İngiltere Tarihinden Bir Kesit

İngiltere Tarihinden Bir Kesit
  

 

Saygı değer Habername okuyucuları, uzun zamandır yaşamakta olduğum ülke olan, bir zamanlar “güneş batmayan imparatorluk” olarak bilinen ve dünya halkları arasında çoğu zaman İngiltere olarak adlandırılan Birleşik Krallık"ın gerçek adı “Büyük Britanya ve Kuzey İrlanda Birleşik Krallığı” olarak geçer. Ülke, Avrupa Kara Kıtası"nın batısında yer alan Britanya adasının tamamını, İrlanda adasının kuzey kısmını ve bazı diğer Britanya adalarını kapsar. Galler, İngiltere, İskoçya ve Kuzey İrlanda olmak üzere dört devlet ve irili ufaklı birçok adadan oluşan krallık, Avrupa kıtasına yön veren Almanya ve Fransa gibi önde gelen devletlerden biridir.

 

Günümüzün büyük devletlerinden ve II. Dünya Harbine kadar da dünyanın süper güçlerinden biri olan İngiltere"nin tarihi, gizemli sırlarla doludur. Bu gizemlerden biri de, İngiltere"nin kendi varlığını atalarımıza borçlu olduğudur. Bu gerçeklerin son zamanlarda ortaya cıkmış bazı arşiv belgeleriyle de desteklendiği görülecektir. Bu gün sizlerle bu bilgileri paylaşmak istedim.

 

1588 yılında İngiltere"nin, o günkü kraliçesi I. Elizabeth"in, İspanyol saldırısına karşı Osmanlı İmparatorluğu"nun yardımlarını istemesi ve Osmanlı İmparatorluğu"nun yardım isteğini geri çevirmeyip, İngilizleri nasıl bir kaostan kurtardığı gerçeğinin gözlerden uzak tutulduğu görünce insan düşünmeden edemiyor. Osmanlı Cihan Devleti"nin o günkü yardımı olmasaydı, bugünün dünyası şimdikinden çok farklı bir durum arz edecekti. Belki de İngilizler millet olarak tarih sayfasından sonsuza kadar silinmiş olacaklardı. Günümüz İngiltere"sinde, bu kritik ve ders alınması gereken gerçeğin tarih kitaplarına yazılmasını ve gelecek nesillerin bu gerçekleri bilmesi gerektiğini gündeme getiren “Eşitlik ve İnsan Hakları Komisyonu Başkanı” Trevor Philips, bu önerisinden dolayı çok ağır eleştirilerle yüzleşmek zorunda kalmıştır.

 

Gün geçtikçe Kıta Avrupası"nda artan yabancı düşmanlığı ve özellikle Müslümanlara karşı gösterilen bu ayrımcılık, medyanın da etkisiyle, Avrupa"nın en liberal ülkelerinden biri olarak bilinen İngiltere"de de başlatılmak istenmiştir. Trevor Philips, “Elizabeth the Golden Age”, I. Elizabeth dönemi ve İspanyol saldırısını konu alan filmin gösterime girdiği dönemde, Katolik İspanya"nın İngilizleri tarih sayfasından nasıl silebilecekken, bunu durduran Müslüman olan Osmanlı"nın hayati öneme sahip yardımını belirtmesi ve bu durumun filmin nasıl bir yalan üzerine kurgulandığı gerçeğini ortaya koyması acısından önemlidir. Trevor Philips"in dediği, gelecek nesillere yalan üzerine kurgulanmış bir tarihin yerine, gerçeklerin öğretilmesi olmuştur. Bu açıklamalardan rahatsız olanlar, kendisine sözlü sataşmalarda bulunmuş, hatta o kadar ileriye gitmişlerdir ki, ayrımcı görüşleriyle bilinen “Daily Mail” gazetesi “Simdi de azınlıkları mutlu etmek için tarih kitaplarımızı mı değiştireceğiz” baslığını kullanmaktan çekinmemiştir. Bazı kesimler ise, “Biz Sovyet Rusyası"mıyız tarihimizi bastan yazalım” deme yüzsüzlüğünü bile göstermişlerdir.

 

Bütün bu olan tartışmalar aslında gerçeklerin ortaya çıkartılması adına güzel olan gelişmeler. İngiltere, gerçekten Avrupa"nın üç büyükleri içinde en liberal ve demokratik olan ülkesidir. Avrupa Kıtası"nın birlik olarak devamı ve Avrupa Birliği"nin geleceğin dünyasında başrol oyuncularından biri olsun isteniyorsa, İngiltere, hak ve özgürlükler konusunda gösterdiği hassasiyeti devam ettirmeli ve liberal yapısıyla diğerlerine örnek olmalıdır.

 

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
3 Yorum