EURO 2008 Avusturya/İsviçre

Avusturya ve İsviçre"nin ortaklaşa düzenledikleri EURO 2008 in hazırlıkları tüm hızıyla devam ediyor. Avusturya"da bütün otoyol inşaatları durdurulmuş, maçların yapılacağı sahaların olduğu güzergahlar çevre düzenlemesine tabi tutulmuş ve şampiyonaya hazır olunduğunun kanaati oluşturulmuş.

İnsanın keşke her sene bir şampiyona olsa da yazları çekmek zorunda olduğumuz şu trafik sıkıntısını yaşamasak diyesi geliyor.

 

Cumartesi yapılacak Milli takım Portekiz karşılasması Avusturyada yaşayan insanımızı bir  hayli heyecanlandırmış durumda.

 

Bendeniz aslında futboldan pek anlamam, fakat birkaç sene öncesine kadar (yani meşguliyet henüz boyumuzu aşmamışken) iyi bir izleyici olduğumu söyleyebilirim.

 

Avusturya ve memleketimiz, tarihte kesişme noktaları olan iki devlet.

1.inci Viyana kuşatması.

2.nci Viyana kuşatması.

1.inci Dünya harbinde müttefiklikleri vs.

İmparatorluk olmak hasebiyle Osmanlı ve Avusturya hanedanının son demleri de enteresan benzerlikler arzediyor.

 

Şimdi tarih dersi yapacak değilim.

Her ne zaman memleket takımlarından biri Avrupa sahalarında müsabakalara çıkacak olsa, Avusturya basını hemen diline Viyana kuşatmalarını dolamış, ve Türklerin ayak seslerinden söz etmiştir.

 

EURO 2008 in bana kısaca hatırlattıklarını dile getirmek istediğimden, biraz da tarihe bakmak istedim.

 

Simdi gelen Türk Milli takımıdır. Yazılı basında çıkacak yazıları merak etmiyor değilim. Bakalım bu kez nasıl başlıklar atılacak, hangi tarihi olaylardan bahsedilecektir.

 

EURO 2008 insanımızın özgüvenini kazanması açısından aslında iyi bir fırsattır diye düşünüyorum.

Bilhassa Avrupada yasayan insanımız memleketimizin uluslararası areneda başarılarına susamış bir haldedir. Yaklaşık yarım asırlık Avrupa hayatının beraberinde getirdiği ezilmişliğin bir neticesi olsa gerek.

 

Sinemalarda oynayan "Kurtlar Vadisi Irak" filminden sonra, orta dereceli okullardaki durum çocuklarımıza da bunun yansıdığını ve aslında biraz da terbiye edilmiş bir başarı sevincine ulaşmamız gerektiğini göstermiştir.

 

Milli takım Avrupa"da yaşayan 5 milyona yakın vatan evladının sevinmesini temin edecek fırsatı yakalamıştır. En büyük gayreti sarfetmeli ve onları bu susanmış sevinçten mahrum etmemelidir.

 

Bu münasebetle cumartesi yapılacak maçı mutlak bir galibiyet isteği ile oynamalı, rakiplerine  kendisinden çekinilmesi gereken bir takım olduğunu ilk günden göstermelidir.

 

İyi bir başlangıç, başarıya inanmak ve bu uğurda gayret 75 milyon insanımızı sevince boğacak ve bu memleket insanının isterse her sahada netice alacağını bir kez daha gösterecektir.

 

Bakılırsa tarihimizin böyle hadiselerle dolu olduğu görülecektir.

 

Haydi gençler dualarımız sizinledir.

(Hakan Şükür gibi topa tutulacağımı bildiğim halde derim ki!)

Bismillah deyin sahaya çıkın. Allah yar ve yardımcınız olsun.

 

 

 

Önceki ve Sonraki Yazılar