Senaryo aynı senaryo, başroldeki oyuncular hep aynı, sadece küçük rolleri paylaşan oyuncular ve sahne değişiyor.
Büyük senaristin yazdığı, başrollerinde gizli servislerin ve sivil toplum örgütlerinin oynadığı, ülke halklarının ise figüran rollerini paylaştığı bir oyun!

Bu oyun, son birkaç yıldır bölgemizde, birden çok ülkede sahnelendi.
Oyunun adı: “Demokratik Devrim ”
Bir diğer adı: ”Kadife Devrim”
En yaygın ismi ise ”renkli devrim”
Ukrayna’da, Gürcistan’da sahnelendi.
Bir milyonun üzerinde insanın katledildiği, milyonlarcasının evinden barkından olduğu Irakta ise en fecisinden kanlı bir devrime tanıklık ettik.
Ve son olarak “renkli devrimin” İran’da provası yapıldı. İslam cumhuriyetine uygun olsun diye yeşil renk seçildi. Bir grup halka yeşil renkli elbiseler giydirildi, başlarına da yeşil bandanalar ve bantlar takıldı.
Ve tek tipleştirilmiş bu insanlar sokaklara döküldü!
Sokağa dökülmelerinin gerekçesi de;
Seçimlerde hile yapıldığı, Ahmedinejad’ın hakikatte seçimleri kazanmadığı!
Son yıllarda bölgemizde olup bitenlere bakarak, İran’daki gelişmeleri değerlendirirsek; muhalefetin seçim sonuçlarını protesto etmesinden başka bir şey var meydanlarda!

Bu gibi durumlarda hakkı sokaklarda aramak yerine hukuka başvurmak gerekmez mi?
Burada, maksat başka, ” renkli devrimlere“ bir yenisi eklenecekti ama bu sefer işleri o kadar kolay değil.
İran köklü bir devlet ve güçlü bir yapıya sahip olduğundan başarısız oldular. İran’ın kolay lokma olmadığını onlar da biliyorlardı kanımca, ama gücünün sınırlarını görmek istediler. Bu deneme neticesine göre yeni strateji belirleyecekleri muhakkak.
Aynı zamanda halk arasına fitne fesat sokmayı da başardılar.
Birlik ruhunu zedeleyerek, huzursuzluk çıkartarak, amaçlarına bir adım daha yaklaştılar.
Küresel aktörlerin İran’da özgürlük, insan hakları ve demokrasi savaşı devam edecektir!
Sadece İran’da değil bölgemizin tamamında devam edeceğe benziyor!
Kolay kolay vazgeçmezler!
Çünkü bu savaşın arkasındaki güçlerin hedefi; ne pahasına olursa olsun İran’ı dünya sisteminin (kendi sömürü düzenlerinin) bir parçası yapmak.
Ehlileştirmek. Onların kurmayı düşündükleri yeni dünya düzeninde İslam’a yer yoktur. İslam ılımlı İslam’a dönüşürse, belki lutfen hayat hakkı tanıyabilirler!
Ezcümle;
Dünya, ya ” kontrol edilemeyen” bu gücü dengeleyecek bir güç çıkaracak, ya da daha çok devrimler görecek.