JİTEM Canavarı nasıl doğdu?

JİTEM, yani Jandarma İstihbarat ve Terörle Mücadele son 20 yıldır sürekli Türkiye’nin gündeminde. Tabii daha çok faili meçhul cinayetlerle… Bazen de bu birimde görev yapan, hayatları efsanevi bir hal alan Cem Ersever gibi subayların öldürülmesiyle.

İşte uzun yıllardır Türkiye'nin başına bela olan bu canavar örgütün nasıl doğduğunu tecrübelerime dayanarak size aktaracağım...

 1984 yılında PKK tarafından Eruh ve Şemdinli ilçelerine yapılan silahlı baskınlar T.C’ndeki derin yapıyı derin gaflet ve delalet uykusundan uyandırdı.’’Besle kargayı oysun gözünü’’ misali; sivil otoriteye ve halka karşı darbe yapmak için figuran olarak piyasaya sürdüğü,‘’binbir emekle’’Ankara ‘’sera’’ sında yetiştirdiği örgüt, silahını sahibine çevirmişti. Hem de sahibini ‘’madara’’etmişti,’’gafil’’ avlamıştı. Örgüt, artık Ankara’ daki efendilerinin denetiminden çıkmış ve Suriye’deki Hafız Esad, Irak ‘taki Saddam ve İran’daki rejimin piyonu olmuştu. İşte bu durum: T.C deki derin damarı kahretmişti. Nasılolsa’’PKK Kürtleri temsil ediyor’’ du. Bu yüzden;’’En iyi Kürt ölü Kürttür’’ düşüncesi Derin Devletin beynine yerleşti. Ve kirli emellerine bir gerekçe oluşturmaya başladı.

Derin Devletin siyasi ve bürokrasi kanadı Türkiye’de; siyasi ve ekonomik kaos ortamıoluşturmakla meşgul iken, asayiş ve güvenlik işini tamamen asker ,emniyet ve MİT’e havale etti. PKK nin derin efendilerine yaptığı ihanetin bedelini tüm Kürtlere ödeteceklerdi. Bu uğurda ‘’ her yol mübbah’’ idi.

1990 lı yıllarda merhum Turgut Özal’In siyasi çözüm çabaları , derin devlet kanadı tarafından ‘’ Vatana ihanet’’ olarak değerlendirildi. Ve 1993 yılında Turgut Özal, bu güçler tarafından bertaraf edildi. Ve öldürüldü. Turgut Özal’ın düşüncesini kabullenen ve pratikte uygulamak isteyen asker, siyaset adamı ve bürokratlar da tek tek ortadan kaldırıldı veya etkisizleştirildi. Meydan; PKK’ye ve Devlet içindeki gladio/Ergenekon çetesine kaldı.Türkiye’deki siyasi irade‘’terörle mücadele’’yi tamamen güvenlik kuvvetlerine havale etti. Dönemin Cumhurbaşkanı S.Demirel ve Başbakan Tansu Çiller ‘’maddi manevi, her türlü imkânımızla arkanızdayız, korkmayın’’ diye Ergenekon ve JİTEM’e cesaret verdi.’’PKK’ya maddi destek sağlayan Kürt iş adamları’’nın listesi hazırlandı.

Ayrıca; JİTEM ve benzeri yarı-legal,yarı –resmi derin devlet teşkilatları da bölgedeki birçok insanın adını kara listelere ekledi...Avukatlar, yazarlar, işadamları, öğretmenler, mühendisler, gazeteciler,öğrenciler, işçiler, doktorlar ,parlamenterler, parti başkanları ve üyeleri, sağlıkçılar ve sendikacılar, İnsan Hakları Derneği başkanı ve yardımcıları, çocukları dağa gitmiş olan bazı aileler....

Yurtdışına çıkmadan önce yanımda bulunan çantamda bu listelerden de vardı. Bunları basına ve kamuoyuna teşhir edecektim. Ancak; derin güçlerin elemanı olduğundan şüphe duymadığım o dönemdeki DİHA (Dicle Haber Ajansı)yönetim kurulu üyelerinden U.Balık hile ile bu çantaya el koydu.

Şu an hatırıma gelenlerin isimlerini saymakla yetineceğim.

Musa Anter, Vedat Aydın, Av.Mesut Değer, Halit Temli, Mustafa Özer, Hüsniye Ölmez, MahmutŞakar ( daha sonra adı listeden silindi),Ali Ürküt, Namık Durukan, Arif Altunkalem, Remziye.....,Dr.Abdullah...

Cabbar Leygara,Abdullah Akın, M.Ali Altındağ( Mutkili Ali’nin hedefindeydi),Tahir Elçi, Ömer Gülşeni, Abdullah Akın ,Batmanlı bir oto galeri sahibi, Halit Çelik,Sabahattin ....

Adı geçen insanlardan bazıları ve daha nice adını buraya yazamadığım insanlar ‘’faili meçhul’’ edildikçe,bölge insanı devletten soğudu ve dağa gidenlerin sayısında artış oldu.

Faili meçhul infazların yanısıra köy boşaltıldı, tek geçim kaynağı hayvancılık olan insanların

Yayla ve meralara çıkışı yasaklandı. Bölgede adeta bir ‘’korku cumhuriyeti’’ tesis edildi. Faili meçhul cinayetler sadece ‘’terörle mücadele’’ kapsamında işlenmiyordu. Bölge insanlarından bazıları,başa çıkamadığı hasmını, intikam almayı tasarladığı insanların bir kısmını JİTEM’e ,bazılarını da PKK ya ispiyonlayarak ortadan kaldırttılar. Böylece, bölge bir ‘’faili meçhul’’ ceset tarlasına dönüştü.

Danışıklı bir döğüşle; PKK kılığındaki derin devlet çetelerinin işlediği cinayetler ve suçlar bazen PKK’ya mal edildi. PKK’nın işlemiş olduğu birçok cinayet ve suç da resmi devlete mal edildi.

Kaybeden ve zararlı çıkan resmi devlet ve halk oldu. Derin güçlerin emrindeki çeteler de’’terörle mücadele’’ adı altında vurgun ve ganimeti paylaştılar. Bu arada PKK ‘da palazlandıkça palazlandı, namı ve sanı dünyaya yayıldı.

Bazen de; Eylemleri biribirlerine havale ettiler. PKK üstlenilmesinde kendince sakıncalı olan eylemleri JİTEM’e mal etti, Derin devlet de şaibe yaratmamak için bazı eylemleri PKK’ya yaptırdı.

Ergenekon ve PKK arasında kurulan bu kirli işbirliği tezgahını farkedip, bu tezgahı bozmaya çalışan gerçek vatansever insanlar birer birer ortadan kaldırıldılar. Eşref Bitlis, Kazım Çillioğlu, Bahtiyar Aydın,

Rıdvan Özden, A.Gaffar Okan ve daha niceleri...

‘’GÖR BAKALIM HAK NEYLER, NEYLERSE GÜZEL EYLER’’..... 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
4 Yorum