Referandumu İstanbul Ekseninde Anlamaya Çalışmak…

 

Referandumu İstanbul Ekseninde Anlamaya Çalışmak…

 

 

 

 

 

 

 

Kedi bu ise bizim et nerede? Et buysa kedi nereye gitti?

 

 

Bir gün Nasreddin Hoca' nın canı et yemeği istemiş .

 

Kasaptan iki kilo et alıp evine götürmüş.

 

Hanımına "Akşama güzelce pişir bunları," demiş.

 

Ne var ki o gün eve hanımının misafirleri gelmiş. Kadıncağız eti pişirip onlara ikram etmiş. Akşamda bir tarhana çorbası çıkarmış. Hoca' nın önüne.

 

"Et nerde" demiş Hoca.

 

Kadın doğruyu söyleyeceğine bir yalan kıvırmış.

 

"Eti kedi yedi," demiş.

 

"Getir şu kediyi bakalım" demiş Hoca. Sonra teraziyi çıkartıp kediyi tartmış. Bakmışlar ki tam iki kilo geliyor. Hoca hanımına sormuş:

 

"Peki hanım demiş, kedi bu ise bizim et nerede? Et buysa kedi nereye gitti?"

 

Referandum sonuçlarını tahlil eden “Hayır” cephesinin yorumlarını dinlediğim zaman Nasreddin Hoca’nın bu fıkrası aklıma geldi.

 

Referandum sonuçlarına kabaca bakıyorum:

 

Referanduma 38.369.023 seçmen katılmış.(Toplam seçmenin % 73,71’i )

 

“Evet” cephesine 21.788.440 oy desteği gelmiş. (%57,88)

 

“Hayır” cephesi ise 15.855.125 oy desteğinde kalmış. (%42,12)

 

Aslında her şey ortada arada neredeyse 6 milyon oy farkı var.

 

En son seçim olan 2009 yerel seçimlerinde İl Genel Seçimlerinde seçmenin %38,33’ünün desteğini alabilen Ak Parti’yi 15.235.544 seçmen desteklemişti.

 

Kemal Kılıçdaroğlu ile yeni bir ivme kazanan CHP’nin heyecanlı mitinglerini MHP mitingleri ile pekiştiren “hayır” cephesinin tüm gayretlerine rağmen “evet” Türkiye genelinde Ak Parti’nin en son seçimde aldığı oya göre %20’ye yakın ek destek sağlamıştır.

 

“Evet” cephesi sokak afişlerinde referandum paketinin tanıtımını içeren tanıtım afişleriyle ön plana çıkarken “hayır” cephesince miting meydanlarında ve afişlerde anayasa değişikliği paketi bir yana bırakılmış ve referandum bir Ak Parti’ye “hayır” kampanyasına dönüştürülmüştür. Eskişehir sokaklarında gezerken kırmızı zeminli “AKP’ye Hayır, Anayasa’ya Hayır” sloganlı afişleri hayretle izlemiştim.

 

Referandumu hükümet ve Başbakan için bir “güvenoyu” na çevirmeye çalışanların sonrasında %58 lik desteği “her türlü tehdit ve baskıyla” bu sonuç alındı şeklinde yorumlamaya ve bir nev’i kendilerinin bile inanmadıkları bu yorum yüzlerinden belli iken bizi inandırmaya çalıştıklarını yine ibretle seyretmiş olduk.

 

Eğilimleri hep tartışılan ve farklı anlamlar yüklenen orta Anadolu’yu, Güney Doğu’yu ve sahilleri bir kenara bırakıp Türkiye’nin anlamlı bir özeti olan İstanbul’a yönelik yapılacak bir tahlil bile “Evet” ve “Hayır” cephesinin millet nezdinde bulduğu karşılığı anlamaya yetecektir.

 

Şimdi sizlerle halkın oyuna başvurulan son üç oylama olan 2010 Referandumu, 2009 Yerel Seçimler ve 2007 Genel Seçimlerinde İstanbul da alınan sonuçları paylaşmak istiyorum.

 

İSTANBUL 2007 Genel Seçim Sonuçları:

 

Katılım oranı: %81,99

 

Ak Parti:  45,16 (Oy toplamı: 2.604.343)

 

CHP: 26,99 (Oy toplamı: 1.556.518)

 

MHP: 10,44 (Oy toplamı: 602.093)

 

SP: 3,04 (Oy toplamı: 175.213)

 

İSTANBUL 2009 Yerel Seçim (İl Genel Meclisi) Sonuçları:

 

Katılım oranı: %81,9

 

Ak Parti:  40,2

 

CHP: 33,6

 

MHP: 7,2

 

SP: 7,2

 

DTP: 4,7

 

DSP: 2,5

 

BBP: 1,8

 

İSTANBUL REFERANDUM 2010 Sonuçları:

 

Evet:%54,9 (Oy toplamı: 3.641.423)

 

Hayır:%45,1 (Oy toplamı: 2.995.476)

 

Toplam seçmen:9.204.343

 

Katılan:6.735.894

 

Katılım oranı: %73,2

 

2007 genel seçimlerinde İstanbul’da % 45,16 oy alan Ak Parti 2009 yerel seçimlere gelindiğinde oy kaybı yaşamış ve ancak %40,2 halk desteği yakalayabilmiştir.

 

Referanduma 2010 da ise destek 2007’nin neredeyse %10 üstüne çıkarak %54,9 a çıkmıştır.

 

 

İstanbul’u anlamamak ve Hoca’nın eşinin durumuna düşmek

 

 

En son seçim olan 2009 yerel seçimlerini baz aldığımızda:

 

“Hayır” Cephesi Oyları Toplamı: CHP+MHP+DSP= 43,3 (Oy toplamı: 2.588.030)

 

“Evet” Cephesi oyları Toplamı: AK Parti+SP+BBP=49,2  (Oy toplamı: 3.342.473)

 

Olarak hesaplanabilir.

 

“Hayır” cephesinin 2009 daki %43,3 lük halk desteğini arttıramadıkları ve ancak % 45,1 oranında bir seçmen kitlesini “hayır” demeye ikna ettikleri,

 

“Evet” cephesinin ise 2009 daki %49,2 lik halk desteğini %54,9 a çıkardıkları görülmüştür.

 

Numan Kurtulmuş - Necmettin Erbakan cephesinde yaşanan sıkıntılar sebebiyle Saadet Partisi ve Muhsin Yazıcıoğlu’nu kaybetmiş BBP’nin “evet” katkısının her iki partinin de 2009 performansı altında kalmaları sonucunu doğal olarak getireceği gerçeğinden hareketle oluşturulan “güvenoyu” eksenli referandumdan Ak Partinin ve Başbakan Erdoğan’ın güçlenerek çıktığını ve 2007 seçimlerine oranla 2009 seçimlerinde kaybedilen halk desteğinin fazlasıyla kazanıldığı sonucunu ortaya koyduğunu söylemek mümkün olacaktır.

 

Halk 1982 darbe anayasasını savunan ve sağlam görmediği gerekçelerle “hayır” diyen cepheyi haklı görmemiş ve “sivil anayasa ve demokrasi” eksenli “evet” desteği isteyen Başbakan Erdoğan’ı desteklemiştir.

 

Türkiye bu referandumla bir şeyi tekrar teyit etmiş oldu. “Muhafazakar” diye nitelendirilen Ak Parti hükümeti “değişimi-gelişime ve yenilenmeyi” temsil eden devrimci bir anlayışı temsil ederken; “ileri-çağdaş ve laik” tanımlarını kendilerinden başkasına yakıştırmayanlar “yerinde sayan-tutucu” bir anlayışa mahkum olmuşlardır. Bu sebeple “evet” cephesi ve Tayyip Erdoğan yukarıda ifade ettiğim oy oranlarını yakalanmış ve Ak Parti seçmeni dışında bu değerleri savunan sosyalist, yenilikçi, aydın… diğer kesimlerden de destek almıştır.

 

İstanbul gerçeğini bu şekilde okumayanlar Nasreddin Hoca’nın eşinin düştüğü duruma düşeceklerdir. Yenilginin özünü anlamaktan kaçınarak kendilerini hala başarılı olarak görmeye yönelik izahları mizahi olarak “kedi bu ise bizim et nerede? Et buysa kedi nereye gitti?” sorusuna denk düşen bir kara mizaha dönüşmektedir.

 

unalsade@mynet.com

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum