“Başbakan, bu ucubeleri görmedi mi?...”           

15 günlük izin sahiden iyi geldi bana…

Kısa gibi görünse de 15 gün ne de çok uzunmuş…

Düğün-dernek, şen-şenlik, eş-dost ziyaretler i, programlar derken dolu dolu geçti…

Deniz sezonunu da memleketim Samsun’un sahillerinde açtım bu arada…

15 günlük izin sahiden iyi geldi bana…

Diğer yandan şehirde gördüklerim ise bazen sevindirdi, bazen de üzdü beni…

*

 “Belediyeler, büyümenin gerisinde kalmış!...”

Samsun günden güne büyüyor, gelişiyor…

Ama ne hazindir ki, Samsun Büyükşehir belediyesi başta olmak üzere diğer ilçe belediyeleri hizmet noktasında bu büyüme ve gelişmenin gerisinde kalmaya devam ediyor!…

Yollar perişan, sokaklar savaş alanı gibi!…

Temizlik hizmetleri  sefil !…

Ana merkezler tam bir panayır havasında!...

Şehirde çalışma konusunda tek göz dolduran Karayolları’nın Çatalarmut Mahallesi mevkiinde yapmış olduğu devasa alt geçit çalışması…

“Yerinde” bu çalışmayı, tek kelimeyle tebrik ediyorum… 

Özel sektör yatırımları ve kişisel gayretlerle gelişen Samsun’da iyi ki de ülke genel politikalarına uygun iyi çalışan Karayolları ve Özel İdareler var…

Hantal ve şekilci belediyecilik anlayışı, Samsun’da da büyümenin ve gelişmenin önünde büyük bir engel olarak duruyor…

***

“Büyükşehir’e teşekkür etmek isterdim!…”

Doğu ve Batı Park Samsun’a  büyük oranda nefes aldırırken, Batı parkın adeta kalbine hançer gibi saplanmış o iki devasa heykel de ne ola ki!...

Hani o,  “Marka Şehir” projesi kapsamında alınan AB Hibelerinin geri dönüşümü olarak “Kurtuluşun simgesi” “19 Mayıs şehri”nin kıyılarına atılan “zoraki” yahut “vaat edilmiş ” “kültür emperyalizminin”  “ince” bir “imzası” mıdır acep?!...

Bu devasa  “Aslan Heykeli”nin bir açıklaması vardır elbet!...

Büyükşehir “sizin için” derken, Aslan heykeli ve Amazon kadınıyla bizi kastetmiyor olsa gerek!...

Hadi Amazon Kadını’nı geçtik, burası doğal Aslan parkı olmadığına göre, Aslan Heykeli neyin sembolü ve neyi temsil ediyor!...

Büyükşehir çıkıp tüm bu çalışmaların “kim için” olduğunu açıklamalı!...

Açıklığa kavuşturulmadıkça  da bu cevap bekleyen sorular, büyükşehir belediye başkanının arkasına bağlanmış boş bir teneke gibi kendisiyle birlikte yürüdükçe ve yaşadıkça gürültü çıkarmaya devam edecek!…

Samsun’un laboratuar haline getirilip, tarihsel genleriyle oynanıyor olması düşüncesi  bile korkunç!...

Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün “ilk adımının”, bu şehir için en büyük “marka değer “ olduğuna dair sanırım şüphesi olanlar, yahut “Atatürkçülük” konusunda  “takiyye” yapanlar var!...

*

Sahi, Kars’taki devasa heykeli görüp “ucube” diyen Sayın Başbakan Samsun’daki bu “ucubeleri” görmedi mi?...

Birileri bu “ucubeleri” Sayın Başbakan’a göstermeli!...

***

“Bakan ve Gören…”

Bu arada Samsun, seçimlerden sonra bir Bakan’a daha kavuştu…

Önceki dönem Mustafa Demir, Bayındırlık ve İskan Bakanı olarak kabinede yer almıştı…

Şimdi de Suat Kılıç, Gençlik ve Spor Bakanı olarak kabinede yer aldı…

Samsun Milletvekillerinin “icraatçı” olmaları Samsun adına “koltuklarının hakkını verdikleri oranda” elbette ki gurur verici…

Samsun’a, vatana, millete hayırlı uğurlu olsun…

Umarız sadece ülkenin ve Samsun’un “bakanı” olmaz, “göreni” de olur!...

***

“Kurumsal Bilinç olgusu”…

2003 yılında iktidarı devralan Ak Parti hükümetinin, uygulamadaki eksikliklerine ve tüm suistimallerine rağmen göğsünü kabartmak da haklı olduğu en başarılı hizmeti kuşkusuz sağlık ve hastaneler…

Kuyrukların sona erdirilmesi, ilaçta kaçakların önlenmesi, askeri hastanelerin sivillere açılması, özel hastanelerin teşvik edilerek halkın gönül rahatlığıyla kullanımına açılması gibi sağlık alanında önemli adımlar atıldı…

*

Özel hastane yatırımları konusunda Samsun’un cazibe merkezi olması da harikulade bir gelişme…

Samsun’a yatırımın hangi nevisi olursa olsun, başlangıcından bitimine kadar, yatırımcısından, siyasetçisine, bürokratından- memuruna, işçisine kadar tüm emek verenlerini kendi adıma yürekten kutluyorum…

*

Lakin Türkiye’de daha çok özel sektörün çaba sarf ettiğini gözlemlediğimiz “kurumsal bilinç” olgusunun Samsun’da henüz daha yerleşmediğine şahit olmak da işin bir diğer kötü yanı…

Bir çok ilde devlet hastanelerinin, hasta ilişkileri, danışmanlık hizmetleri ve mesleki pratikleri konusunda özel sektörün ilerisinde olduğunu söylemek bir doğrunun tespiti olur…

Bu iznimde bir vesile ile Samsun’un hem resmi hem de özel hastanelerine yolum düştü…

Yoksa ben mi yanlış gördüm!…

 _________________________________________

09.07.2011/ Samsun