Meşhur olmak artık bir meslek…

Ne garip milletiz yahu…

Şöyle magazin haberlerine baktığımda hem gülüyorum hem şaşırıyorum. Daha doğrusu ağlayacak hallimize gülüyorum.

Sibel Can boşanmış mı?

Demet Akalın yine ayrılmış…

Birilerinin araları bozulmuş mu?

Mankenler göğüs estetiği yaptırmış…

Dizi setlerinde kavga çıkmış…

Daha böyle bir sürü haber ve işin garibi bu haberleri yapanlarda boşa yapmıyorlar çünkü toplum okuyor hatta takip edip merak ediyor. Magazin haberleri gençleri zehirlerken ailelerde buna çanak tutuyorlar yani kızlarını ünlü yapmak için yarışma kapılarında aileler bekliyor…

Küçükken bize ne olacaksın diye sorduklarında, ya doktor ya öğretmen derdik. Şimdiyse çocuklara sorduklarında sadece şu cevabı veriyorlar “ ÜNLÜ OLMAK İSTİYORUM”…

Ne büyük tehlike! Ünlü olma artık bir meslek olarak çocuklarımızın genç beyinlerine yerleşti ve gençler ünlü olmak için cahil kafalarınla her şey yapabiliyorlar.

Peki, kaçı ünlü oluyor acaba?

Hiç denecek kadar az sayıda ünlü olan var.  

Peki, kaçı ziyan oluyor?

Hemen hemen hepsi…

Geçen hafta gazeteci Yiğit Bulut bu konuda çok güzle bir yazı yazdı. Diziler reklamlar filimler hepsini Allah ne verdiyse eleştirdi. Bende bunları sonuna kadar destekliyorum. Bizler ekranlarda boy gösteriyoruz ama alt yapımız var olgunlaşmışız kimse bizi yoldan çıkaramaz.

Ama gencecik çocuklarımızı bu dizlerle reklamlarla ne büyük tehlikeler bekliyor kimse bunu düşünmüyor mu acaba?

Aileler çocuklarını bunlara teşvik ederken kazanacakları paraların yanında kaybedecekleri değerleri nasıl düşünmezler…

Nasıl bir anne ve baba daha evladı bir okul bitirmeden eline bir diploma almadan alır onu ünlü yapmak için yapımcıların kapısına dayanır?

Hangi vicdanla kızlarını dizilerde bir erkeğin koynuna teslim ederler?

Bunu anlamak çok zor…

Bunları genç yaşlarda yaşayan çocuklar ileriki olgun yaşlarında hangi duyguları yaşayıpta tatmin olacaklar?

Ve sonra sapıklıklar tecavüzler cinsel tacizler olduğunda oturup ağlarız. Ve işin daha acısı hep başkalarını suçlarız ama dönüp kendimize bakmayı akıl etmeyiz. Kapınızı açık bırakırsanız hırsız girer ve alabildiğini alır. Hırsızlık suçtur ama hırsıza zemini siz hazırlıyorsanız o zaman durup düşünmek lazım…

Hırsızın suçu ne kadar?

Bizim suçumuz ne kadar?

İşte biz milletçe sanki bütün derdimiz bitmiş gibi aklımız zamanımızı ünlülerin hayatına veririz ne yapıyorlar onları takip ederiz. Bu arada bunları yaparken evdeki evlatlarımızın zihinsel ve ruhsal dünyasını nasıl pislikle doldurduğumuzu da dikkate almayız…

Netice itibari ile maalesef toplum modernleşmek adına değer ve inançlarını bu kadar alaşağı ettiği sürece daha çoooooookkkk başımız taşlara vururuz…

www.sevdaturkusev.com