürgünleri, boğa güreşleri gibi tarihi zalimlikleri akıllardan çıkmış değil…

Hindistan Keşmir’i işgal etmiş ve BM kararlarına rağmen terk etmemiş durumda, çoğu müşriklikten (putperestlikten) kurtulamayan halkı fakirlikten de bir türlü kurtulamıyor…

Geriye kalıyor Japonya, Brezilya ve Kanada, bunlar da ya öbürlerinin destekçisi oluyor veya fırsat bulsalar aynısını yaparlar. Japonların Kore ve Çin işgalinde yaptıkları zalimlikler tarihte kayıtlı, ABD’ye saldırıp onu 2. Dünya Savaşı’na çekenler de onlardı, Brezilya ve Kanada da vaktiyle yerlilerden gasbedilen topraklar üzerine kurulmuş devletler, tarihlerindeki kanlı sayfaları fırsat bulunca günümüzde de tekrarlayabilirler. Yine bu ülkelerde yabancı düşmanlığı da yaygındır. Rio Karnavalı gibi taşkınlıklar da cabası…

Evet, Avrupa ve Amerika Tarihi, Haçlı Seferleri, sömürgecilik/emperyalizm, engizisyon, savaşlar (mezhep savaşları, paylaşım savaşları, dünya savaşları), işgaller, katliamlar, komplolar tarihidir. İşte “medeniyet dediğin tek dişi kalmış canavar”!

İslam ise bunların topunu birden Çanakkale’de durduran iman gücüdür…

İslam gerikalmışlığın sebebi değil çözümüdür.

“İki günü bir olan, yani her gün ilerlemeyen zarardadır” diyen bizim Peygamberimiz; gerisi bizim tembelliğimiz!..

 

* * *

 

Kuran Meali

 

« Ey insanlar! Sizi ve sizden öncekileri yaratan Rabbinize ibadet edin ki, Allah’a karşı gelmekten sakınasınız.

O, yeri sizin için döşek, göğü de bina yapan, gökten su indirip onunla size rızık olarak çeşitli ürünler çıkarandır. Öyleyse siz de bile bile Allah’a ortaklar koşmayın. » (Bakara, 2/21-22)

 

Hâdis-i Şerif

 

“İslam (eşine rastlanmadık bir şekilde) garib olarak başlamış­tır. Yine ilk başladığı gibi garib olarak (eski) haline döne­cektir. Gariblere müjdeler olsun!”

 

(Müslim, Tirmizî, İbnu Mâce)

 

Seçkin'ce

 

“Elhamdülillah, estağfurullah ve euzubillah;

herşey için şükür Allah’a, her hata için tevbe Allah’a ve her olumsuzluk için sığınma(k) Allah’a...”

 

www.dunyaislamgunu.org - www.worldislamday.org - www.seckinislamicebooks.com

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.