Prof. İhsan IŞIK

Prof. İhsan IŞIK

Krizde İktisatçıların Suçu Var Mı?

Geçen haftalarda bir gazete “krizden nasıl çıkılacağı konusunda ulema ihtilafa düştü” başlıklı bir haber yapmıştı. Haberde dünyaca ünlü ekonomik otoriteler farklı farklı görüş beyan ediyordu. Ekonomistler çıkış yolunu tam kestiremedikleri gibi, yeryüzünün bu en büyük ikinci mali krizini öngörememekle, hatta bu krize neden olmakla suçlanmaktadırlar.

Bunlar ciddi ithamlardır ve mesleğin itibarını derinden sarsmaktadır. Halbuki, daha düne kadar ekonomistlerin halk nezdinde politikacılardan daha güvenilir bir yeri vardı. Nitekim, 27 senedir Amerikan ekonomisi, motoru kızdırmadan (enflasyonsuz) aralıksız büyüyünce, kimi otoriteler yeni bir paradigmadan (ekonomik mucizeden) bahsetmeye ve direksiyon başındaki zata “ilahi güçler” atfetmeye başlamıştı.

Reagan dahil 4 başkan eskiten eski FED Başkanı Greenspan, ancak son kullanma tarihi 2006’da 80 küsur yaşındayken malulen emekli edilmişti. Greenspan bir Cumhuriyetçi olmasına rağmen, Demokrat Bill Clinton bile onu görevinden alamamıştı. Hatta, Senatör John McCain onu ülke için ‘vazgeçilmez’ ilan etmişti: “Eğer Greenspan bir gün ölürse, ABD başkanı onun yere yıkılmasına izin vermemeli, cesedinin koluna girmeli ve yüzüne de bir çift siyah gözlük takmalıdır!” Kriz öncesi ölmesine bile izin verilmeyen Greenspan, kriz sonrası -bir çok diğer ekonomik şöhret gibi- itibar infazından kurtulamamıştır.

Peki, ekonomistlerin bu hızlı şöhret erozyonunun sebepleri nelerdir? En barizi, ekonomistler arasındaki ‘kakafoni’, yanı dağınık görüntüdür. Medyaya bakıldığında ekonomistlerin bir çok konuda ihtilaf ettiği görülmektedir. Bu durum aslında tescillidir.

American Economic Review’deki bir araştırmaya göre, 16 önemli ekonomik mesele arasında ekonomistlerin %90 hemfikir olduğu sadece 3 konu vardır. Bu bir yerde normaldir, çünkü ekonomi bir sosyal bilimdir. Sosyal bilimler, insan davranışını anlamaya ve tahmin etmeye çalışır. Fizik, kimya gibi tabi bilimler ise cansız maddeleri inceler. Bu tür maddeler, doğa kanunlarına tabidir ve tutarlı davranış gösterirler. Bir kibriti çakar ve kuru bir kağıda tutarsıniz, yandığını görürsünüz.

Ekonominin konusu insandır. İnsansa hür irade sahibidir ve pek öyle öngörülür hareket etmez. İşkence yaparsınız, bazısı çözülür ve konuşur; bazısı ise ölümüne direnir. Hatta, aynı kişi işkenceye farklı zamanlarda farklı tepki de gösterebilir. Bu yüzden, ekonomi gibi sosyal bilimlerde öngörü yaparken hata payının büyük olması normaldir.

MIT hocası Andrew Lo’nun bir çalışmasına göre, temel bilimlerde 3 temel kanunla madde davranışının %99’unu tahmin edebilirken, finansta, 99 kanunla insan davranışlarının ancak %3’ünü kestirebilirsiniz. Nitekim, IMF’nin bir araştırmasına göre, ekonomistler, 1990’larda peydah eden 60 milli krizin ancak %3’ünü bir yıl öncesinden bilebilmiştir. Tahmin ettikleri krizlerin de, tam şiddetini kestirememişlerdir.

Bunun için ekonomistleri idam insafsızlık olur; ekonomi genç bir bilimdir; şu anki bilgi birikimimizle ancak bu kadar biliyoruz. Modern trafik sistemi ve nitelikli polislere rağmen kazaları tamamen önleyebiliyor muyuz? Ayrıca, sadece olan kriz ve kazaları görüyoruz, ya önlenenler?

Her durumda, ekonomistlerin işi hiç kolay değil. Bir kere ekonomi, labaratuvarsız, deneysiz bir bilimdir. Bir labaratuvar çalışmasında, her şeyi kontrol eder, sadece bir faktörün değişmesine izin verir ve onun denek üzerindeki etkisini ölçersiniz. Ekonomide böyle kontrollü deneyler yapmak imkansız gibidir. Gerçek hayatta, kontrolsüz milyonlarca deney olmaktadır.

Her kriz, aslında böyle bir deneydir. Hepsi bir sonraki kriz için bir ders hükmündedir. Ancak, iyi bir ders çıkarabilmek için, daha çok gözleme ve derin analizlere ihtiyaç vardır. ABD’de meydana gelen her uçak kazasından sonra hadiseyi etraflıca inceleyen bir “Ulaştırma Güvenlik Kurulu” vardır. Benim de paylaştığım bir görüşe göre, dünyada vaki olan her krizin nedenlerini (hemen kriz sonrası) derinlemesine inceleyecek ve gerekli dersleri çıkaracak milli ve uluslararası “Ekonomi Güvenlik Kurullarına” ihtiyaç vardır.

 Prof. Dr. İhsan Işık, Rowan Üniversitesi Öğretim Görevlisi

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.